Gizli Ajan

52 4 2
                                    

Günlerden ılık bir ekim ayı. Dışarıda okuldan dönen çocuklar,gezinen gençler,dolu dükkanlar,iş başında olan yetişkinler. Dışarıda ki herşey normaldi, bir apartman hariç. O apartmanda gizli görevden göreve giden,kimlikleri,cinsiyetleri,saç renkleri,ırkları hakkında hiçbirşey bilinmeyen ajanlar.

Dışardaki insanların bildiği 6 katlı apartmanda oturan 6 genç,onlara göre masum normal öğrencilerdi hepsi. Ama gerçekler bilmedikleri şeydi. Masum,saf sandıkları o 6 genç şeytana pabucunu ters giydirirdi. Gerçek görünüşlerini bile bilmedikleri gençler.

Ajanlardan oluşan bir grup. 6 katlı apartmanın hepsi ajanlardan oluşan bir apartman. Dışarıdan normal duran fakat içerisinde her türlü silah,güvenlik araçları,kamera ve ses kayıt sistemleri ve daha niceleriyle doluydu. Ajan takımı "Bilinmezler"in yeriydi. Hepsi çok gençlerdi ama yaşlarına rağmen çok başarılıydılar.
Hepsi farklı farklı operasyonlara gitmiş,bilgi toplamış kişilerdi. Aslında amacı örgütlenmek olan okullara öğrenci olarak sızıp amaçları öğrendiler. Yada normal bir insan gibi halk arasına karışıp sokaklardaki olayları çözdüler. Herkesin kötü olarak bilirdi onları. Ama belki onlar olmasaydı kendileri yaşıyor olabilir miydi ki? Ülkenin güvenliği onların elindeydi.

Tüm grup operasyonları yeni bitmiş tatildelerdi. Uzun operasyonların sonucunda bir dinlenmeyi haketmişlerdi. Uzun süre farklı kimlikle gezdikleri için gerçek kimliklerini unutmuşlardı resmen. Ama zaten onlara göre gerçek kimlik yoktu denebilirdi.

Herkes kendi dairesinde oturuyor,dinlenmelerine bakıyordu. Uzun görevlerden sonra kafalarıni toplayıp diğer görevlere hazırlanmaları gerikiyordu.

Asya her zaman ki gibi kendi dairesinde ki odasında koltuğunda kurulmuş oturuyordu. Genelde çok dışarı çıkmazdı daireden,kendi kendine takılırdı. Elinde bir polisiye roman vardı. Ondan beklendiği gibi yine polisiye okuyordu. Film,dizi gibi birşeyler izlediği görülmezdi genelde. Tabi bunlara vakti de çok yoktu zaten.

Bir süre kitap okuduktan sonra elinden kitabı bırakıp kitaplığa geri bıraktı. Geri dönüp televizyonun önüne geçti. Kumandayı aldı ve kanalları gezinmeye başladı. Bir haber kanalı gördüğünde durdu ve haberi dinlemeye başladı.

"Sayın seyirciler,bugün sizi de endişelendirebilecek bir haberimiz var. Bugün memur Mr. Thomas şüpheli bir şekilde ölü bulundu. Bir mermi ile öldüğü biliniyor. Tahminler kasıtlı bir cinayet olduğu yönünde. Nasıl öldüğü ve üzerinde parmak izi olup olmadığı ilk incelemede bulunamadı. Bir kişiye ait işaret var mı diye tekrardan analiz edilecektir. Yetkililer bir ajan olabilceğini düşünüyorlar. Ajanın nasıl göründüğü,ismi,cinsiyeti gibi en ufak bi bilgi yok. Ayrıntılı incelemede  kasıtlı bir cinayet mi?, kaza mı? Yoksa intihar mı olduğu belirlenecektir. Araştırmacılar birine ait bir iz bulmayı bekliyorlar."

Asya haberi dinledikten sonra dudakları yana doğru kıvrıldı. Yüzünde temiz iş çıkarmasının gülümsemesi vardı.

"Daha çok beklersiniz."

"Hakkımda birşey öğrenemezsiniz zaten çok uğraşmayın"dedi kendi kendine.

"Daha yeni başlıyoruz diyelim. Gayette kolaydı. Adamda amma korkak çıkmıştı zaten. Kaçışı olmadığını anlayınca tüm bilgileri ortaya döktü zaten. Normalde öldürmek işim değildir ama çok fazla şey biliyordu."

Yüzünde ufak sırıtmasıyla oturuyordu. İşi her zaman ki temiz ve sessiz halletmişti. O her zaman işini sessizce hallederdi. Arkasında iz bırakmazdı.

"Asla normal olamayacak bir tüneldeyim ve bunu kendim seçtim."

Oturma odasından yatak odasına geçti. Yatağa yerleşip uzandı. Kulaklığını takip bir müzik açıp arkasına yaslanıp gözlerini kapattı. Kendini yeniden düşüncelerine bıraktı. Birkaç yıldır yapıyordu bu ajanlık işini. Bir sürü görev tamamlamıştı. Her birini ustaca yerine getirmiş ne kendisinden ne başka ajanlardan hiç bir iz bırakmamıştı. Usta bir kılık değiştirendi. Kimse onun yüzünün gerçek halini bilmiyordu. Takım arkadaşları bile sadece birkaç yıl önceki halini biliyordu. Gerçek kimlikleri belli olmaması için her zaman farklı bir kılıktaydı hepsi. Adı onlara göre sadece "Sessiz"di başka birşey değil. Ne Asya,ne Emma, ne Alise ya da girdiği başka kimlikler. Oda diğerlerinin ismini önemsemezdi,onlar kod adlarıyla bilinirdi. Kimlikleri gizli kalmalıydı.

Acaba ya bu ajanlığa başlamaya kabul etmeseydi nasıl olurdu acaba. Nasıl bir yaşantısı olur du ? Ajanlığa başlamasını dün gibi hatırlıyordu nasıl unutabilirdi ki zaten.

Ailesini kaybedişi masum Asya'yı kaybedişi oldu. O kendisini kendi kendine yok etti. Bile isteye atmıştı kendini bu ateşe. Kendisinin yanışını izlemişti. Bir daha eski Asya döner miydi? Sanmam. Aslında bedeni aynıydı. O beden içindeki kişi farklıydı. Eskiden konuşkan,duygusal,güler yüzlü olan biriydi. Şimdi duygusuz,konuşmaları kısa ve net olan, sadece yalnızken konuşan,o güler yüzlülük gram olmayan biri. Bu ikisi asla ayni değildi. Belki adları,bedenleri aynıydı ama aynı kişi değillerdi. Eski Asya ölmüştü,bir daha aynı olmayacaktı. Duygularını kendi  elleriyle öldürdü,bitirdi onları. Bir ajansa duyguları olamazdı ona göre. Korkamaz,mutlu olamaz,aşık olamaz,kızamazdı. Ona verilen görevleri yerine getirmeliydi.

Onun işi buydu. Farklı kılıklara girip bilgiler toplamak,insanları manipüle etmek,çatışmak. Hayatı bundan ibaretti. Kendisi yıkıp kendisi kurduğu hayatı.

Diğer yandan kulağı dinlediği şarkıdaydı

"Güldüm geçtim,genceciktim"

Kendisi ajanlığa başladığında 16 yaşındaydı. Kimisinin çocuk saydığı yaşta başlamıştı.

"Aşk için meşke daldım"

Çok düşkündü eskiden. Şimdi ailesi,arkadaşı yoktu. Kimsesiz kalmıştı. Bunları silmek için başlamıştı belki ajanlığa.

"Kendimi buldum,onu kaybettim"

O Sessiz'i bulmuştu. Korkusuz,duygusuz,dikkatli Sessiz'i. Onu kaybetmişti eski Asya'yı. Neşeli,güler yüzlü,kimseyi kandırmayan Asya'yı. İkisi de kendisi bulup kendisi kaybetti.

"Anlayamadın ya"

Hayatında kimse anlamamıştı onu. Ne iş arkadaşları,ne başkaları. Kendisi bile kendini anlayamazdı. Yalnız başınaydı.

"İyisin,hoşsun bir yokuşsun"

Bu ajanlık unutması için herşeyi iyiydi. Unuturduklarının boşluğu ağırdı.

"Harbiden baya bi boşsun"

Her sildiği duygu bir büyük boşluk. Soğuk,acısız.

"Şarkıya,türküye lanet olsun anlayamadın ya"

"Ama o anladı. O beni anladı."

Eski Asya anlardı onu. Kendisi kaybettiği Asya. Neden buna karar verdiğini anlardı. Haklı da bulurdu onu. Kimsesiz o şekilde yaşamayazdı,bilirdi. Bu en iyisiydi. Bazen birşeyler olması için birşeyin gitmesi gerekirdi. Bir binayı yapman için eskisini yıkman gerekirdi.

Kulaklık kulağında düşünceleriyle kendini bıraktı ve uyudu.

2 Ajan 1 AmaçWhere stories live. Discover now