84. Bölüm Kamp ateşi mi, Aşk ateşi mi?

164 21 289
                                    




Bölüm Şarkısı; Shawn Mendes&Camila Cabello - Señorita


'Aklımda bana bakıp Señorita, diyişin sesin hala kulağımda;

Bana her dokunuşun, bu doğru, koşmalıyım sana 

Gelmelisin benim yanıma..'


............................................

Lexa'nın ağzından;;


Clarke'la göldeki geziden sonra el ele gölün kenarında çıplak ayaklarımızla yürümeye başlamıştık. Buradaki göl sahil havası veriyordu insana. Denizdeki kumsal gibi kumlara sahipti. Kamp ateşleri yapılırdı burada akşamları. Çadırda kalanlar bile vardı az ilerisinde. Kimisi başka aksiyonlar seviyordu çünkü. Çadırlar hazırdı. Kiralayıp kullanıyordun. Kaç gece kalmak istersen ona göre ücreti veriyordun ve çadırını seçip ayırtıyordun.

'Aşkım bizde mi çadırda kalsak?' diyen Clarke'a dönmüştüm. Çok istekliydi. Parıldayan gözleri ile belli ediyordu bu isteği. 

'Kalalım sevgilim' dedim ona gülümserken. 'Gel önce çadırımızı seçelim o zaman sonra kamp ateşine geliriz' dedikten sonra elimi sımsıkı tutan Clarke'ı kendime çekip önce öpmüştüm. Ardından ise elini bırakmadığım o el ile yürümeye başlamıştık ileriye doğru. İkimizin boşta kalan elinde ayakkabılarımız vardı. Dedim çıplak ayakla yürüyoruz..

Yürürken aynı zamanda gölü izliyorduk. Kuğular hala gölde cirit atıyordu. Ve harika bir manzara sunuyordu. İlerideki çadır alanına varınca Clarke bana dönüp, 'Hangisi olsun' demişti. Bana fark etmezdi ki hiç.. Bu elimdeki el beni sımsıkı tutsun benim elimi bana her yer güzel gelirdi. 'Hm?'

'Fark etmez' dedim ona hala gülümserken. 'Sonuçta sen yanımdasın bana fark etmez hiç'

'Cidden mi?' derken Clarke'da bana gülüp kafasını çevirmişti. Utanmıştı. Çok tatlıydı çok.. 'Ama ben beraber seçelim istiyorum' derken dudak büzmüştü.

'Büzme o dudağını' dedim ben kaşlarımı havalandırırken.

'Doğru üzüldüm sanıp üzülürsün dimi?'

'Hayır öpesim geliyor' derken o kahkaha atıp 'Pislik' demişti..

'Ondan da oluruz'

'Yaaa'

'Çok tatlısın sen' O an yanağından öpüp geri çekilmiştim. 'Madem beraber seçmek istiyorsun gel seçelim' diyerek çekiştirdim onu. 'Göle bakana ne dersin?'

'Çok güzel olur iki manzaralı bir yerde açarım gözümü' derken ona bakıp gülümsemiştim. Kurban olsunlar hele şu tipe bakar mısınız bir ya...

'Kalbime zararsın kızım sen' dedim onu iyice dibime çekerken. 'Şu kalbime zararsın' derken tuttuğum elini kalbime koymuştum. 'Tam buraya bak'

Gülümseyerek elini çekti ve benim elimi kendi kalbime koyup elimin tam üzerinden öptü. 'Daha çok ev sahibiyim' dedi gülümserken. Gözleri parlıyordu. Masmavi gökyüzü gibi gözleri, parlıyordu. Ben ise kanat çırpan bir kuştum o gökyüzünde..

'Daha çok her şeyimsin' derken kendime biraz daha çekmiştim. Ve tam eğilip öpecektim ki;

'Hangi çadır olsun efendim?' diyerek bizi bölen çocuğa gülümsedik ikimizde. 

Aşk ve Nefret' (gxg) +18Where stories live. Discover now