7.

505 50 56
                                    

Tam ağzımı açacaktım ki Changbin ve asistanı geldiler. Hepimiz ayağa kalkıp selamladık ve tekrar yerlerimizde oturduk.

Ben tekrar ayağa kalkarak Yeonjunu tanıttım.

"Lan YEONJUN!"

Changbinin yüz ifadesi o kadar komikti ki kahkahalara boğulmuştum.

"Lan bana niye söylemiyorsun felixin asistanı olduğunu."

Şokla yeonjuna döndüm.

"Söylemedin mi?"

"Arkadaşlar ne oluyor şuan?"

Hiçbir şey anlamayan Hyunjin ayağa kalkmış ve şaşkınca bakıyordu.

"Yeonjunla changbin çocukluk arkadaşıymış."

Hyunjin gözlerini devirerek yerine oturdu. Bu nasıl bir tepki böyle?

"Sürpriz olsun istedim."

Yeonjun tekrar konuşunca changbin ayağa kalktı.

"Ayıp lan. İnsan söyler. Bu nasıl sürpriz?"

"Neyse artık daha çok görüşürüz gibi."

Changbin kafasını salladı. Bende hemen yanında duran asistanı Jeongini selamladım tekrar.

"Nasılsın Jeongin."

"İyiyim Felix bey siz."

"Ah.. bende."

Yerime tekrar oturunca garson masamıza yaklaştı ve siparişlerimizi aldı. İçme işini yemekten sonrasına bırakmıştık.

Hanı göremeyince hyunjin'e yaklaştım.

"Han nerede?"

"Onun farklı bir işi çıktı."

Anladım der gibi kafa salladım ve tekrar önüme oturdum. Jeonginin yanının boş olduğunu görünce yeonjun oraya geçmesini istedim. Bence iyi anlaşabilirlerdi.

Yeonjunda hızla kafasını salladı ve çapraz olarak karşıma oturdu. Ona gülümsediğimde o da bana gülümsedi. Gergin olabileceğini düşünüyordum ama rahat gözüküyordu.

"Uzun zaman oldu gibi böyle bir araya gelmeyeli."

Changbin konuşunca onu onayladım.

"Kutlamaya niye gelmedin?"

Merakla sorduğumda boğazını temizleyerek cevapladı.

"Annem rahatsızlanmıştı. Onun yanında kalmam gerekti."

Endişeyle ona döndüm.

"Ahh... Gerçekten mi ? İyi değil mi? Daha önceden haberim olsaydı kesinlikle uğrardım. Çok geçmiş olsun."

Tek nefeste söyleyince changbin ellerini omuzlarıma attı ve ovarak rahatlattı.

"Sakin ol Felix. Sadece bir soğuk algınlığıydı sadece bir tık daha şiddetli."

"Ahh.. anladım çok geçmiş olsun."

Teşekkür ederek önüne döndü. Garson yemeklerimizi teker teker önümüze bırakırken ben gülümsedim. Bugün hiç yemek yemediğimi fark ettim.

Yeonjunda ağzına bir şey attığını görmemiştim. Gözleri parlıyordu yemeklere bakarken. Ona tekrar gülümseme yolladım ve kendi yemeğimi yemeye başladım.

Karnımın guruldadığını hissettiğim gibi ağzıma önümdeki köri soslu makarna ve tavuğu attım. Bu yemek gerçekten inanılmaz. Ben iştahla yemeğimi yerken gözüm başka bir şey görmüyordu. Tekrar çatala aldığım makarna ve tavuğu ağzıma atarken hyunjinle göz göze gelince dondum.

Rival Company / HyunlixWhere stories live. Discover now