📍Hoş Geldiniiiizzzzzz
Kısa hikayemizin 75. Bölümünden merhabalar jskdkdls
Kitabı unuttuk yorumlarını üzülerek okuyacağım :') son bölümü kısacık hatırlatayım. En son düğün yaptık, görgülüyü Adnan vasıtasıyla vurduk ve Memo da gördü mxkdld böyle bitmişti.
Keyifli okumalaarrr
Yıldıza dokanmayı unutmayınız ✨
*******
75.Bölüm
*******
*******
"Ama dudak boyam yüzüme çok iyi yakışmamış mı?"
Hamza'nın sessiz gülüşüyle aynadaki yansımalarına bakmaya devam etti Hasret. Kendisi gelinliğiyle önde duruyor, Hamza arkada yüzünde huzurlu bir gülüşle manasız sözlerini dinleyerek gelinliğin iplerini çözüyordu.
Evlenmiş, çocuk yapmış, çocuktan sonra bir de düğün yapmıştı Hasret.
"Çok kalabalıktı." hülyalı bir bakış attı boşluğa doğru, sonra ofladı, "Ama başım ağrıyor vallahi o kadar gürültüden."
Çok kalabalık bir düğündü, köyün dışından o kadar misafir gelmişti ki ağırlamak için evler yetmiyordu. Tabi Hasret yeni gelin olduğundan kimseyi evine almamıştı.
Aynada kendisini az daha izledi, arkadan kocasının da kendisini izlediğini görünce gözlerini edalı edalı dikip baktı.
Hamza henüz sadece ceketini çıkarmış, o meşhur beyaz gömleğinin kollarını sıvamıştı. Kendi kendine düğünün dedikodusunu yapsa da heyecandan içi titriyordu Hasret'in. Üstelik Hamza ardında avını bekler gibi sessiz sedasız dururken aklına düşen her saçma sözü söylüyordu. Adamın bakışları bir milim değişmiyordu.
"Çok güzel oynadık ama. Ben dansı pek yapamadım herhalde ama o kadar da olsun dimi?"
"Güzel yaptın."
Hamza'nın dediğiyle azıcık salındı Hasret, demek beğenmişti, "Hmm.." dedi ağzının içinde, aynadan Hamza'nın odaklanmış bir halde iplerle uğraşmasını izledi, "Herkes bize baktı... Memo bile oynadı."
Hamza'nın sessiz sessiz kendisini dinlemesini fırsat bilerek konuştu da konuştu. Şehirden gelenleri, yemekleri, Mediha kadını, başına saçılan kuruyemişi, Hanif'i, düğünde azıcık yan yana duran Şerife ve Cemşit'i, asılan ampuller arasında gözüne çarpan bir tane patlağı, karşısına çıkıp tuhaf tuhaf oynayan yabancı yaşlı bir kadını...
"Kibarcık Akif bir sürü fotoğrafımızı çekti. Yakmadan çıkarabilirse çok güzel olurlarmış."
"Yakmasa bari o zaman."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÖYGÖÇÜREN
Historical FictionHasret köyden uzakta bir dere kenarındaki küçücük evinde hem hayatla hem de annesiyle mücadele eden başı dik, dili sivri bir kızdır. Yaşadığı yerin yazı kurak, kışı çorak, baharı biraz rahattır. Ama babası olmadığından evin direği sürekli gıcırdar...