ŞANS - BARIŞ ALPER YILMAZ

Bölüm 16

"Ben de sana aşığım Derin." Dudaklarıma yapıştı ve beni kucağına aldı. Yatağa doğru ilerledi. "Tereddüt ettiğin ya da canının acıdığı an beni durdur." "Tamam merak etme." Ellerimi boynuna dolamıştım. Beni yatağa yatırdı ve kendi kıyafetlerini çıkardı. Sadece iç çamaşırlarımızlaydık. Üstüme geldi ve dudaklarıma bir öpücük kondurdu. "İyi ki hayatımdasın" diye fısıldadı. "Sen de Barış" bi eli saçımda duruyorken diğer eli göğsümden bacaklarıma doğru gidip geliyordu. Tüylerim diken diken olmuştu. Alt dudağını dudaklarımın arasına alıp emmeye başladım. Eliyle bacağımı sıktı. Tırnaklarımı sırtına götürdüm. Elini tangama götürdü ve içeri soktu. Parmağını ileri geri hareket ettiriyordu. Ağzımdan bi inleme çıktı. Onun yapmasına izin vermeden yerlerimizi değiştirdim ve üstüne çıktım. Şaşkın bir şekilde bana baktı. Beklemiyordu. Ama sonra suratını bir gülümseme kapladı. Tam kucağına oturdum ve beni hissetmesini sağladım. Sütyenimi ve tangamı çıkarıp kenara fırlattım. Gözlerini vücudumdan ayırmadan beni izliyordu. Aşağı doğru kaydım ve onun baksırını tuttum. Aşağı çekip çıkarttım. Şu an bu yaptıklarımdan çok utanıyordum ama onu tatmin etmek istiyordum. Penisi sertleşmişti. Onu ağzıma aldım. Böyle gelmesini istiyordum. Hareketlerimi hızlandırdıkça inliyordu. "Derin dur! Bunu sana yapmak istemiyorum." Diyerek güldü. "Ama sana yaşatıcam" diye ekledi ve beni altına aldı. Dudaklarını klitorisime götürdü ve yalamaya başladı. Ellerimi yana açıp çarşafı sıktım. Elimi alıp saçlarına götürdü. Kafasını daha çok bastırdım. Darbeleri yoğunlaştı. Kısa bir süre sonra bacaklarım titremeye başladı, gelmiştim. Kafasını kaldırdı. "Tadın çok güzel" dedi. Ayağa kalkıp dolaba gitti ve bir kutu çıkardı. Prezervatifi elinde görünce bir an gerildim. Ama hazırdım istiyordum. Paketi yırttı ve kendine taktı. "Derin" "Eminim Barış bir daha sorma. Bunu seninle şu an yaşamak istiyorum." Gülümsedi ve beni öpmeye başladı. "Acırsa söyle" kafamı salladım ve onu öpmeye devam ettim. Kendini bana yerleştirdi. O baskısı bile canımı yakmıştı ama ilk seferde bu kaçınılmazdı. Yavaşça girmeye başladı. Aynı zamanda beni kontrol ediyordu gözleriyle. Ve bir anda kendini tamamen içeri soktu. Tırnaklarımı sırtına geçirdim ve ona tamamen sarıldım. Hareketleri ileri geri şeklinde hızlanmaya başladı. Ellerimi aldı ve yatağa dayadı. Bacaklarımı olabildiğince kaldırmıştım. Kanın aktığını hissedebiliyordum. Daha da hızlanmıştı. Acı yavaş yavaş yerini zevke bırakıyordu. "İyi misin?" Diye beni kontrol etti. "Çok iyiyim. Ah! Daha hızlı ol" piç gülüşü attı ve hareketlerini hızlandırdı. Artık çok güzel hissettiriyordu. "Üstünde olmak istiyorum." Bir anda yerimizi değiştirdi. "Napıcağını biliyor musun?" Diye sordu. Az çok biliyordum. Kafamı salladım. Önce onu öptüm. O sırada kalçamı yavaşça hareket ettiriyordum. Sonra boynuna geçtim ve kalçamı sallamaya başladım ileri geri. Elleriyle popomu sıkıyordu. Kafamı kaldırdım ve bedenimi geriye doğru attım. Ellerini göğüslerime götürdüm ve o şekilde zıplamaya başladım. İnlemesi artmıştı. Birkaç dakika sonra nefes nefese kalmış bir şekilde inledi. Gelmişti. Kendimi yanına attım. Yorulmuştum. Dönüp bana baktı "iyi misin güzelim?" "Evet" gülümsedim. "Çok güzeldi." Diye ekledim. "Hadi seni temizleyelim gel" beni kendine çekti. Yataktan kalkarken kasıklarımda bir ağrı hissettim ve başım döndü. Tam düşecekken Barış beni tuttu. "Derin? Noluyor?" Hala kanamam vardı biraz. Çarşafın o halini görünce kötü olmuştum. "Bir şey yok ilk seferin etkisi sanırım biraz ağrım var." Beni kucağına aldı ve tuvalete götürdü. "Sen buraya otur bekle beş dakika" diyerek klozete oturtu. Küveti doldurmaya başladı. Onu izliyordum. Bana bebek gibi davranıyordu. Küveti ayarladıktan sonra beni tekrar kucağına almaya çalıştı. "Barış dur bebek miyim ben girerim" dedim ona engel olarak. "Evet bebeksin benim bebeğimsin." Başıma bir öpücük kondurdu. Küvete girdim ardımdan o girdi. Arkamı ona döndüm ve yaslandım. Kenardan duş jeli ve şampuan alarak sırasıyla beni yıkadı. Ellerini tüm vücuduma masaj yapacak şekilde kullanmıştı. En son kasıklarımda daireler çizmişti. Beni çok rahatlatmıştı. Nerdeyse uyuyacaktım. "Derin" diyerek sessizliği bozdu. "Efendim" "ben ağırdan almak istemiyorum. Ben senin sevgilin olmak istiyorum. Ne olacaksa beraber yaşayıp görürüz. Benim olmanı istiyorum. Her anlamda." Ona doğru döndüm. Kucağına oturdum. "Olalım birtanem. Sevgili olalım. Senden başka kimseyi düşünemiyorum zaten. Her an yanımda ol istiyorum. Senden başkası bana baksın,dokunsun istemiyorum." "Güzelim benim" uzun bi öpücük kondurdu dudağıma. "Sıra bende" diyerek şampuanı elime aldım ve saçlarını köpürtmeye başladım.

Duşta biraz daha oyalandıktan sonra çıkıp kurulandık. "Bavulları arabada unuttum" dedi Barış. "Uğraşma şimdi seninkilerden bir şey ver istersen" "olur sen giyinirken ben çarşafı değiştireyim" kafamı salladım ve bana verdiği tişörtü giydim. Başka hiçbir şey yoktu üstümde. Çarşafları makinaya atıp yanıma geldi. Yatağa uzandık. "Çok yoruldum" diye mırıldandım ona sarılırken. "Canın acıyor mu hala?" "Biraz. Ama geçer merak etme." "Geçmezse doktora gidelim istersen?" "Geçer bebeğim korkma çok normal bunun olması" bebeğim lafını duyunca gözleri parlamıştı. "Seni seviyorum güzelim" en son duyduğum bu olmuştu ve gözlerim kapanmıştı.

Alarmın sesiyle gözlerimi açtım. Barış çoktan uyanmış beni izliyordu. Uyandığımı görünce gülümsedi. "Saat kaç?" Diye sordum esnerken. "8. Sen istersen uyu güzelim. Ben bir şeyler atıştırıp antrenmana gideceğim." "Hayır ban de gelicem." "Uyku akıyor gözlerinden" dedi saçlarımı okşarken. " bi duşa girip ayılırım. Sen bavulları getirebilir misin?" "Tamam güzelim." Diyip yataktan kalktı ve aşağı indi. Ben de o sırada kalktım ve duşa girdim. Beş dakika ayılmam için yeterliydi. Çıktığımda bavullar odadaydı. Beyaz bir tişört giyip altına tenis eteğimi geçirdim. Aşağı Barış ın yanına indim. Yulaf yapıyordu. Beni görünce gülümsedi. Koşarak gidip üstüne atladım. Beni kucağına alıp döndürdü. "Birileri ayılmış" gülümsedim. "Evet." "Açsın dimi sana da yaptım" "açım aşkım" aşkımı duyunca bana döndü birden. "Aşkım" diyip sakallarını kaşıdı. "Alışmam gerek sanırım" kıkırdadım. "Alışsan iyi edersin" gülümsedi. "Meyve olarak ne istersin? Muz,çilek?" "İkisi de olsun" "hemen geliyor" oturup onu beklemeye başlamıştım. 2 dakika sonra tabaklarla yanıma geldi. "Çok güzel duruyor" dedim. "Afiyet olsun sevgilim"

Tesislere gelmiştik. Barış eşyalarını soyunma odasına bırakmıştı ben de onu sahada bekliyordum. Berkanla Keremi görünce yanlarına gittim. "Aaa Derin" dedi ikisi de aynanda. "Selam" dedim gülümseyerek. "Hoşgeldin ya hangi rüzgar attı seni buraya" diyerek güldüler. "Sevgilimi izlemeye geldim" "NEEEEE" diye bağırdı ikisi de. Bağırışlarını duyunca başımıza kazımcan ve abdülkerim de katıldı. "Noluyor ya? Aa merhaba?" Dedi kazımcan. "Merhaba" "siz kimsiniz?" Diye sordu abdülkerim. "Tanıştırayım ben Derin. Barış ın sevgilisi" dedi Berkan. "Ooo hayırlı olsun Derincim memnun oldum" dedi abdüklerim. "Bende" diyerek gülümsedim. O sırada Barış geldi. "Tanışmışsın sanırım herkesle" diyerek kolunu omzuma attı ve beni kendine çekti. "Biraz öyle oldu." "Olum bize ne zaman söyleyecektin?" Dedi kazımcan. "E yeni oldu olum" "evet çok yeni" diye onayladım. "Çok yeni ama hemen aşk adamı olmuş sanki Barış ya" diye dalga geçti Kerem. "Sorma sorma artık bu bizle de çıkmaz dışarı." Dedi Berkan. "Abartma be olum" diye omzuna vurdu Barış. "Hadi çocuklar antrenman başlıyor" diye seslendi Okan hoca. Çocuklar sahaya doğru koştu. Barışta beni öpüp onlara katıldı. Yedek kulübesine geçip onu izlemeye başladım...

Çok özür dilerim sınav haftam olduğu için çok yoğunum:( oylar keşke biraz daha artsa