Dolunayın İzleri(Askıda)

Bölüm 1:Elisa Asil Brown🌑

Herkese merhaba.Karşınızda yeni bir kurgu yeni bir hayat ve farklı maceralarla dolu bir kurguyla karşınızdayım.Tabi ki diğer kurgumu yazmaya da devam edeceğim.Fakat ilerleyiş bakımından hangisi daha çok okunursa onun bölümleri daha sık atmaya çalışacağım.

Hadi bakalım ilk bölümle maceralara merhaba diyelim☺️☺️☺️

*****
İnsan hiç mutlu olmayıp da mutluyum der mi? Ya da hep dışardan gözüktüğü gibi mıdır?

Dünya üzerindeki insan adı altında toplanmış varlık hayattaki en büyük oyuncudur.İçindeki duyguları,gerçek karakterlerini vb.birçok özelliklerini çok iyi gizlerler.

Hep sana söylenen sana anlatılanlar kadardır onlar hakkında bildiklerin.Ne eksiği ne fazlası onların uygun gördüğü kadarıyla gösterdikleri ile yetinir insan.

Peki ben kimim? Dünya'ya geliş amacım ne?Neden böyle bir aile yaşıyorum?Aldığım kıyafetler seçtiğim yaşam hayatı, okuduğum bölüm....

Bunların hepsi benim kararım mı yoksa sadece verilen ve uygulamaktan başka yolunun kalmadığı kurallar bütünü mü?

***
Ben Elisa Asil Brown.
22 yaşında üniversite 3.sınıf psikoloji öğrencisiyim.Ailemin tek çocuğuyum.Side adında bir kasaba da yaşıyoruz.

Genelde burda ki iki ismim insanlara garip gelir.Aslında gayet normal babam türk annem Güney Amerikalı.Babam gençlik yıllarında iş için yurt dışına gelmiş.Orada uzun bir süre yaşamını sürdürmüş.Birgün işin de çıkan bir aksilik sonucu öfkeyle yerinden kalkıp arabaya kendini attığı gibi gazı köklemiş.Ne kadar öyle gitti bilmiyor ama bir anda karşısına çıkan kadını görmesiyle anı frenle arabayı durdurdu.Eğer zamanında görmemiş olsaydı belki şu an o kadın hayatta olmazdı.Babam arabadan hemen inip hemen kadının durumuna bakmak için arabadan inip kadının yanına gelmiş tam nasıl olduğunu sorucakken kadın ile göz göze geldiğinde adete nefesi kesilmiş.Kadının Hayranolunası okyanusu andıran gözleri varmış.

Zaten o günden sonra babam kadının durumunu bahane ederek sürekli iletişim kurup bir süre sonra da küçük bir düğün yapmaya karar vermişler.Zaten babamda bu sırada temelli oraya uygun olsun diye soyadını değiştirmiş.Gel zaman git zaman da ben doğmuşum.Aynen öyle o babamın ilk görüşte aşık olduğu kadın şu an benim annem.

Aslında çok iyi bir iletişimimiz vardı.Annemle çeşitli tarifler uygular birbirimize tattırır bazen de babamla oyunlar oynardık.Ta ki 18.yaş günüme kadar o günden sonra herşey birbir silinip yerine otoriter bir aile yapısı oluşturdular.Eskisi gibi annemle vakit geçiremiyor babamla işine verdiği yoğunlukla pek karşılaşmaz olduk.Birgün bı anda babam Türkiye'ye dönme kararı aldı.Normalde her Türkiye de yaşama konusunda karşı gelen anneme o gün babamın bu kararına onay verdi.Zaten sabahında da kendimizi bu minik kasaba da bulduk kendimizi.

***

Bugün evde tuhaf bir sessizlik vardır.İnsan sese alışınca aniden gelen bu sessizliğe fırtına öncesi sessizlik olarak adlandırıyor.Sabah erken kalmıştım.Bugün derslerimiz öğleden sonra olacağı için yatakta biraz daha oyalanmaya karar verip telefonumla ilgilenmeye başladım.Bi on dakika geçti geçmedi klasik bağırış sesleri ile yattığım yatağıma biraz daha sindim.

Birbirlerine deli divane olan anne ve babam 18.yaş günümden sonra adete pimi çekilmiş bir bomba gibi olmaya başladılar.Babam anneme bir kez bile sesini yükseltmezken o günden sonra bağırmalarının yanında el bile kaldırır olmuştu.Aslında hep merak ediyorum o zaman ne oldu da anne ve babam bu hale geldi.Zaten bende o günden sonra birdaha doğum günlerimi kutlamamaya karar verdim.