Kırmızı&Siyah

1.1K 62 11
                                    

Multi; Şeyma&Berke-Temsili-

"Narin!"
"Agagaga Popom!" yataktan popomun üstünde düşmenin verdiği etki ile uyandım. Üzerime dört kişi'nin de aynı anda atladığı olayını es geçmeyelim lütfen.
"Noluyoruz lan sabah sabah?!"
"Ben geldim kızım!"
"Sen kimsin lan?!" sabah uyanmanın verdiği uyku mahmurluğu ile ne gözlerimi açabiliyordum ne de etrafımda dönenleri algılayabiliyordum.
"Aaa ayıp ama! Beni nasıl hatırlamazsın?!"
"Rumeysa?" gözlerimi zar zor aralayıp hala üzerimde yatma faaliyetini gösteren kızlara baktım.
"Şimdi suratınıza kusucam ha! Kalkın be üzerimden!" neyse ki uyarıma uyup üzerimden kalkma zahmetinde bulunabilmişlerdi. Kalkmasalar ciddi ciddi kusabilirdim de.
"Ayh aman yemedik seni." dedi ve burun kıvırdı Merve.
"Konuşma be salak." diyerek Merve'nin kafasına vurdu Rumeysa. "Gel sana bir sarılayım Sultanım." dedi ve sımsıkı sardı beni. Rumeysa, Beyda'nın büyük teyzesı'nin kızıydı. Ve bizimle yaşıt tek kuzeniydi.
"Ay aman! Hazır Narin de uyanmışken benim hepinize birden danışmam gereken bir şey var." dedi sıkıntı ile Beyda.
"Anlat anana yavrum." dedi ve Beyda'ya sırnaşmaya başladı Şeyma. Bazen bu kızdan işkilleniyordum. Arada bize de yürüyordu. Hayır sevgilin var bu neyin yokluk çekmesi?
"Sırnaşma." dedim ve hafif kızgınlık ile eline vurdum Şeyma'nın. O ise gözlerini devirdi ve az önce benim düşmüş olduğum yatağa gelişi güzel uzandı.
"Ee ama sinirlendirme beni Beyda öt artık!" isyan bayrağını çeken Merve ile,Beyda sıkıntılı bir nefes aldı ve konuşmak için dudaklarını araladı. Hadi sabah sabah ne fırtlatıcak bakalım?
"Şey ya akşam beni Güney aradı. İyi güzel konuşuyorduk bu birden suratıma kapadı telefonu." aha gözleri doldu.
"Dalağını gondiklediğimin evladı." Sinirle soluyan Şeymaya uyarıcı bakışlarımı yolladım ve Beyda'ya geri döndüm.
"Devam et sen kuzum. Takma bu dengesizi." dediğim de Şeyma derin bir nefes aldı. "Ah dimi Şeyma kim ki zaten?"
"Trinibine sokarım Şeyma sus!" Ve Merve doksana taktı!
"Ya şey aslında ben Güney hakkında nasıl davranmam gerektiğini bilmiyorum. Yakın mı davransam? Mesafeli mi davransam? Yani tırsıyorum da biraz. Biliyorsunuz biraz fazla sert Güney. Pek şakalaştığını görmedim. Aramızda bir şeyler olsun istiyorum ama daha başlamadan kendimi yorulmuş hissediyorum." dedi ve elleri ile oynamaya başladı.
"Bence uzak dur. Mesafeli davran. Madem sen yoruldun, artık birazda o'nun yorulma zamanı." Merve mantıklı konuştu. Hah! Bizim Merve.
"Merve haklı kuzen. Biraz mesafeli davran hatta gerekiyorsa trip falan at yani." Rumeysa tam kınayan bir şekilde konuşmuş hatta biraz da taşlamıştı.Beyda bakışlarını Şeyma'ya çevirdi, "Vallahi bana bakma Sarı biliyorsun beni pek tavsiye verecek türden bir insan değilim. Ben olsam direk azarlarım yani ama sen yapma." dediğinde ona hak verdim. Şeyma ilişki konusunda pek tavsiye alınacak biri değildi. Beyda bana baktığında gülümsedim ve eline uzanıp tuttum. Böyle şeyleri kafasında çok kurcalardı.
"Kızlar haklı güzelim.Mesafeli davran ama Rum'un dediği gibi trip atmana gerek yok. Güney gayet akıllı bir çocuk senin neden mesafeli davrandığını anlar." dedim ve sıcak olduğunu umduğum bir şekil de gülümsedim. Aynı şekilde karşılık aldığımda başarılı olduğumu anladım.
"Aa sabah sabah bu kadar duygusala bağlamak yeter! İçim kurudu!" dediğinde Merve hepimiz kıkırdadık. Ben yavaştan ayaklanınca kızlar da benimle birlikte kalktılar ve mutfağa doğru ilerledik.
"Kahvaltı istiyorum!" Evet Merve bende kahvaltı istiyorum. Evet ben de açım!
Kızlar ile kendimize bizi doyuracağına inandığımız bir kahvaltı sofrası hazırladık. Ramzan arifesindeydik ve sanırım bu ramazandan önce son kahvaltımız oluyordu. Ramazanda beraber kahvaltı etme şansı bulamayacaktık. Eh haliyle bunu iyi değerlendirmeye çalıştık.
Bu arada Rumeysa da artık bizimle kalacaktı. Açıkcası bundan gayet hoşnuttum. Sonuçta o patavatsız olsada cidden çok iyi ve şen şakrak bir kızdı.

***
"Kız ben sana demedim mi karşiki dağlar jenderme jenderme!" Alp ve Kuzey kendini iyice kaptırmış koca çayırın ortasında şarkı söylerken kulaklarımı kapattım ve yüzümü buruşturdum.Allah'ım! Ay kulaklarım kopsunda şunların sesini duymayayım!
"Tombul tombul memeler dam üstünde un eler hey!"
"Susun ulan! Duygusuz Pezevenkler!" Şeyma adeta kırmızı boğa görmüş gibi bağırdığında kıkırdadım. Benimle birlikte diğerleri de aynı tepkiyi vermişken Kuzey ve Alp yavru kedi misali köşeye sinmişlerdi.Hem evde sıkıldığımız için, hem de Rum ısrar ettiği için bizim evin yakınlarındaki çayıra gelmiş bir nevi hava alıyorduk. Tabii planımızda bizimkilerin de bize katılması yoktu. Artı olarak Can ve Kuzey de vardı. Beyda'nın suratı asıktı galiba Güney gelmediği içindi. Bu manyağın aklına da anlam veremiyordum.
"Narin."
"Efendim?"
"Kız,seninki ne zaman gelir? Çok merak ettim de." dedi ve sırıttı Rumeysa,
"Ay aman Rum! Ne bileyim ben? İşi falan vardır." dedim ve aynı zamanda gözlerimi devirdim. Niye etrafımdaki bir insan daha az meraklı olamıyordu? Sıkıntı ile nefesimi dışarı verip kafamı arkama çevirdiğimde,
Üzerinde mavi T-shirt, altında siyah dar pantolonu ve ağızın da sigarası ile bizim olduğumuz tarafa doğru gelen Korkutu görmemle nefesim kesildi. Ya bir insan bu kadar yakışıklı olamazdı olmamalıydı! Çevrede bu kadar kız varken olmamalıydı!
"Al şu anahtarı, git arabadan aldıklarımı getir." dedi ve anahtarı Kuzey'e attı. Can ve Kuzey arabaya doğru giderken Korkut'da aynı ritimde bize yaklaşıyordu.
"Hoş geldin Enişte!" Merve'nin yayvan bir şekilde söylediği sözler kaşlarımı çatmama sebep olmuştu. Ya bir insan nasıl bu kadar gevşek olabilir? Biri bana bunu açıklasın!
Merve'nin hevesli çıkışına karşı Korkut'un tek yaptığı kafasını sallayıp yanıma oturmak olmuştu. Tabii ellerini belime atıp beni kendisine çekmesini de atlamamak lazım. Rumeysa bize bakıp gözlerini pörtlettiğinde Şeyma ve Merve kıkırdadı.
"Korkut?" çekinir bir şekil de ona seslenmem ile bakışları bana dönmüştü.
"Şey sigara rahatsız etti de. Söndürür müsün?" evet sigara rahatsız etmişti. Dumanına fazla katlanamazdım bir nevi astımım vardı ve kriz geçirmek istemiyordum.
Bu dediğimle birlikte Korkut bir şey demeden sigarasını dudaklarından aldı ve çimlerin üzerinde söndürdükten sonra kalan dumanı dudakları arasından serbest bıraktı. Ah o dudakları...
Kafasını boynuma gömüp derin nefesler almaya başladığında irkildim.
"İyi misin?"
"Yorgunum." dedi ve biraz daha sokuldu bana. Sesinden de yorgun olduğu anlaşılıyordu.
"Uyumadın mı?" dediğimde kafası boynumdayken olumsuz olarak salladı.
"Niye ki?"
"O sik beyinli kardeşim yüzünden!"bu şekilde sinir ve hiddetle bağırması yüzünden yerimden sıçradım. Kızlar gözlerini büyültmüş bir şekilde bize bakıyordu.
"Ne yaptı yine öküzlerin efendisi?" dedi ve yerinde biraz kıpırdanıp bize doğru yanaştı Şeyma.
"Bok gibi içti içti sarhoş oldu. Bütün gece onunla uğraştık." dediğin de Şeyma elini ağzına götürdü ve şaşkınlık belirtisi gösterdi,
"Hadi lan! Pusat mı içti? Dalga geçmiyorsun dimi abi?"
"Oradan bakınca dalga geçmiş gibi mi gözüküyorum?"
"Şey yok hayır da. Ya o hiç içmezdi içse bile sarhoş olmazdı ki?"
"Takmış bir kıza, onu hatırladıkça içiyor gerizekalı." dedi ve tekrar kafasını boynuma gömerek derin nefesler aldı. Şuan fazla sinirliydi. Pusat'ın içmesine mi kızmıştı? Yoksa bir kızı sevmesine mi? Bence kesinlikle içmesine kızmıştı. Sanırım kendini yıpratmasından hoşnut değildi ve bence haklıydı sonuçta Pusat, onun ailesinden geriye kalan tek kişi sayılırdı.
"Açın arayı salıyom gobrayı!" gürültü ile ortamıza bırakılan poşetler ile yerimde sıçramıştım. Hayır ben mi çok ürkeğim? Bu millet mi çok gürültücü? Ben kımıldanınca haliyle Korkut da huysuzlanmış ve hormurdanmıştı.
"Küfür etme." bana aldırmadan kafasını boynumdan kaldırdı ve Kuzey'e döndü.
"Gel buraya." dedi sinirle. Allahım,bugün çok agresifti!
"Abi ne oldu?"
"Kuzey." dedi ve derin bir nefes aldı, "Lan bak zaten yorgunum uğraştırma beni." dediğinde Kuzey yavaşça bize yaklaştı.
"Eğil."
"Abi."
"Eğil ulan!" Kuzey yavaşça eğildiğinde Korkut hızla o'nun kafasına vurdu.
"Abi n'apıyorsun ya?!"
"Kızlar var lan burada! Dingil dingil konuşma!"
"Haaa, pardon bacılar." dedi ve bir müddet durakladıktan sonra "Sen hariç Çipil Gözlüm." dedi ve sırıttı. Merve sinirle homurdanıp "Ben nerden senin oluyorum be?!" dediğinde Kuzey bu sefer ileriye gidip ona bir öpücük attı ve bizin çocukların yanına döndü. Merve sinirle saçlarını çekiştirdi.Ben de kıkırdayıp sırtımı Korkuta yasladım.
"Sen de iyi alıştın." dalga geçercesine kulağıma fısıldadığında ondan uzaklaşmaya çalıştım ama buna izin vermeyip sırtımı daha çok ona yaslamama sebep oldu.
"Şaka yaptım güzelim."
Değinde tekrar kıkırdadım.

Narin(Dinçer Kardeşler -1-)Where stories live. Discover now