Vampir okulum 2

13/V.O/ 2

Merhaba canlarım,biliyorum uzun zamandır bölüm gelmiyordu. Özür dilerim bu konuda ama artık düzenleme vs bir son verdim.

Bir sonraki bölüm de haftaya cumartesi gelecek,bundan sonra her hafta 1 bölüm atacağım

Sizleri seviyorum🖤🖤

Keyifli okumalar

●●●

"

Delirdin mi Saina,bunu yapamazsın!"

Önümdeki bedenleri iterek aralarından geçtim. Beni durdurmak için uzanan kolları bir bir itip geçtim,çarşaf gibi durgun deniz gözlerimin önüne gelene kadar koştum. Nihayetinde kumsala geldim. Bana yardım edecek ve kardeşimi bulacak kişi beni bekliyordu.

Denize yakın bir noktada,kumların üzerine kuyruğuyla bir şeyler çiziyordu,
onu gördüğüm anda adımlarımı hızlandırdım. Ayak seslerimi duymuş olmalı ki kafasını kaldırıp bana baktı. Yüzü ifadesiz olsa da gözleri parlıyordu.

"Demek gele bildin Saina." Dedi. Gözleri bir süre yanağımda dolandı. Yanağım büyük ihtimalle kızarmıştı,annem çıkmadan önce planlarımı öğrenmiş beni durdurmak için elinden geleni yapmıştı. En sonunda çabalarının boşa çıktığını fark ettiğinde yüzüme koca bir tokat atmış ve hakkını helal etmediğini söyleyerek beni kapı dışarı etmişti.

"Lak lak yapacak zamanım yok,beni adadan çıkar."

Yüzü buruştu,ağzından tuhaf,sinir edici bir takım cıkcık sesleri çıkardı.

"Gideceksin diye mi bu küstahlık? Unutma ki ben hala senin kraliçenim! Burada çıkış biletin sadece benim."

İçim alev alev yanıyordu. Bağıra çağıra sen kraliçe değilsin demek istiyordum,
kraliçemizi yedin, onu katlettin ve zorla yerine geçtin demek istiyordum ama buradan çıkış yolum ondan geçiyordu. Kız kardeşimi bulabilmek için çenemi kapalı tutmak zorundaydım. Sadece sustum ve bakışlarımı kaçırdım.

"İşte böyle,aferin sana küçük tilki. Al bakalım,hak ettin."

Önüme bir kağıt parçası fırlattı. İstemeye istemeye eğilip aldım,içini açtığımda bunun aslında bir harita olduğunu fark ettim. Bazı noktalar kırmızıyla işaretlenmiş,mor kalemle çizilmiş,yeşil kalemle notlar düşülmüştü. Haritayı incelerken sesini bir kez daha duydum. "Seni buradan çıkardığım da F5 ve Y7 bölgesinde bulacaksın kendini" dedi. O sırada çoktan harita üzerine işaretlenmiş bölgeyi buldum.

"Kuzeye doğru dokuz yüz doksan metre yürüyeceksin. Kan krallığından geçip güneybatıya döneceksin. Yüz yetmiş metre gidecek,lanetli ormandan geçeceksin,yolun devamında seni diğer alemlerin krallıkları karşılayacak. Tek başına baş etmek zorundasın,yalnızsın tilki."

Alay ediyordu benimle,görmezden ve duymazdan geldim. Elbet bir gün tekrar yolumuz birleşecekti ve o zaman onu öldürecektim.

"Sessizlik vadisini geçtikten sonra beş yüz metre doğuya yürüyeceksin. Seni kurtlar ve vampirler karşılayacak. Kız kardeşin oradaki okulda."

Kuyruğunu kumun üzerinde gezdirdi ve havaya kaldırdı. Mavi bir sihir bulutu gökyüzüne doğru gitti.

"Geçit açıldığında arkana bakmadan git. Kapılar kapandığında dışarıdan kilitle ve yoluna koyul Saina."

Ellerini havaya kaldırdı. Hava akımı onun hareketleriyle de değişiyor ve yön alıyordu. Gök yüzünde bir kapı delik açılmaya başladı,o sırada önüme de bir araç belirdi. Hiç düşünmeden içine oturdum ve beni gökyüzüne götürmesine izin verdim. Kardeşimi kurtaracaktım. Sonra da gelip halkımı bu zulümün içinden çekip alacaktım sadece her şeyin bir zamanı vardı. Kapıya geldiğimiz de araç durdu,ben de bulutlardan oluşan yola adım attım. Geçitten ilk adımımı çıkardığım anda arkamdan "Senden istediklerimi unutma sakın Saina!" Dedi. Adadan çıkma karşılığı bana şart koştuğu şeyleri istiyordu..

Geçitten geçtiğim anda ayaklarım bulutlardan kesildi. Gökten yere çakılıyor gibi hissetmeye başladım,çok geçmeden karların soğuk yüzeyini hissettim. Ellerimi karın üzerine koyarak kalktım,dönüşüp geçirip tilki olarak yoluma devam etmeliydim aksi takdirde çok fazla güç harcayacak ve donarak ölecektim.

Benim maceram kız kardeşimi bulmak için çıktığım yolda başladı.

Beğeni+yorum lütfen