FELFENA

🐞

100 bin okunma olduuuuuk!!

Milyon okunmuş kadar, kurgum basılmış kadar mutluyum ve abartabildiğim kadar abartıcam bu duyguyu...

Siz olmasaydınız, bu kurgu buralara gelemezdi. Felfena'yı benimseyen, sahip çıkan, Birçe'nin hikayesine tanık olan ve olmak isteyen tüm okurlarıma çokça teşekkür ederim!

Felfena... Yaşadıklarım demiştim daha önceki bölümlerin birinde. Bazı cümleler, bazı an'lar hatta bazı sahneler... O yüzden bu kurgu benim evim gibi, yuvam gibi oldu.

Instagramda, halobookss sayfasında 100 bine özel edit yüklendi efendim, dileyenler izleyebilir...

Daha evvel söz vermiştim bir okuyucuma. 100 bin okunmaya özel Birçe'nin ağzından yazdığım özel bölümümüz sizlerle...

Keyifli okumalar dilerim çiçeklerim.

🐞

Birçe Sungur

"Hii! Ahırın kapısını açık unuttum!"

Annemin elime tutuşturduğu oklavayı elimden atıp çabucak kalktım yerimden. Taa iki saat önce etmiştim tam işini, hava da epey soğuktu. Hayvanlar çön olmamıştır inşallah!

Annem arkamdan seslendi amma cevap vermedim. Ayağıma telaştan farklı farklı lastikler giyinmişim, koşarken az bir şey zorlandım amma indim hemen tama.

Şöyle bir kolaçan ettim ahırı. İneklerin kulaklarına baktım soğuk mu diye amma bir şeycik yoktu. Üşümemişler demek ki. Gelmişken azar azar yem attım önlerine. Kapıyı bu kez sıkıca örtüp çıktım yukarı. Daha çok iş vardı yapılacak.

Bey babam Cemil ustalara gitmişti. Rüzgar yüzünden çatıları uçmuş, onlara yardım edecek. Şu an köyde karın olmaması bile mucize. Rüzgara şükrediyorum. Kar oldu mu hiçbir işimiz yürümüyor.

Kar yağınca elektriğimiz olmuyor. Zaman zaman sular donduğu içinde çok zorluk çekiyoruz. Tama inip çıkması, ineklerin bakımı derken yazın olduğundan daha fazla yoruluyoruz bahçe işi olmamasına rağmen.

Bizim için karın yağması manzara keyfi yapmak değil. Daha çok iş, daha çok sıkıntı demek. Ondan sebep sevmem hiç soğuk havayı, karı. Bir an evvel bahar gelsin isterim.

Baharı çok severim ama. Hem işimiz az olur hem de işimize engel olacak bir manilik olmaz. Ne çok soğuktur ne çok sıcak.

Böylesi havayı nasıl sevmem?

Bu sabah erkenden kalkıp babamdan gizli köyün bakkalına gittim. Esnafla bir açtım dükkanı resmen. Bey babam yine unuttu kesin amma ben unutmam. Ben unutsam biricik eşi unutmaz.

Bugün babamın doğum günüydü.

İki aydır para biriktiriyorum bugün için. Geçen gün Fatma teyzelere tatlı açmaya gitmiştim. Öğrenciyim diye harçlık verdiler, onu da harcamadım. Biriktirdiğim parayla babam için ayakkabı aldım. Biraz pahalıydı, o parayı biriktirebilmek için neredeyse iki aydır aç geziyorum ama sonunda başardım.

Şimdi de annemle birlikte babama yaş pasta yapıcaz. Her sene olduğu gibi bu senede kutlicaz Allah'ın izniyle.

Cemil ustaların sacdan yapılmış çatısını rüzgar komple açtığı için babam dünde oradaydı. Epeycede yorgun gelmişti. Muhtemelen bu gecede yorgun olurdu amma imkanı yok bu kutlamada kaçamazdı.

Biricik babam doğum gününde çalışmasın isterdim amma maalesef bu mümkün değildi. Kış aylarında iş çok çıkmazdı. Çıktığı gibi de bey babam hava ne durumda olursa olsun o işe giderdi.