LET'S NOT STAY FRIENDS • TAEKOOK ✓

14

Haiii ben geldiim!

Yazım yanlışlarım varsa affoluna. Keyifli okumalar dilerim lokumlarım! Xx

+++++

Elini kıyafetlerimin üstünden tutmaya ve kendime bastırmaya devam ederken, dudaklarımızı yiyip bitirecek şekilde sömürdük.

"Okşa beni... Dokun bana." dedim soluk soluğa dudaklarına. Parmaklarını hareketsiz bırakmaya son verip ileri-geri hareket ettirerek bacak aramı deliler gibi okşamaya başladı. 

"Ahhh." diye inledim ağzının içine. İnleyişimle birlikte dilini ağzımın içine iterek önce yanaklarıma sonra ise damağıma çarptırdığında gözbebeklerim zevkle kaydı.

Taehyung avcu arasında testislerime baskı uygulayarak ezercesine bastırıp sertçe okşarken elinin hareketini kesmedi.

Dilini dilimle buluşturup önce dilimi, sonra ise alt dudağımı emerek dudaklarımızı ayırdığında soluk soluğa kapattığım gözlerimi araladım. "Siktiğimin 1 yıldır madem bana karşı arkadaştan öte hislerin vardı, neden açılmadın?" diye çıkıştığında kıkırdadım.

"Sen üniversiteden beri niye açılmadın yarram?!" diye tısladığımda parmağını içime sertçe itti. "Aşık olduğumu söylersem arkadaşlığını dahi kaybetmekten korktum yarrağımın başı!" diye hırlayarak parmağını içimde çevirdi. "Ahhhh." Parmak boğumunun baskısını hissedince inlesem bile birbirimizle olan iletişimimiz, aramızdaki bu diyalog karşısında kıkırdadım. 

Taehyung'a bu yaşadıklarıma inanamaz bir şekilde bakakaldım. İlk adımı atan o olmuştu, benim yapamadığım, bir türlü tam anlamıyla cesaretimi toplayıp paylaşamadığım gerçeği o paylaşmıştı. Hislerimizin karşılıklı olması... Mükemmeldi. Tanrım bu cidden muhteşemdi...

Ben yüzünü okşarken, Taehyung uzanıp dudaklarımdan öptü. Ardından önce parmağını içimden çıkarttı, sonra da elini iç çamaşırımın altından çekip kurtardı.

"Aşığım sana Jungkookie, sırılsıklam aşığım." dediğinde diğer ayağımı da kaldırıp kucağına zıpladım. Beni kucağına alırken dudaklarımızı kavuşturdum. 

Ben kucağındayken etrafında görünmez daireler çizecek şekilde dönerken şapur şupur öpüştük. Alnımı alnına yaslayıp soluk soluğa gülümsedim. "Ben de sana deliler gibi aşığım Taehyungie..."

"Siktiğimin, ne kadar zordu dudaklarına yapışmamak için direnmek biliyor musun? Sana karşı koyabilmek ölüm gibiydi!"

"Bunca yıl niye bekledin gerizekalı! Aynı sancıyı ben de çektim. Sana aşıkken arkadaşmışız gibi davranmak zorunda kalmak bok gibi bir histi!" Kaşlarımı çatarak homurdandım.

Yatağa doğru adımlayıp beni kucağından yatağa yatırdığında, yakalarına asılarak onu üstüme çektim. "Aklımı sikeyim bunca zaman beklediğim için." dediğinde kıkırdadım. "Geçen yıllarımıza inat, sevişelim mi?" Sorumla birlikte sertçe yutkundu.

"Azdırma beni Jungkookie." 

"Burada sadece ikimiz varız, kimse yok. Sesimizi kimse duymaz. Deliler gibi sevişelim saatlerce..." diyerek dudaklarını yaladım.

Sanki bunu söylememi beklemiş gibi dudaklarıma hoyratça asılıp kıyafetimi çekiştirerek altımdan sıyırdı ve kollarımdan çekiştirdi. Dudaklarımızı ayırıp başımdan çekerek kurtardığı yeşil tişörtümü köşeye attı. Çıplak kalan göğsümü yalarken ben de onun tişörtünü çekiştirerek çıkartıp yere attım.

Taehyung dudaklarını birkaç saniyeliğine ayırdığı tenime geri gömerken nemli dudakları göğsümden aşağıya doğru kaydı. Kasıklarıma ıslak öpücükler bıraka bıraka ilerlerken, eşofmanımı iç çamaşırımla birlikte kalçalarımdan sıyırıp indirdi.