~AZRAİLİM~

12K 619 45
                                    

Kurdun kırmızı gözleri ile, gözlerim denk gelince içimde fırtınalar kopmaya başladı.
Daha fazla dayanamayıp kapattım gözlerimi. Kurdun hırlamaları hâlâ kulağımdaydı.
Tam o sırada kafamın içinden bir ses gelmeye başladı.

"Korkma Vera, o bizim eşimiz"

"Bu koca dünyada sadece ona güvene biliriz."

Korku bir kez daha bedenimi esir aldı. Bu ses kafamdan mı geliyordu yoksa biri mi gelmişti. Gözlerimi açarak tekrar etrafıma bakıcaktım ki, tekrar onunla göz göze geldim.

Bir anda üstümdeki kurt kükremeye başladı. Ve üzerimdeki kocaman kurt,çırıl çıplak bir insana dönüştü. Ne?! NE!?
insan mı? Yok be, azrail im üzerime çıkmış, korkudan hayal görüyorum. Demeye kalmadan gözlerim beni karanlığa teslim etti.

Marcostan

Beni uykumdan boşluk hissi uyandırdı. Aşık olduğum kokusu yoktu. Uyanmış olabilir, diyerek çıktım yatak odasından. İlk durağım salon oldu, ama yoktu. Sonrasında mutfak, ondan sonra lavabo. Yoktu. Bebeğim yoktu. Nereye gitmişti? Nasıl gitmişti?

Gözlerim duvara asılı saati buldu. Tam 04:30 neredeydi bu kız.
Hızla evden çıktım, ve çevreyi gezmeye başladım. Aynı zamanda onun adını çağırıyorum.

" VERA" "VERA, BEBEĞİM!"

"NERDESİN? CEVAP VER AŞKIM,"

Kar yağışı artmaya başlamıştı. Ya başına bişey geldiyse? Kurduma seslendim ama, salak hayvan hep en önemli zamanlarda kayboluyor.

Tam karşıdaki ormana koşarken, arkamdan Ivan bağırmaya başladı. Büyük ihtimalle sesim kasabaya kadar gitmişti ve sesime geliyordu.

"LİDER!"

Hızla arkamı döndüm ve telaşla  konuşmaya başladım.

"Ivan! Sürüden toplayın birkaç kişiyi vera kaçmış."

Ivan dediğime şaşırsa bile, beni onaylayarak kasabaya doğru koşmaya başladı. Koştuğu sırada dönüşmüştü. Hem kasabaya doğru koşuyordu, hemde uluyordu. Bu hepiniz uyanın ve dönüşün ulumasıydı.
Ben stres ve korku ile ivanın sürü ile gelmesini beklerken, vidal konuştu. Onun konuşması ile diklendim.

"Büyük orman Marcos. Vera orada, vakit kaybetmelim."

Diyerek bedenimde yerini aldı.
Benim dönüştüğüm sırada, Ivan ve Alex arkalarında Alaska sürüsünün gençleri ile geldiler.

Vakit kayıp etmeden büyük ormana doğru koşmaya basladık.
Vidal bedenimde yerini almıştı. Bir alfa olarak, gözlerim, burnum ve daha bir çok uzvum daha kuvvetliydi. Vidal kontrolü eline almıştı, ve sürüde vidalı takip ediyordu.

Çok geçmeden kulaklarım ağlama seslerini duydu. Ardından ise, agacın dibinde ayağa kalkmış titreyen bedenini. Bizi gördüğü an koşarak kaçmaya çalıştı ama, vidal buna izin vermedi. Onu üzerine atlayarak durdurdu.
Korku dolu bir çığlık attı. Çırpınmaya başladı, ağladı. Ama en sonunda, etkisiz kaldı altımızda.

Çok korkuyordu. Nefes alışlarından, titreyişinden, korkudan sım sıkı kapattığı gözlerinden belliydi. Onu böylesine korkutmak istemiyordum. Ama, dedim ya kontrol vidalda. Başımı boynuna koydum ve orada kendimi de, vidalı da sakinleştirmeye çalıştım

Sonunda kontrolü elime almıştım, vidal da soluklandı, ve sakinleşti. Çok fazla korkmuştu. Başta çaresizlikten ona kızsam bile, oda fazlasıyla korkmuştu.

Daha fazla böyle durmayıp, insan formuna dönüştüm. Ama Vera bunu gördüğü gibi bayıldı.
Nasıl yapabilmişti bunu? Nasıl kaçabilmişti? Ne cesaretle?

Bana şort uzatan genç adama baktım. Sürüden biriydi. Öyle bir anda dönüşünce tüm kıyafetlerim param parça olmuştu. Hızla şortu üzerime geçirdim.

Vakit kayıp etmeden kara gömülmüş verayı aldım kucağıma. Baygındı ama hâlâ titriyordu. Dudakları morarmıştı soğuktan. Hele yüzü, bembeyazdı.
Aklım almıyor, ya ona bişey olsaydı? Ya başı boş kurtlar ona zarar verseydi, ya yetişemeseydim.

Yıllarca hasretini çektiğim bebeğimi, bir gecede sonsuza kadar kayıp mı edecektim.

___________________________________

Bebekler bazı problemler yaşıyorum. Lütfen beni anlayın, bölüm biraz kısa oldu. Affedin.

Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın.

Yazım hatalarım varsa affddin 💞

KURDA  MÜHÜRLÜ Where stories live. Discover now