Yeni gelenler var, hoş geldiniz...
Bölüm telafi bölüm niteliğinde, esas bölüm yakında gelecek. O gelene kadar bol yorum ve oy yaparsanız sevinirim.
keyifli okumalar...
.
.
.
"Benden sakladığınız başka bir şey var mı?"Fazilet abla etrafımızda bir tam tur atınca gözüm, Bora'ya kollarını dolamış ve başını göğsüne yaslamış, arada bir kafasını kaldırıp çocuğun yüzüne ve saçlarına dokunan sonra tekrar eski haline dönen Birce'ye kaydı.
-Birkaç saat önce-
Cansen, içeri girmek için evin kapısına oturmuş, eli yanağında bizi bekliyordu. Araba durdu, Mazhar hızlıca inip kapıyı sert bir şekilde kapatınca bir süre sırtında kaldı gözlerim. O sırada Cansen'in bakışları, çatılan kaşlarının arasından ikimizin arasında gidip geldi. Kapıyı açıp aşağı indim, yanlarına doğru yavaşça yürüdüm.
"Kavga mı ettiniz?" Elini yanağından çekti, parmağını bize doğru uzatarak sağa sola salladı. Bakışlarım Mazhar'a kaydı fakat o yüzüme bakmak yerine kapıya baktı.
Görmezden geldiği yanım ayna karşısında kollarını kendine dolayıp içine kıvrıldı. Alışkınım ben, derken gözlerini hareket eden her nesneden kaçırdı.
"Fazilet Hanım nerede?" Mazhar Cansen'e doğru dönüp sorduğunda, nefesimi bıraktım. Aynada var olan görüntü yavaş yavaş silindi. Önümde yeni bir yansıma oluşunca boğazımda bir baskı oluştu. Ne için savaştığım, aykırı bir görüntüyle bana tekrar hatırlatılırken sessizce öfkesini kabullendim.
Cansen kaşlarını kaldırıp, "Durum o kadar vahim diyorsun." Dedi ve ayağa kalkıp üzerini çırparken bir süre gözlerimde gördüğü derin acıya baktı. Günün yorgunluğu görünmez bir şekilde göz altımdaki çukurlara dolarken yutkundum.
Karanlığın örtemediği bazı şeyler vardı.
Duvara çizdiğimiz çiçek resimlerinde, annelerimizi ararken bunu karanlıkla gizlemeye çalışmamız ama yakalanmamız gibi. Tüm insanlığa meydan okurken birbirimize sarılıp ağlamalarımızı gizlediğimizi sanırken, umursanmadığımızın farkına varmamız gibi ve o sokakta, Mazhar'ın beni arabadan izlerken yaşadığım korkuyu görmemesi gibi...
Aslında karanlık, gerçekleri gizlememişti, her şey tüm çıplaklığıyla yüzlerde izlerini bırakmıştı. Onlar sadece görmeyi reddetmişti, tıpkı şu an olduğu gibi.
YOU ARE READING
KÜL
ActionKarlar dağılmış kimliğimin altından sızan kanımla erirken, Yanağım soğuk betonda üşürken, Gözlerimi dikip izlediğim gelecek; geçmişimin iplerinden kurtulup önüme düşerken ve tüm çocuklar önümde anlamsız oyunlar oynarken ben hayata karşı sessiz çığl...