S3 : B1

54 6 0
                                    

Ders çalışayım diye kütüphaneye gittim. Üç bölüm yazdım attım.

Gerçekten çok şanslısınız. Ah bir de kendi kendime konuşuyor olmayaydım...

TUANA MELTEMSOY

O kadar rüya gibi bir ortamdaydım ki..

Son iki gündür depresyondan çıkamayan ben değilmişim gibi yenilenmiş hissediyordum.

Çok kalabalık bir ortamdaydım. Hayatımda görebileceğime inanmadığım arabalar, motorlar yanı başımdaydı. Üzerimde tulum, siyah-beyaz ekipmanım vardı. Saçlarımı ensemden gevşekçe örmüştüm. Ekipmanımın kollarını çıkarmış, belimde toplayıp bağlamıştım. Üzerimde askılı siyah bir badi kalmıştı.

Asil, Batı, Baran, Afra, Selimler olarak karşılıklı dizdiğimiz motorlarda oturuyorduk. Çetenin kalanı helikopter pistine dağılmıştı. Dağın başındaydık, geniş yollar, araziler vardı. her yer sıcak ışıklarla süslenmişti ve kendimi Hızlı ve Öfkeli'den çıkmış gibi hissediyordum.

Yanımıza birkaç kişi geliyor, motorlarımızı inceleyip bizimle sohbet ediyordu. Baran'ın getirdiği kokteyllerimizi içerken güneş batmak üzereydi.

"Ne gördüğüme inanamayacaksınız," Baran yanıma gelip, benim gibi motoruma yaslandığında başımı ona çevirdim. Kolunu omzuma attı. "Jaguar E-Type. Tamamen orijinal kasa, Cabiro!"

"Evet, az önce geçti yanımızdan." Batı sırıtarak içkisinden bir yudum aldı. "Kırmızı, 71 Model."

"Burası cennet." diyerek ona katılan Selim'e baktım. Yanında kızıl bir kız vardı, arada sohbetimize dahil olsa da odağı ondaydı.

"Caf, niye gelmedi?" Afra, Baran'a baktı.

"O her zamanki yerinde," diye cevapladı yanımdan. "Bilgisayar başında para kasıyor. Hepimizden zengin."

"Valla üzerimizdeki hakkı büyük." diyerek katıldım. Karşımda duran Asil, bana baktı.

Altında tam koruma bir pantolon, siyah motoruna yaslanmış, kaslarını gözüme sokarcasına kollarını göğsünde kavuşturmuştu. Ceketi artçı koltuğunun üzerinde duruyordu ve bedenine yapışan beyaz tişörtle..

Off tamam, bakma.

Göz kırptı.

Ya, hangi devirdeyiz, buna düşemezsin. Olmaz!

Baran'ın ağır kolu üzerimdeyken derin bir nefes aldım. Kolunu çekti.

"Seni darlıyorsam söyle, Gecekızı." şaşkınca ona baktım. Beş yaşındaki çocukla kapışır şekilde dudaklarını büzüp başını çevirmişti.

"Ne alaka ya?"

"Bakma sen ona, hassas dönemlerden geçiyor." anladım, der gibi başımı salladıktan sonra içeceğimden bir yudum aldım.

"Sensin lan hassas, siktir git."

"Bakın işte." Batı, teorisi desteklenmiş gibi bilmişçe bize baktı. "Siz onu alttan alın."

"Seni bir alttan alırım.." onlar kendi aralarında çekişmeli bir tartışmaya girdiğinde Baran çoktan yanımdan ayrılmış Batı'nın motorunun tepesine çıkmıştı. Güldüm.

Afra yanıma gelip, Baran'ın yerini aldı. Omzuyla omzuma hafifçe dokundurdu. "Gel seninle biraz dolaşalım."

Omuz silktim, "Olur." elimde, bitmiş pet bardağı en yakındaki çöp kovasına attım. Afra, koluma girip beni çekiştirdiğinde Asil'le son kez göz göze geldim.

Ve Ben -Yarı Texting-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin