Bölüm 11

297 38 25
                                    


Çoğunluk sadece yüzleşme istediği için öyle yazdım. ♡

Keyifli okumalar!



"Bunu nasıl saklarsın benden!?" Öfkeyle bağırdı Draco.

Çocuklarun gitmesiyle onlara en yakın olan Draco'nun odasına gitmişlerdi. Herkese açık bir koridorda konuşamazlardı, öğrenciler olmasa bile.

Draco çocukların yanında ifadesiz kalmaya çalşmıştı. Bu odaya girene kadar sürmüştü sadece. Öfkeliydi, sinirliydi, kızgındı en çok da kırgın. Harry nasıl ona bir oğlu olduğunu söylemezdi.
İkisinin bir oğlu...

Derin derin nefes aldı Draco. "Neden söylemedin, neden?"

Harry sesini ifadesiz çıkarmaya çalıştı. "Öyle olması gerekiyordu çünkü." Draco alayla güldü. "Ne yani? Ben şu an öğrenmeseydim hiçbir zaman söylemeyecektin öyle mi?"

Harry sessiz kaldı. Doğruyu söylemek gerekirse söylemeyi düşünmüyordu.

Draco ellerini saçlarına geçirip çekiştirdi. Öfkeden yerinde duramıyordu bu yüzden de odada volta atmaya başladı. "Anlamıyorum... Çocuk istemediğimi mi düşündün? Ama ben her zaman çocuk istediğimi söylerdim Harry."

Aniden durdu. "Yoksa..." Hızlı adımlarla Harry'nin karşısına geçti. Gümüş gözleri yaşlarla daha çok parlıyordu. "Bu yüzden mi benden ayrıldın? A-ama bu çok saçma! Ben hep çocuğumuzun olmasını istedim!" Draco gerçekten de anlamıyordu. Hep hayal ederlerdi geleceklerini. Belki de gerçekten onu sevmediği için ayrılmıştı. Peki niye çocuklarından bahsetmemişti? Harry bu kadar acımasız mıydı yani?

Harry kendini suktı. Bu odadan çıktıktan sonra ağlayacaktı şimdi değil.

"Çocuğumuzun olduğunu söyleseydim benden ayrılmazdın Malfoy. Bu yüzden söylemedim. Zaten benden sonra hayatına devam ettin. Bir çocukla yanına gelemezdim." dedi gözlerinin içine bakarak.

Sarışının gözünden bir damla yaş düştü. Bu sözler canını çok yakmıştı. Harry sanki bir insanla değil de cansız bir eşyayla konuşuyormuş gibi acımasızdı.

"Ben... Ben senden sonra hayatıma devam etmedim, edemedim ki..." Elinin tersiyle gözlerini sildi. "Ben seni bekledim. Belki gelirsin diye ama sen gelmedin. Sonra hayatıma Scorpius girdi. Evlat edindim, hayatımın merkezine koydum. Ona babalık yapmaya çalıştım. Benim gibi sevgisiz büyümesin istedim."

Harry soka uğradı. Ne yani Scorpius öz oğlu değil miydi? Ve hayatına devam etmemiş miydi? Ama görmüştü ki... Narcissa Malfoy ona göstermişti.

"Ne!?"

"Doğru duydun. Lütfen, lütfen Harry... gerçeekleri söyle bana artık. Güzel günlerimizin hatrına, lütfen..." Draco resmen yalvarıyordu Harry'e. Gerçekleri bilmek istiyordu. Bu onun en doğal hakkıydı.

Harry derin bir nefes alarak kendini sıkmayı bıraktı. Zümrüt yeşili gözleri hızlıca yaşlarla doldu. Ne olacaktı bundan sonra bilmiyordu ama içindeki ses artık bir şeylerin açığa çıkması gerektiğini söylüyordu.

"Tamam..."

Ayakta durmakta zorluk çektiğinden koltuğa oturdu hemen. Gözlüğünün izin verdiği kadarıyla gözlerini sildi.

"Hamile olduğumu öğrendiğimde çok mutlu olmuştum. İkimizin bir çocuğu olacaktı, aynı hayallerimizdeki gibi. Zaten hemen sana söyleyecektim ama söyleyemedim... Nasıl öğrendi bilmiyorum ama Bayan Malfoy hamile olduğumu öğrenmiş bir şekilde." Başı öne eğikti. Draco'ya bakamıyordu.

Burnunu çekti.

"Sonra... tehdit etti beni. Sirius'u öldürmekle tehdit etti. Ben, ben iyi değildim tamam mı? Savaş sonrasıydı, herşey üst üste gelmişti. Hiç iyi değilim." Hıçkırarak ağlamamak için kendini zor tutuyordu. Sanki tekrar o günlere gitmiş gibiydi.

Draco ise şaşkındı. Annesinin bu kadar ileriye gideceğini beklemiyordu. Evet, Harry ile olan ilişkilerini en başından beri hiç onaylamamıştı ama bu yaptığı, asla kabul edilemezdi.

"Daha sonrası çorap söküğü gibiydi zaten. Asla sana layık biri olmadığımı ve senden ayrılmamı istedi. Direndim, karşı çıktım yemin ederim ama oğlumla tehdit etti. Hiçbir şey yapamadım. Sana söyleyemedim. Belki söyleseydim böyle olmayacaktı ama yapamadım. Ben oğlumu kaybetmemek için sevdiğim adamı kaybetmeyi göze aldım."

Ortam sessizleşti. İkisi de bir şey demedi. Biri hiçbir şey anlatmadığı için biri de anlamadığı için pişmandı.

"B-bu kadar ileri gideceğini hiç tahmin etmemiştim..." dedi Draco titrekçe.

Burukça gülümsedi Harry. "Edemezdin ki zaten. Benim de hatam, hatalarım var bunu kabul ediyorum ama geçmişi değiştiremem ben Draco. Buruya geri dönmeyecektik, bir oğlun olduğunu asla bilmeyecektin çünkü bir ailen olduğunu düşündüm, sana bunu yapmaya hakkım yoktu. Ama bir şekilde geldik. Bir oğlun olduğunu gördüğümde de haklı olduğumu düşündüm. Herşey için özür dilerim."

Draco kafasını yana çevirdi. Gözlerinden akan yaşları Harry'nin görmesini istemiyordu. Sessiz olmaya çalışarak burnunu çekti.

Artık aralarında gizli saklı bir şey kalmamıştı. Neden onu terk ettiğini öğrenmişti. Belki kimine göre saçmaydı nedeni ama Draco o zamanlar Harry'nin ne kadar kötü bir psikolijide olduğunu an ve an hatırlıyordu. Bir de buna hamilelik eklendiğinde...

Ne yapmalıydı, bilmikuyordu. Şu an tek bildiği şey bu odadan çıktıktan sonra oğullarının yanına gideceğiydi.

Draco derin bir nefes aldı boğazındaki yumruyu umursamadan. "Sanırım artık her şey açıklığa kavuştu. Ne söylemem ya da ne yapmam gerek bilmiyorum. Ama Sirius'la zaman geçirmek istiyorum. Onu tanımak istiyorum. Ayrıca aramızda geçen hiçbir şeyi ona yansıtmam, bundan emin olabilirsin."

Harry tebessüm etti. "Sirius buna çok mutlu olur."

Neler olacağını ileride öğreneceklerdi. İkisi de yetişkin ve çocuk sahibi bireylerdi. Bağırıp çağırmanın bir anlamı yoktu. Her şey konuşularak çözülmeliydi. Çözülecekti de.

Bu yüzleşme ikisi için de iyi olmuştu. Harry omuzlarındaki yüklerden Draco da öğrenemediklerinden kurtulmuştu. Artık hiç bir yük yoktu.

Belki de ikisi için de bir fıırsattı...



Bölüm sonu!

Nasıldı, beğendiniz mi?

En çok beklediğiniz bölüm buydu sanırım. Beklediğinize deydi mi peki?

Yazım yanlışları varsa kusuraa bakmayın lütfen.

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum.

Diğer bölüm gelene kadar...

HOŞÇAKALIN!!!

27.01.2024 18.03

 Love Me Again (𝒟𝓇𝒶𝓇𝓇𝓎)Where stories live. Discover now