Aptal Öğrencileri Nasıl Eğitirsin (BL) [TAMAMLANDI]

29.Bölüm

Önceki bölüm

Gu Jiang, Ji Guang'ın beline parmağını dürttüğünde Ji Guang kasıldı. Yüzü kıpkırmızı kesilmişti.

-Aynı bedende olduğumuzdan senin hassas bölgelerini iyi biliyorum Guang.
.
.
.
.
-Seni utanmaz!

Ji Guang, kendisini çok utanmış hissediyordu. Bedenine çok dokunulmasını sevmiyordu. Başkalarının önünde çıplak bile kalmazdı.

-Sana güveniyordum. Neden bunu yapıyorsun?

Gu Jiang sırıttı. Ji Guang'a sıkıca sarıldı ve yüzünü boynuna gömdü.

-Sana bunu yapmak istemiştim. O kadar saf ve tatlısın ki...

Ji Guang, itmeye çalıştı ama başarılı olamadı. Kollarında güç kalmamıştı.

-Pisliksin. Hayal kırıklısın..

-Hahahaha.. Biliyorum.. Sen de bu kadar tatlı olmasaydın. Seni yemezsem başkaları yer. O zaman da çok sinirlenirim.

Gu Jiang, narin ve yumuşak boyna öpücük kondurdu. Dudakları yavaşça Ji Guang'ın adem elmasına ve çenesine ulaştı. Tekrar dudaklara geldiğinde yaladı.

-Hımm.... Hm.. Ngh...

Ji Guang, anlam veremediği bir şekilde kendisini Gu Jiang'a çekilmiş hissediyordu. İçgüdüleri onların bir olmasını istiyordu.

Belki de bunun sebebi aralarında ki Yin ve yang durumuydu.

Yine tuhaf bir şekilde midesi bulanmamıştı. Aksine kalbi hızla atıyor ve anlam vermekte zorlandığı garip bir istek duyuyordu.

-Seni.. Engelleyemem.. Çok kötüsün.

Gu Jiang kıkırdadı ve Ji Guang'ı yere nazikçe bıraktı. Onun üstünde ki kıyafetleri çıkartırken heyecanlandığını hissetti. Arzularını uzun süredir tutuyordu.

Huoyan Zhu böyle bir şey olacağını bilseydi kesinlikle kan kusardı.

Gu Jiang, altında ki narin bedene bakarken dudaklarını yaladı. Köprücük kemiğine ufak öpücükler koyarken kızıl kirazı dudağının arasına aldı.

-Ahhh.. Tuhaf..hissediyorum...

Gu Jiang, kirazın birisini emerken eliyle diğerini çekiştirdi. Evet çok lezzetliydi.

Bir insan nasıl bu kadar tatlı ve tapılası olabilirdi?

Kalbinde sakladığı kötücül arzuları sonunda gün yüzüne çıkartmıştı.

Gu Jiang, iyice kızarmış ve şişmiş olan kirazlarla oynamayı bıraktı ve Ji Guang'ın dudaklarına sulu bir öpücük kondurdu.

-Ağzını aç Guang.

Ji Guang, ister istemez ağzını açmıştı. Dilinde başka bir dili hissedince şaşırdı.

Sonra bir anda ortam değişti ve kendilerini rahat bir yatakta buldular.

-Bu günlerde gençlerin hiç utanması yok!

Pagodanın ruhu!

Pagodanın ruhu, nice sahibe sahip olmuştu. Haliyle de bu ilk defa yaşadığı bir durum değildi. Önceki sahiplerinden birisi oldukça çapkındı.

Artık duyarsız hale gelmişti sonuçta onun yüzünden. Şimdilik 4.katı kullanmalarına izin veriyordu.

Gu Jiang, Ji Guang'ın altında ki kıyafetlerini de çıkartınca uzun uzun açgözlülükle baktı.

Ji Guang, o kadar utanmıştı ki yüzü kıpkırmızı kesilmişti. Gözlerinde ise her an akmaya hazır gözyaşları vardı.

Gu Jiang, eğildi ve eliyle yumuşak erkekliği aldı. Kadife gibi hissettiriyordu. Birazcık sıktığında...