Selam, nasılsınız?Bir önce ki bölümde Minho'yu mağaranın en uç kısımlarında yaşıyormuş gibi gösterdim.
Şimdi ne olur bilemiyorum amaNeyse umarım beğenirsiniz aşklarım ★
Bol bol oy ve yorum atıp destek olun lütfen ☆
( l3nxpw ficin konusunun asıl sahibi bu hesap.
Takip edip ficine de destek olun lütfen ★)İyi okumalarr ★
Yazardan
Jisung ardından kapattığı kapıyla beraber kızarmaya başlayan gözlerinde akan peşi peşine göz yaşlarını hızlı bir şekilde koluna silmiş ardından ise burnunu çekmişti.
Merdivenlerden inmeye başladığında ise olabildiğince hızlı bir şekilde apartmandan çıkarak arabasına atmıştı kendisini.
Arabasını çalıştırıp hızlı bir şekilde evden uzaklaşmaya başladığında bir an nereye gideceğini bilememişti ama evden çıkmadan saate baktığında hala daha zamanının olduğunu görmüştü bu yüzden arkadaşı Seungmin'in yanına gitmek ona daha mantıklı gelmişti....
"Ne yapacağımı bilmiyorum Seungmin. Sen söyle ne yapayım? Şuan cidden fikir almaya çok ihtiyacım var."
Seungmin arkadaşının tüm anlattıklarının ardından ne söyleyeceğini çok ta bilememişti. Uzun zaman sonra arkadaşını bu denli üzgün ve çaresiz görmek onun da kendi içinde bir şeylerin kopmasına sebep olmuştu.
Minho'nun dedikleri cidden her insanı etkileyecek türden kelimelerdi. Özellikle arkadaşı Jisung'un kalbi çabuk kırılgan bir yapıya sahipti.
"Jisung, biliyorsun beni Minho'yu kaç yıldır tanımasam ayrılmanı isterdim. Arkadaşlığı geçtim siz bir birinizi seviyorsanız bana konuşmak düşmez ama Minho'nun dedikleri de kısıtlamaya dayanmış bir şey. Sen ne yapmak istediğini söyle ki doğruysa o yoldan ilerleyelim."
Jisung arkadaşının omzuna dayadığı kafasını ufakça ve onaylarcasına salladığında konuşmaya girmişti.
"Onun söylediklerini duyduktan sonra içim parçalandı resmen Seungmin. Minho'dan ayrılmak istemediğimi sen de çok iyi biliyorsun. Bu sabah konuşurken düzgün bir şekilde neden çalışmamı istemediğini sordum. Kendini yoruyorsun dedi. Tamam madem istemiyordu o zaman neden daha düzgün bir şekilde dile getirmedi ki bunu."
"Bırakır mıydın işi."
"Bırakırdım."
Seungmin arkadaşının dediğiyle hafif geri çekilmiş bu sayede de Jisung'un kafasını omzundan çekmesine sebep olmuştu.
"Saçmalama Jisung. Yoksa korkuyor musun Minho'dan?"
"Hayır, neden korkayım?"
"O zaman neden istediğini yaparım diyorsun? İşini yorulsanda severek yaptığını biliyorum."
"Sorun olmazdı ki benim için."
Jisung'un dediğiyle Seungmin derin bir nefes çekmişti içine. Arkadaşının durumu kendini de üzmeye yetiyordu.
Jisung Minho'ya bağlanmıştı resmen.Ağzını aralayıp arkadaşına karşı konuşacağı sırada ise kapı zilinin çalınmasıyla Seungmin aralık ağzını kapatmış bağdaş kurarak oturduğu koltuktan kalkmıştı.
"Sonunda gelebildi."
"Kim?"
"Görürsün şimdi. Onun sayesinde çözeceğiz her şeyi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
jealous? , minsung
Fanfiction"Kıskanç?" "Sen benim için yoksun bile." - Shipler: Minsung Hyunlix Chanmin Jeongbin - Seme:Min Uke:Sung - En iyi sıralama: 🏅#1 minsungfic '***' - Bu fic cr verilerek yazılıyor. Tik tok pov sahibi hesabı: @l3nxpw