2. bölüm

21 3 0
                                    

Hepimize merhaba sevgili okurlarım biliyorum bölümler kısa ama yakında uzun bölümler ve bir sonraki bölümde karakterleri taniticam. Şimdiden hepinize iyi okumalar.

.
.
.
"Seninle konuşacaklarım var?"

"Ne konusucaz ya git başımdan senle mi uğraşacağım." Diye tersledigimde "Benimle konuşmak istediğini biliyorum ufaklık." İyice sinirleniyordum.

"ufaklık ne ya sensin ufaklık benim ufaklığa benzer halim mi var?" Diye sorduğumda dudakları yukarı doğru kivrildi ve"himm sanırım haklısın."

Benimle dalga geçiyordu daha fazla buna katlanmayacaktim "Git başımdan ya seninle konuşmayacağım." Sıkıntılı bir nefes verdi.

Bir anda dengemi kaybettiğimde düşmeden beni tutmuştu. "Napıyorsun? Kim dedi sana beni tut diye bırak düşeyim." Sabrı sınanıyordu.

"Senin tatlı dilden anlayacağın yok "dedikten sonra ben daha cevap vermeden beni kucaklamisti. O.beni.kucaklamıştı.

Bir anda çığlığı bastığımda "bağırma seni zorla gorurdugumu sancaklar." Ters bir şekilde"sanki isteyerek geliyorum senle bırak beni." Kucağında debekenmeye başladığında kurtulmam imkansızdı çok sıkı tutuyordu.

"debelenmeyi bırak, bırakmayacağım işte." dediğinde gerçektende bırakmayacaktı.

Çırpınmayi bıraktım ve beni götürmesine izin verdim sonuçta sadece konuşacaktı ama bu kafayla konuşa bilecegimi sanmıyordum.
Arabanın kapısını açıp beni koltuğa bıraktıktan sonra kendisi de sürücü koltuğuna geçmişti. "Seni sadece bir kere uyaracağım bir daha bana dokunursan o elini kırarım."

alayla "ooo sakın ol şampiyon özür dilerim sen gelemeyince bende böyle bı çözüm buldum." Sinirle "Bulama sen çözüm falan." Derjn bir wndes alıp sakinleştirici bir ses tonuyla "tamam bir daha dokunmam şimdi sakinleş. Alkole direncin yok mu?" Kafamı salladım.

"Güzel. O zaman seni evine bırakayım yarın konuşalım. Olur mu?"

"Benim arabam var." Kafasını anlamış gibi salladininda arabayı çalıştırıp sürmeye başladığında

"hey napiyosun arabam orda kaldı hemen geri dön"dediğimde olumsuz anlamda sallamıştı kafasını. "Bu halde  araba mi kullanacaksin ben bırakacağım seni." Derin bir nefes verdiğimde karşı çıkmadım çünkü çok yorulmustum. Bacaklarımı kendime çekip kafamı geri yasladigimda uyku beni ele geçirmeye başlamıştı.

Rüya görüyordum. Annem yanı başımdaydı ve beraber kek yapıyorduk. O seninle hiç kek yapmadı Mine. Cok mutlu gözüküyordu. Siz hiç mutlu olmadınız.

Anneme tek tek malzemeleri veriyordum.Daha sonra babam gelip unu burnuma suruyordu ve hepimiz guluyorduk. Siz hiç beraber gulmediniz Mine. Zaten bu an kısa sürmüştü bı anda herşey değişmişti ve annemle babam üzerime doğru yürüyorlardı.

Şekilleri değişmişti çok korkunclardi ve ben kaçamıyordum olduğum yerde kalmıştım. Onlar daha da yaklaştıklarında dayanamayıp çığlık attığımda rüyadan uyanıp gerçeğe dönmüştüm. Nefes nefese kalmış ve terledigimi hissediyordum.

Tugay şaşkınlıkla bana döndüğünde "İyi misin kabus gördün sanırım " hemde ne kabus onlar benim ailemlerdi rüyalarımı süslemeleri gerekirken kabuslarimda görüyordum.

Tugaya "su verir misin ?" Diye ricada bulundum. Bana hemen bir şişe su uzattip içmemi sağlamıştı. Biraz daha kendime geldiğimde "Canavar mi gördün bu kadar korkucak."

Ailem bir canavardi. "Boşver önemli birşey değildi zaten. Geldik mi?" Tugay cevap vermek yerine başını salladiginda "Teşekkür ederim beni bıraktığın için" Bir kağıt çıkarıp numaramı yazdım ve "bu numaram konuşmak istediğin zaman mesaj atabilirsin." 

İntikam Anlaşması Donde viven las historias. Descúbrelo ahora