İntikam Anlaşması

7. Bölüm

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın. Iyi okumalar;)
.
.
.

2 gün sonra

Saldırının ardından Tugay'ı hastaneye kaldırmıştık. 2 gündür başında bekliyordum ve hâlâ uyanmamisti. 2 gün içinde Tugayin babasiyla ve kardeşiyle tanışmıştım.

Iyi insanlardı en azından benim ailem gibi herkese zarar vermiyorlardı. Saldırıyı yapan apaçık babamın adamlarindandi. Tugay uyanıp kendine gelene kadar hiçbir şey yapmayacaktım ama sonrasında beraber icabına bakacaktık.

Bugün kimse gelmemişti. Iki gündür gelen geleneydi zaten. Tugay'ın yanına yanaşıp elini tuttum."En başından beri sana tedbirli yaklaşmamin sebebi buydu işte sana da zarar verebileceklerinden korktum ve hepsi başıma geldi.Uyan lütfen, benim yüzümden ölme o zaman kendimi hiç affetmem. Duydun mu sana yalvarırım ölme."

Yok hiçbir şekilde kıpırdamıyordu. Doktor uyanana kadar hayati tehlikesinin devam ettiğini söylemişti. Sonrasında koltuğa oturmuş ve iki gündür bakmadığım telefonu açıp haberlere baktım.

Mine Kartal ve Tugay Mert Akıncı sevgililer mi?

Mine kartalın şirket açılışına düzenlenen saldırı anları

Saldırıyı düzenleyenler kimdi?

Tugay Mert Akıncı'nin vurulduğu anlar

Ve bir çok tweet atan insanlar

Ayyy bunlar çok iyi olmuşlar.

Saldırıyı kim düzenledi acaba.

Iyi olmuş gebersin İnşallah .

Insanlar gerçekten caniydi. Gerçekten tanımadıkları insanlar için beddua edebilecek kadar

Benim fav çiftin bu artık.

Amanın bunların çocukları 2 metreyi geçer valla

Bunu okuduğumda gülümsememi durduramazsın. Doğruydu aslında çocuğumuz olsa. Ne diyorsun sen Mine ya adam orda canıyla cebellesiyor sen burda ne düşünüyorsun.

Tugay'ın öksürmesini duyduğumda ona yanına gittim. "Tugay,  Allah'ım sana şükürler olsun yarabbim." Tugay "su-susadım." dediğinde hemen bardağa su doldurup ona içirdikten sonra elimi yüzune görüşüp baş parmağımla yanağını okşadım.

"Doktora haber vermeliyim sen bekle tamam mi?" Dediğimde gözlerini kırparak beni onayladı. Sonrasinda doktor gelmiş ve hayati tehlikesinin geçtiğini ama bir süre daha kontrol altına kalacağını söyleyip gitti.

Günün ilerleyen saatlerinde babası Tarkan bey gelmişti. Onlari konuşmaları için yanlız bırakmıştım.

O sırada karşıdan gelen Sare'yi gördüm. Sare beni görünce adımlarını hızlandırıp yanıma geldi. "Nasıl uyandı mi?" kafamı salladiğimda "Uyandı, şimdi iceride babasıyla konuşuyor"

"Şükürler olsun, sen nasılsın kaç gündür uyumuyorsun?" Ona bakıp "Nasıl uyuyayım Sare, o benim yüzümden bu haldeyken hem de." Biraz daha yaklaşıp "sen soyle bakayım bana sen aşık mısın Tugay'a?" Bu sorduguna hiç birşey söylemedim, yorgun olduğum her yerimden belliydi.

Nasıl seveyim Sare ben birini sevmek nasıl birsey ya da birin beni sevmesi nasıl birşey bilmiyorum ki.Hiçbir şey söylemeden ne dediğimi anladığında "Bak biliyorum zor ve daha önce aşık olmamis biri için doğal olarak böyle yaklasiyorsun ama o bunun farkında ve sana dikkatli yaklaşıyor. Sende akışına bırak ve ne yapmak istiyorsan öyle yap. Yaptıklarından da pişman olma ve henüz bir şansın varken seviyorsan söyle."verdiği nasihati dinledikten sonra başımı ağır ağır salladım. Kapi açıldığında içeriden çıkan Tarkan bey çıktığında benimle konuşmak istediğini söyledi.