10🛣️

1K 141 431
                                    


Chanyeol




Uykuya dalma problemlerim ben kendimi bildim bileli vardı. Geceleri sebepsizce uykuyla savaşırdım. Hatta uykuya dalamadığım ve sırf yatakta çok hareketli olduğum için biz daha on yaşlarındayken annem kardeşlerimle odalarımızı ayırmıştı. On yaşından beri ayrı bir odaya sahiptim ama hiçbir zaman bu problemimi yenememiştim.

Her gece yaşamasam da gece geç saatlere kadar yatakta döner dururdum ve nihayetinde sabahları erkenden kalkar, ahırları ziyaret eder, tavukları beslerdim. Ancak dün gece büyük bir istisnaydı benim için. Üstelik dün gece kendi sınırlarım dışındaydım, bir başkasının evindeydim ve uykuya dalmamın imkansız olduğu bir pozisyonda uyuklamıştım. Baekhyun'un kanepesinde ve onunla karşı karşıya.

Erken bir saatte uyumuş, erken saatte de uyanmıştım ama nedendir bilinmez, hiç panik yapmamıştım. Dün gece konuştuklarımız yüzündendi belki de. Arkadaşımın evinde uyuyakaldığım için kendimi suçlu hissetmemiş, hatta durabildiğim kadar durmuştum evinde. Başlarda onu uyandırıp odasına gitmesini teklif etmeyi düşünsem de uykusunu bölmek istememiştim. Bu yüzden içeriden bir battaniye bulup üzerine örttüm ve güneş doğana kadar karşısında oturup bekledim.

Bütün gece beni dinleyip bana tavsiyeler vermiş ve kendi hayatını çekinmeden bana açmıştı. Sabaha karşı sadece onu izlerken buldum kendimi. Onun hakkında uzun uzun düşündüm. Ne yaptığımı, amacımın ne olduğunu düşündüm. Köyde uzun zaman sonra ortak bir hobiyi paylaştığım birine rastlamıştım ve kendimi ona yakın görmüştüm. Bundan ötesini hayal bile etmezken kardeşlerimin imaları yüzünden aklım bin bir çeşit düşünceyle meşgul olmuştu. Okulu bitirmem ve bu köyde hayatımı ertelememem için çabalayan biriydi. Ben neden daha fazlasını arzu ediyordum?

Eve kimsenin uyanmadığı saatte gitmemi engelleyen bu düşüncelerin içinde zamanı tüketmiş olmamdı. Olan olmuştu ve artık yalanım da ifşa olacaktı ama ilk defa kimseye hesap vermediğim birkaç saat daha geçirmek istemiştim. Bu yüzden eve karşılaşacağım manzaranın bilinciyle gittim. Annemin söylenmelerinin ardından babamın bağırışlarıyla tam da tahminlerimdeki gibi bir karşılama yaşadım. Ancak dayımın yanına gönderilmem benim için de sürpriz olmuştu.

En son bir ceza olarak dayımın yanına gönderilen kişi kardeşim Jongin olmuştu. Üniversite sınavına başvurduğu ve ailemden habersiz iş yaptığı için ceza olarak Yeongam'a gönderilmiş, haftalarca geri gelememişti. Dolayısıyla bu örnek aklımda canlanmıştı ve ben de panik yapmıştım ama cezalarına karşı gelirsem daha kötü sonuçların doğacağını biliyordum. Bu yüzden kıyafetlerimi bir çantanın içine sessizce toparladım ve saat on arabasına yetişmek için durağa geldim.

Durakta otobüs beklerken Baekhyun'a hiçbir şey söylemeden köyden ayrılıyor olmamı düşündüm. Ailem hakkında tavsiyeler verdikten sonra sabah cezalarına boyun eğip Yeongam'a gelmem onun tarafından gülünç olmalıydı. Beklediği tarzda biri değildim ve bir şeylere cesaret etmek sandığından daha zordu benim için. Tıpkı hiç olmaması gerektiğini bildiğim halde durmadan onu düşünüp kalbimdeki ağrıyla savaşmam gibi...

"Chanyeol!" Nihayet gelen otobüse binmek için adım attığım sırada adımı onun sesinden duymamla kendi içimde bir karmaşayla savaştım ve gidip gelen adımlarımı durdurup sesin geldiği yöne baktım. "Bekle! Bekle!" Uzaktan bana doğru koşarken otobüse binmemem için bağırıp duruyordu. Burada ne işi vardı?

Durağa geri dönüp otobüsü çoktan kaçırdığımda şaşkınlıkla bana doğru gelen Baekhyun'u karşıladım. Yetişir yetişmez koluma tutunmuş ve derin soluk alışverişine başlamıştı. Ne kadar uzun mesafeden koştuğunu düşünürken etrafa bakındım. Arabası biraz ötede park halindeydi.

seni sevmeye geldim || chanbaekWhere stories live. Discover now