Bugün sevgililer günüydü ve ben Onur'a çok güzel bir hediye planlamıştım. En sevdiğimiz fotoğrafı çıkartıp çerçeveletecektim.
Fotoğrafçıya doğru gidiyordum, Onur işteydi bende fırsat varken gitmeye karar vermiştim. Fotoğrafçıya çoktan gelmiştim, fotoğrafı beklerken telefonum çalmaya başladı.
-"Efendim Onur?" dedim heyecanla.
-"Güzelim, bugün benim işim biraz geç bitecek sen beni akşam bekleme, geç gelirim." sözüyle tüm umutlarım söndü.
Ne yani o sevgililer günümüzü kutlamayacak mıydı? Unutmuş muydu?
-"Peki... Sonra görüşürüz." gözlerimin dolmasıyla beraber direk telefonu kapattım.
-"Buyrun Zeynep hanım." genç çalışan bana gülümseyerek fotoğrafı uzattı.
-"Teşekkür ederim." ücreti ödedikten sonra çerçeve almak için dükkan dükkan dolaşıyordum. Uygun çerçeveyi bulduktan sonra fotoğrafı içine koydum. Çerçeveyi paketlemeden önce içine, önceden yazdığım notu koydum.
"Sevgililer günümüz kutlu olsun sevgilim...
Seni çok seviyorum..."
En sonunda eve gelmiştim. Anahtarı çıkartıp kapıyı açar açmaz bir el arkamdan gözlerimi kapattı.
-"Dikkatli ol..." dedi, sesin sahibi Onurdu. Onur kapıyı kapattıktan sonra bende ondan destek alarak yürümeye başladım. Beni koltuğa oturttu.
-"Şimdi elimi çekeceğim ve gözlerini açmayacaksın anlaştık mı?" gülümsedim.
-"Anlaştık!" yanağıma bir öpücük kondurdu ve yavaşça elini gözlerimden çekti. Benim gözlerim hala kapalıyken, Onur'un ellerini tişörtümde hissettim... O yavaşça tişörtü çıkartırken ben şok içinde kollarımı kaldırmaktan başka bir şey yapmıyordum. Onun ismini mırıldandığım sırada söze girdi.
-"Güzelim birazdan ne olduğunu anlayacaksın." dedi tişörtümü çıkarttıktan sonra elleri eşofmanıma gitti. Eşofmanımı da çıkarttıktan sonra onun yanında çıplak kalmam utanmama sebep oldu.
O SENİN KOCAN KOCAN!
Onur güldü.
-"Utanmana gerek yok güzelim, şimdi ayağa kalk bakalım." ayağa kalktım.
-"Onur artık söyleyecek misin?" sorumu cevapsız bırakırken bana bir şey giydiriyordu, elbise sanırsam.
-"Çok yakıştı..." diye etkilenmiş sesiyle mırıldandığını duydum.
-"Şimdi odaya çıkacağız güzelim..." diye devam etti ve beni bir anda kucağına aldı. Ben bir şey demiyordum sadece ona ayak uyduruyordum.
-" Gözlerini aç dediğim zaman aç..." dedi ve beni dikkatlice indirdi. "Aç güzelim..."
gözlerimi yavaş yavaş açtığım sırada, süslenmiş odanın güzelliğiyle şoka girdim. Ben şok içinde odayı süzerken Onur arkadan kollarını belime dolamıştı.
-"Onur..."
-"Unuttum sandın değil mi?" diye fısıldadı etkileyici bir sesle. Güldüm.
-"Yalan yok... sen öyle diyince üzüldüm." boynuma öpücük kondurdu.
-"Özür dilerim güzelim... Senin dışarı çıkacağın zamanı bekliyordum. Sen dışarı çıktıktan sonra hemen sürpriz için eve girdim."
-"Sevgililer günümüz kutlu olsun sevgilim." dedi sonra beni kendine çevirdi ve dudaklarıma yaklaştı. "Seni o kadar çok seviyorum ki..." dudağıma doğru konuşuyordu.
-"Bende seni çok seviyorum ve sevgililer günümüz kutlu olsun..." ardından dudağımı uzunca öptü.
-"Hediyeni görmek istemiyor musun!" dedim sırıttı.
-"Görelim bakalım..."
Hediye salonda kalmıştı hediyeyi alıp hızlıca odaya geri döndüm. İçten bir şekilde gülümseyerek hediyeyi ona uzattım. O hediyeyi açarken bende üstümdeki koyu kırmızı kısa elbiseyi inceliyordum. Notu okuduktan sonra çerçeveyi incelediğinde baş parmağını fotoğrafın üstünde gezdirdi.
-"Zeynep...Bu çok güzel..." ardından bana sarıldı "Teşekkür ederim güzelim."
-"Teşekkür mü edersin?" güldüm o da güldü.
-"Hadi şimdi senin hediyeni açalım!" cebinden minik bir paket çıktı ve heyecanla bana uzattı. "Minik ama anlamı çok büyük olan bir hediye..." diye mırıldandı.
Paketi açtığımda içinden bir kahraman bilekliği çıktı!
-"Bu çok tatlı!"
-"Bunu sana neden aldım biliyor musun?"
-"Hayır." bir anda kolunu uzatıp , bileğindeki hayat ağacı bilekliğinin altında olan kahraman bilekliğini gösterdi. "Hayat ağacı bilekliğimiz varsa, kahraman bilekliğimizde olsun dedim!"
-"Onur..." dedim ve o devam etti. "Biz kendi hayatımızın kahramanıyız Zeynep."
Dolu gözlerle ona baktım. Ardından bende bilekliği hayat ağacı bilekliğimin alt tarafına taktım.
-"Burak ve Mertte de var..." dedi.
-"Onlarsız olmaz!" dedim ve aklıma gelen bir fikirle devam ettim "Onur hadi Romeo ve Juliet izleyelim!"
....
Biz kendi hayatımızın kahramanı olmuştuk...
..............................
Selamlar! Umarım bölümü beğenmişsinizdir
Ya bende kahramanlık bilekliği ve hayat ağacı bilekliği istiyorum! Zeynep ne kadar şanslı ya... Her neyse oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum sizi seviyorumm
