π4

10 6 0
                                    

Burası öldürdüğüm adamın eviydi... Ama hanında eviydi, nasıl yani... Han o adamın çocuğumuydu...

Minho-"b-burası senin evin mi?!! "

Han-"evet, içeri geçelim kimse bizi görmesin! "

Minho duraksamıştı, cevap veremiyordu.
B-ben şimdi masum bi çocuğun babasını mı öldürdüm... Ağh hayır! Bu-bu doğru değil! B-ben bunu nasıl yaptım... Kendimden nefret ediyorum.
Eğer babasının katilini öğrenirse çok kötü olur!
Ağh napıcam.

Ben hareket etmediğim için han beni kolumdan tuttu ve içeri geçirdi.

Han-"napıyorsun sen yakalıtıcaksın kendini! "

Minho-"h-han.. "

Han-"efendim! "

Minho-"ee boşver! "

İçeriye göz gezdirdim benden kalan bir işaret var mı diye baktım  ama kırdığım vazo bile yoktu ortalıkta.

Han mutfaktaydı ne yaptığını merak ettiğim için oraya doğru gittim.
Ben kapıyı araladığımda cebine birşeyi geri koydu ve bilgisayarında anlamdıramadığım yazıları kapattı, daha sonra hızlıca kaldırdı.

Minho-"o şey de neydi?! "

Han-"ha? H-hayır önemli bir şey değil! "

Minho-"eminmisin?! "

Han-"eminim! "

Minho-"tamam!, şey bu arada başını belaya soktum özel dilerim... "

Han-"h-hayır sorun değil alışkınım zaten böyle pisliklere! "

Minho-"nasıl yani?! "

Han-"boşver, peki ya iyimisin? "

Minho-"hayır hayır, ben iyiyim önemli olan sen iyimisin?

Han-"sadece.. Her yerim ağrıyo. "

Minho-"tamam, sen içeri geç ben sağlık kutusunu bulucam yaralarını saralım! "

Han-"tamam, yatak odasında dolabın üstünde. "

Minho-"tamam! "

Han içeri geçti, bende yatak odasına doğru ilerledim. Ama birşey gözüme çarptı... Yatak odasının karşısında bir oda vardı ve kafası aralıklıydı.
İçeride bazı şeyler gördüm.
Oraya doğru yöneldim.

Kapıda gördüğüm şey... Aman tanrım..
Tam emin olucaktım ki Han bir an önüme çıktı.

Han-"başkalarının özel yerlerine girilmez! "

Minho-"ah pardon, ben yatak odası orası sanmıştım. "

Han-"tamam, birdaha olmasın! "

Han niye bu kadar tuhaf davranıyordu anlamadım.

Ben sağlık kutusunu almadan o aldı. Salona geçtik koltuğa oturdu mutfaktan birşeyler getirdi.

Han-"bunları ye istersen, sonuçta sabaha kadar burdasın. "

Minho-"evet, benim için zor olucak ama!"

Han-"birşey olmaz"

Suyu içtikten sonra nedense hiç gelmeyen uykum gelmişti, ilk defa bu kadar yorgun olmuştum. Hanın yaralarını sararken gözüm gitti ve oracıktı bayıldım.
Uyandığımda üstümde yorgan vardı. Han bırakmış olmalı.
Ama nedense Han yoktu ah doğru işe gitmesi gerek. Ama orası nasıl durumda bilmiyorum şimdi patronundan çok büyük bir azar yemiştir.
Evime gitmem gerekiyordu ama... Gidemeyeceğim ahhh.
Akşama kadar burda kalmam lazımdı.

Bende hanın evini araştırmaya karar vermiştim tabi daha önceden gelmiştim ama sadece babasını öldürdüğüm için...
Beni sokmadığı o odaya gitmek istiyordum. Evde yokken fırsat bulup bakmaya karar verdim.

Ve kapıyı açınca birşeylerin ters gittiğini anladım. Hemde çok ters... Belkide ihanetti, belkide herkesin gerçekleri öğrenmesi gerekiyordu. Sadece unutmaya çalıştım sadece, o kesinlikle beni öldürmezdi... Hayır öldürmezdi.

Kapıyı kapattım ve salona geçtim, cebimden telefonumu çıkarıcaktım ki, yoktu... Sadece susucaktım. Evet susucaktım ve hiçbirşey yapmıyacaktım.

Akşam olmuştu ve ben han gelmeden gittim, en azından bir süre gözüne gözükmemeliyim öyle değil mi??!

𝙃𝙖𝙣𝙙𝙖𝙣~~~~

Eve geldiğimde minho yoktu ağhh çıldırıcam bütün planlarım mahvoldu...
Çok yaklaşmıştım.
En azından telefonu bende herhangi bir şeyde herşeyi öğrenebilirim babamı öldürdüğü gibi...
Daha sonra telefonum çaldı arayan bizim ajandan yeonjun'du.

Han-"efendim"

Yeonjun-"han çok önemli birşey bulduk acilen hemen bizim karakola gel! "

Han-"ağh sıçayım böyle işe bekleyin geliyorum"

Hızlıca karakola gittim yeonjun beni dışarıda bekliyordu hemen yanıma geldi ve olanları anlattı.

Han-"ne var hemen söyle"

Yeonjun-"ilk önce minho... "

Han-"ne minho?? "

Yeonjun-"o... "

Han-"hadi yeonjun söylesene artık!! "

Yeonjun-"minho bildiğimiz Lee minho"

Han-"evet şu kiralık casus! "

Yeonjun-"aslında o herkesin aradağı Lee min hyun'un oğlu... Lee minho. "

Han-"ne??! "

Yeonjun-"şuna bak ekibimiz evine girdi ve aile tabloları,çöpe atılmış en iyi baba ödülü hepsi ona ait Lee min hyuna..."

Han-"ahh sikerim böyle işi! "

Bizim konuşmamızı duyan felix söylediğimin üzerine birşey ekledi...

Felix-"ve unutamadığın ilk aşkın Lee minho... Şimdi hayla onu savunucak mısın? "

Yeonjun-"senin için zor olucak han! "

Han-"ağh bunca zaman gözümün dibindeyken, hem onu nasıl hatırlayabilirim daha çocuktum. Ve o benim için zaten bitti ki yani savunmuyorum artık onu"

Felix-"umarım dediğinin arkasında kalırsın han! "

Han-"tabiki kalıcam! "

Karşıdan gelen boemgyu çok nefessiz kalmış telaşlı telaşlı birşeyler anlatıyordu ancak hiçbirşey anlaşılmıyordu.

Yeonjun-"boem sakince anlat hiçbirşey anlaşılmıyor!! "

Boemgyu-"ağh diyorum ki baş komiser... O.. Öldü. "

Han-"ne? Hwang komiser mi? "

Boemgyu-"evet, evet o.. "

Felix-"kim öldürdüğünü bulabildiniz mi?? "

Boemgyu-"evet... Lee minho. "

~~~~~~
𝘔𝘪𝘯𝘩𝘰 𝘳𝘢𝘯𝘥𝘰𝘮𝘢 𝘣𝘢𝘴𝘮ı𝘴̧ 𝘩𝘦𝘳𝘬𝘦𝘴 𝘰̈𝘭𝘥𝘶̈𝘳𝘤𝘦𝘬 𝘦𝘩𝘦𝘩(𝘻𝘰𝘳𝘵𝘪𝘯𝘨𝘰)

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: May 05 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

× 𝙆𝙖𝙧𝙖𝙣𝙡ı𝙠 𝘼𝙨̧𝙠 ×/𝙢𝙞𝙣𝙨𝙪𝙣𝙜Where stories live. Discover now