Ben Hariç S-Sınıflar

86 Bölüm

-

Sadece kağıt üzerinde olan önceki sözleşmelerden farklıdır. A Sınıfı bir sözleşmedir.

"Lütfen içeriğini dikkatlice okuyunuz. Ama karar senin."

Miktar da çok daha yüksekti. Sözleşmeye göz attı ve içeriğini okudu. İşte ince baskıyla yazılanların bir özeti.

Dışarıdan açıklama yok. Ve bedeni bırak.

Daha doğrusu, riskin tamamen lonca üyelerine ait olduğu hükmü vardı ama hepsi bu, değil mi?

Ayrıca muazzam uyanış talebinin maliyeti de eklendi. Zenith Loncası ilk maliyeti ödedi ve ardından lonca üyeleri Zindana saldırarak bunu ödediler.

'Bu... Eğer yeniden uyanmayı başaramazsam, sadece bir köle olacağım.'

Haeun bu açık hüküm karşısında kaşlarını çattı. Park Sucheol nazikçe söyledi.

"Korkuyorsan hemen durabilirsin."

"Lütfen irademi hafife alma."

Haeun duygusalmış gibi davranarak sözleşmeyi bilerek imzaladı. Zaten bu A Sınıfı bir sözleşme, dolayısıyla Haeun'u etkilemiyor. S-Sınıfı uyanmış bir kişi olan Jung Sehyun da aynıydı, bu yüzden imza hızla tamamlandı.

Park Sucheol'un ağzı sanki yırtılacakmış gibi yukarı kalktı.

Tak, dedi sözleşmeyi alırken.

"Hoş geldin. Zenith Loncamızla birlikte yükselebilmeniz için size hem fiziksel hem de zihinsel olarak yardımcı olacağım."

"Teşekkür ederim lonca lideri."

"Hiç kahve içmiyorsun. Damak tadınıza uymadı mı?"

"Önemli şeyler hakkında konuşurken başka hiçbir şey yapamam."

Bunu söyledikten sonra Jung Sehyun kağıt bardaktaki karışık kahveden bir yudum aldı ve içti. Her nasılsa bakış ona da içki içmesini söylüyor gibiydi, bu yüzden Haeun onu takip etti.

'Ahh.'

Haeun burnunu kırıştırdı. Bunun tadı tuhaf. Bir şey yakmamışlar mı?

Jung Sehyun'a baktı ama diğer kişi sakindi.

"O halde biraz bekleyebilir misin? Sizi, size rehberlik edecek ekip liderimiz Lee ile tanıştırayım."

Park Sucheol muhasebe personeliyle birlikte odadan çıktı. İkisi ortadan kaybolurken Haeun hızla Jung Sehyun'a fısıldadı.

"Ne var Sehyun-ah? Bu kahvenin tadı tuhaf. Sanırım bir şey yanmış gibi."

"Bir şey mi yanıyor? Sanırım uyanmış insanlar için uyku hapı ya da buna benzer bir şey olabilir."

"Ne? Yiyebilir miyim?"

"Tamam. Zaten işimize yaramaz. Yüksek rütbeli olacağını bile düşünmezler."

Haeun yarıya bırakılmış kahveye baktı. Biraz içmesi lazım ama yarısını içiyor.

"Bize uyku ilacı verdilerse bizi nereye götürmeye çalışıyorlar?"

"Sağ. Az önce bir köle sözleşmesi yazdı. Belki de orada gördüm. Onu takip edeceğim ama Noona?"

"Sen olmadan gitmeyeceğim! Ama bugün veri çalmaya gelmedik mi?"

"Zaten burada bir şey olacağını sanmıyorum. Ama Noona sayesinde olay yerine hemen gidebiliyorum."

Jung Sehyun çoktan kararını vermiş görünüyordu. Haeun onaylamadan kollarını kavuşturdu.