1.bölüm

508 16 10
                                    

Önerilen SJ şarkısı: Storm

Donghae
Sakin ol sakin ol sakin ol ağlama. Kendimi sakinleştirme çabam yanıt vermiyordu. Ellerim titriyor gözlerim doluyordu. Nefesimi tutum ve gelen göz yaşlarımı zorla da olsa durdurdum. Nasıl bir durumun ortasındaydım bilmiyorum. Size her şey çok karışık gelebilir ama inanın bana bu durum çok daha karışık geliyordu.

- Lan pislik ben sana hazırlan demedim mi? Gözlerime bak bi?... Ağladın mı sen hah ezik p*ç seni. Nasıl bir insan evinden çıkmaya korkar anlamıyorum. Kıkırdadı baba dediğim adam. Sonra yüzü ciddileşti.

- Neyse hazırlan bu gün bu evden çıkıyor ve bizimle hastaneye geliyorsun duydun mu beni? Sonrada kimin p*çiysen onlara veriyoruz seni. Çünkü benim çocuğum olmadığın belli seni ucube.

Odadan çıkmasıyla beraber gerdiğim bedenimi biraz gevşettim. Sonra bu evden çıkmak zorunda olduğum aklıma gelince daha da gerildim .Allah kahretmesin ne yapacaktım ben nasıl bu evden çıkacaktım. Bu benim için imkansızdı. Düşünmek bile beni ölmekten beter yapıyordu. Daha fazla ayakta kalamayacağımı düşündüm ve yatağıma oturdum. Cidden bir ucubeydim nefret ettiği eve kapalı kalmış dışarı çıkmaya cesareti olmayan aciz bir  p*çtim. Babam daha doğrusu yıllarca baba bildiğim o adam haklıydı. Kapım çalınmadan bir anda açıldı.

- Hadi gidiyoruz lan dedi. Jisoo benim ikiz kız kardeşim. Ah doğru ya bu artık doğru değildi. Sanırım bu düşünceye kendimi zor alıştıracaktım.

-Hadi lan yürüsene. Ben gerçek ikizimi görmek istiyorum artık. Annem ve babam da çok heyecanlı, demişti.

Yüzüme çarptığı bu sözlerin artık canımı yakmıyor olması gerekiyordu 17 yıldır ne ebeveynlerim tarafından nede kardeşlerim tarafından hiç sevilmemiştim hatta nefret edilmiştim. Düşüncelerimi bölen şey beni sürüklemeye başlayan Jisoo oldu. Ellerimi ondan kurtardım. Tamam geliyorum sakın bir daha bana dokunma dedim ve odamdan çıkıp merdivenlerden indim ve salona gittim bütün aile oradaydı. İçinde yalnızca bana yer olmayan bir aile; anne, baba ve 6 kardeş. Dolmak için hazır olan gözlerimi boş verdim ve ayakta dikilmekten vazgeçip tekli koltuklardan birine oturdum.

- Donghae dedi o adam. Gözlerimi ondan tarafa çevirdim ama gözlerine bakmadım her zamanki gibi, hayır utangaç bir çocuk değildim sadece korkak bir çocuktum hele konu o adam olunca. Sözlerine devam etti.

- Bu gün hastahane gidiyoruz ve DNA testinden sonra seni gerçek ailene bırakıyoruz. Onlara bizim hakkımızda herhangi bir şey söylersen neler olacağını söylememe gerek yoktur diye düşünüyorum. Yaralarını her zaman sakla. Eğer olurda biri görürüse lisedeyken zorbalık gördüğünü hatta bu yüzden okulu bıraktığını söyleyeceksin. Anlaşıldı mı? Dedi

Ne demem gerekiyordu çoğunu o açmıştı vücudumdaki yaraları, ondan kalmıştı hep izlerim yinede dediklerine evet demem mi gerekiyordu. Yine ruhumda yeni bir yara açmayı becermişti. Daha fazla düşünmek istemeyince kafamla onayladım dediklerini. Konuşmak gelmemişti içimden.

- Tamam o zaman hadi gidiyoruz. Gerçek kardeşinizi almaya dedi ve kalktı yerinden diğer herkeste onunla beraber kalktı ben hariç. Donup kalmıştım gidiyoruz demesiyle ben dışarı çıkacaktım değil mi? Hayır hayır bu imkansızdı olamazdı ellerim titremeye başlamıştı tekrardan.

-Hadi kalk artık... Ehhhh seninle mi uğraşıcam dedi ve kolarımdan tutup kadırdı beni sonrada sürüklemeye başladı.

Bana dokunuyordu ellerinden kurtulmaya çalıştım ama çokta bir işe yaramadı. Kapıya yaklaştıkça ellerimdeki titreme bütün vücüduma yayılmıştı kapıya bir iki adım kala artık vücudum beni taşıyamayacak dereceye gelmişti. Bu gidişle krize girecektim ki bunu asla istemiyordum. Kendimi tamamen bıraktım. Aslında yere düşmeyi bekliyordum ama öyle olmadı. O adamın elleri vücudumu daha sıkı tutu ve beni dışarı doğru tam anlamıyla sürüklemeye başladı. Hayır hayır bunu yapmamalıydı. Nereye kaçtığını bilmediğim sesimi yerinden çıkartmaya çalışarak.

Kod adı: ailem (SJ) (Erkek Versiyon) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin