⁷'Seninle çalışmak

128 18 17
                                    

Chan's pov;

1 hafta, tam 1 haftadır Seungmin'e özel ders veriyordum. Ve bu bir haftada daha önce kimseye karşı hissetmediğim şeyleri hissetmiştim. Soru çözerken anlamadığında yaptığı yüz ifadesi, akşamları onu evine bırakırken yüzünde ki mahçupluk. Her haliyle tatlıydı, Seungmin.

Okulda pek fazla konuşkan değildi, çevreside çok yoktu. Okul çıkışlarında ders alıyordu benden ve 1 haftada kendini ne kadar geliştirebilirse o kadar geliştirmişti. Zeki bir çocuktu, sınıf arkadaşlarına sorduğuma göre önceden ingilizce öğretmenlerini sevmiyormuş ve derste başka şeyler ilr uğraşıyormuş. Herkes onu ilk defa ingilizce dersini bu kadar dikkatli dinlerken gördüğünü söylüyor. Yani benim sayemde İngilizcesini mi geliştirdi?

Seungmin's pov;

Bir önceki gün iddiayı kaybettiği için bize brownie yapacağını söyleyen Felix'i bekliyorduk. Sıraları birleştirip oturduk, ben, Hyunjin, Jisung ve Beomgyu vardık.
En sonunda Felix geldi herkesten sevinç nidaları yükselirken Felix bizi selamladı ve çantasından saklama kabında getirdiği brownieleri çıkarttı. Yemeğimizi yemeye başlarken sofradan kahkahalar eksik olmuyordu. Seviyordum bu ortamı, arkadaşlarımı. Her ne kadar bir an önce şu liseden kurtulmak istesem de onlarla bu ortamı bir daha yaşayamayacak olmak üzüyordu biraz.

Öğle arası bittiğinde masaları temizledik ve eski yerlerine koyduk. Son 2 ders bedendi o yüzden müdüre gidip izin kağıdı aldım ve okuldan çıktım. Çantamı koluma takmış yürürken korna sesi duydum ve kafamı oraya çevirdim. Chris? Evet Chris buradaydı.

"Hyung? Okulda olman gerekmiyor mu?"

"Bugün dersim yok fakat asıl senin okulda olman gerekmiyor mu?"

"Son 2 dersimiz beden. Sıkıcı oluyor o yüzden çıktım okuldan."

"Eve mi gidiyorsun?"

"Evet."

"Gel, bırakayım seni eve."

"Hyung görgüsüz gibi gözükmek istemem ama bugün çok yoruldum o yüzden hayır diyemeyeceğim."

Ufak bir kahkaha attı, ben ise arabaya bindim. Bu sefer yolculuk eğlenceli geçmişti hatta hocaların dedikodusunu bile yapmıştık. Eve geldiğimizde içimde ufak bir burukluk olmuştu, ayrılmak istemiyordum. İstemeyerekte olsa arabadan indim ve ona el salladım.

"Teşekkür ederim Hyung!"

"Rica ederim"

"Hyung... Eğer işin yoksa. Kahve içebiliriz."

"Sanırım olabilir."

Dedikten sonra arabasını evin önüne park edip inmişti. Yanıma doğru adımladı ve beraber eve geldik. Ona içeri geçmesini söyleyip mutfağa, kahveleri hazırlamaya, gittim.

Kahveler hazır olduğunda tepsiye koydum ve Chris'in yanına adımladım. Kahveleri sehpaya koyduktan sonra bende onun karşısına oturmuştum. Çok ciddi bir ortam vardı.

"İngilizce çalışmaların nasıl gidiyor Seung?"

"Hyung gerçekten çok güzel, seninle çalışmanın o kadar faydası oldu ki."

"Benimle çalışmanın."

"HAYIR, yani özel ders alma anlamında söylemeye çalıştım. Tabi seninle çalışmanın da oldu ama başkasıyla çalışsam da olurdu hayır olmazdı belki de ama... Of."

Ufak bir kahkaha atmış ve bana geri dönmüştü.

"Hey sakin ol, takılıyorum sadece."

"Of çok boş yaptım yine."

"Hyung."

"Efendim."

"Bir kız kardeşin var mı?"

"Oh evet. Neden?"

"Öylesine sordum Hyung."

Biraz daha sohbet ettikten sonra hava kararmaya yaklaşmıştı o yüzden Chris eve gitmesi gereltiğini, yapacağı işleri, sınav okumak gibi, olduğunu söyleyip kalkmıştı. O gittikten 10 dakika sonra ise Felix aramış ve bugün ben de kalacağını söylemişti. Arada ani kararlar verebiliyor.

Felix geldiğinde beraber atıştırmalık hazırlayıp oturma odasına geçmiştik.

"Lixie. Seninle bir şey konuşmam gerekiyor."

Beni yargılamayacağını, anlayışla dinleyeceğini bildiğimden anlatacaktım ona. Felix gibi bir arkadaşa sahip olduğum için çok şanslıydım.

"Son zamanlarda birisine karşı bir şeyler hissediyorum. Ama olamayacağımız o kadar bariz ki."

"SEN CİDDİSİN!! kiim."

Rahatsız bir şekilde yerimde kıpırdandım.

"Min, bebeğim çekinmeden bana her şeyini anlatabileceğini ve seni yargılamadan dinleyeceğimi biliyorsun değil mi? Şimdi aynı şekilde utanıp sıkılmadan heeer şeyi anlatıyorsun HEMEN."

"Of çok seviyorum seni şapşal bebek.
Neyse hoşlandığım kişi.. Chris."

"ANANI SİKEYİM CİDDİ MİSİN SEN???!!!
LAN ÇOK YAKIŞIRSINIZ SİZ AMINA KOYAYIM."

"Of sus ya."

Olan her şeyi anlattıktan sonra biraz sessiz oturmuştuk.

"Tabi ki bir insana karşı bir şeyler hissetmen çok normal, öğretmen olunca pek normal olmuyor ama her neyse. Duyguların sana yanlış geliyor, olamayacağını kabullenmişsin fakat kestirip atma hemen. Şansını denemelisin. Chris hocanın bakışları da her şeyi anlatıyor sanki."

Seungmin sonunda Chris'e olan duygularını kabullenmişti sadece ne yapacağını bilmiyor ve uzatmak istemiyordu, çünkü olamayacaklarını biliyordu ya da öyle düşünüyordu.

_____

Hİİ BABEEES.

Çooook saçma ve kısa bir bölüm oldu fakat ara fazla açılmasın diye atayım dedim. Son zamanlarda fikir gelmiyor ve yazamıyorum affediiinn. Sonra ki bölümlerde aralarında ufak bi tension olsun istiyorum aralarını yapalım ufaktan dimiiii.
(Ufak tension dedikten sonra öpüşme sahnesi koyan Naz😻)

Jinx|ᶜʰᵃⁿᵐⁱⁿWhere stories live. Discover now