10

202 25 27
                                    

Yemekten sonra salonda oturduk, jin içecek getirmek için mutfağa gittiğinde bizde telefon ile oynuyorduk.

Taehyung namjoon'a sarılarak mırıldandı.

"Namjoon"

Namjoon taehyung'a sarılarak anlını öptü.

"Efendim"

"Şimdi siz jin ile uzun zamandır sevgilisiniz ya, bende yeni oldum"

"Evet"

Taehyung'un yanağını okşadığında taehyung dudaklarını büktü.

"Yani beni, bir birinizden daha az mı seviyorsunuz?"

Yoongi ile bir birimize bakarak gözlerimizi kırpıştırdık, namjoon gülerek taehyung'un yüzünü avuçlarına alarak dudaklarını öptü.

"Saçmalama taehyung, öyle bir şey yok, bu da nereden çıktı"

Jin geldiğinde omuz silkti.

"Bir an öyle hissettim"

"Asla, öyle bir şey yok, biz seni bir birizi sevdiğimiz gibi seviyoruz"

Jin içecekleri önümüze koyarak diğerlerinin yanına oturdu.

"Ne oluyo?"

Taehyung omuz silkince namjoon anlattı.

"Onu daha az sevdiğimizi düşünüyor"

"Ne? Ne alaka"

Kalkarak taehyung'a sarıldığında taehyung'da ona sarıldı, namjoon güldü.

"Öyle hissetmiş"

"Yok öyle bir şey, tamam mı"

Taehyung'un dudaklarını öperek güldüğünde taehyung da güldü.

"Tamam"

Namjoon ikisine de sarıldığında jimin ve jungkook kulaklık takıp oyun oynuyordu, yoongi onları ayağı ile dürttü.

"Lan, gerçek dünya ya dönün"

Oflayarak kulaklıkları çıkartıp kenarı koydular, jungkook içeceği jimin'e verip kendisine de aldı.

"Teşekkür ederiz jin hyung"

"Afiyet olsun küçüğüm"

Güldük lerinde jimin bir yudum aldı.

"Burayı sevdiniz mi?"

Kafamızı salladık, jungkook konuştu.

"Evet, sadece burası daha boş hissettirdi o kadar"

"Bizler fazla arkadaş canlısı değiliz"

Kafamızı salladığımızda taehyung namjoon ve jin'in elini tutarak konuştu.

"Sizin taraf daha sıcak hissetiriyor"

Jungkook gülerek baktı.

"Bizim tarafta yaşamaya ne dersiniz?"

Yoongi omuz silkti.

"Kan? Nereden bulucaz?"

Namjoon konuşunca kafamızı salladık.

"Kesilen hayvan kanlarını size getiririz"

"Geyik ve kuş kanı nı içe biliyoruz"

Jimin konuşarak jungkook'un koluna sarıldığında jungkook güldü.

"Sığır eti ve geyik eti tüketiyoruz, kan bulmakta problem yok, elbette buradan da gelip alırız"

Taehyung güldü.

"Öyle ise kabul"

Yoongi ve jimin de kafa salladığında jin konuştu.

"Büyük ve geniş bir tane evimiz var, orada kalabilirsiniz"

Jungkook gülerek baktı.

"Aslında hepimiz o evde kalabiliriz, yeterince büyük, size uyarmı?"

Üçlü kafa salladığında onayladık, saat geç olunca kalktım.

"Uyumaya gidelim, saat çok geç oldu"

Kalktıklarında jin bardaklara eğildiğinde güldüm.

"Yoongi ve ben toplarız, siz gidin, yorgunsunuz"

Odadan çıkarken konuştular.

"İyi geceler"

"İyi geceler"

Yoongi kalkarak bardakları topladı, bende yastıkları düzelttiğimde yanıma geldi.

"Odanı göstereyim"

"Şimdi mi?"

Kaşlarını çattığında dudaklarımı sarkıttım.

"Yıldızlar"

Hatırlamış gibi kafasını salladı.

"Ah unuttum, gel"

Onu takip ettim, yukarı çıkarak terasa geldik, örtü alarak serdi, uzandığımızda kolunu kafamın altına koydu, gülerek yıldızlara baktık.

Sessizce durduk, ses çıkartsak bu an bozulacaktı sanki, ne kadar oldu bilmiyorum ama yıldızları izlemek bana iyi gelmişti.

Yoongi'ye döndüğüm de gözleri kaplıydı, uyuyordu, kalkarak göğüsüne yaslandığımda kıpırdanıp sarıldı.

Örtüyü üstümüze çektim ve gözlerimi kapattım, hava soğuktu ama ben sıcak hissediyordum.

/

sope : kışHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin