Allahsız (BXB)

9

Lütfen vote atiniz 🙏🏿

Odaya giren annemle uyanmıstım. "Günaydın oğlum, kahvaltı hazır gel istersen" okula geç kalıyordum
"Okulda yerim anam" hızlıca hazırlanıp ayakkabımı giydim alarm kurmayı unutmuştum Motorla gitsem yetişirdim sanırım, hiç oyalanmadan merdivenleri ikişer üçer inerek dışarı attım kendimi motoru çalıştırıp kaskı taktım.

Okula gelince dışarıda arkadaşlarıyla konuşan berat'a takıldı gözüm o bana bakacağı sırada kafamı çevirdim o yokmuş gibi hızlıca girdim sınıfa. Yarı yamalak hatırlıyordum dün Konuştuklarımızı başımı belaya sokmamak için uzak duracaktım Berat'tan sınıfa girip çantamı kenara bıraktım zeynep hızlıca yanıma gelip oturdu.

"Günaydın kaan yanında otursam olur mu bugün" enis bugün gelmiyordu, yani yanım boştu oturabilirdi. Kafamı olumlu anlamda salladığımda heyecanla gülümsedi.

Bir süre sonra sohbete dalmıştık arkamdaki sıraya oturan kişinin bakışlarını hissettim üzerimde berattı zeynebin kolumu dürtmesiyle ona döndüm
"Sana birşey sormak istiyorum" söylemesi için kafamı salladığımda gözünü kaçırarak konuştu
"Kız arkadaşın var mı?" Yutkundum evet diyip yırtsa mıydım diye düşündüm ama olmazdı "yok" Zeynep gülümseyerek kafasını salladı ve hocanın gelmesiyle önüne döndü.

...

"Berat sen performans ödevini kaan ile yapacaksın" yutkunup hızlıca ayağa kalktım "hocam ben başka eş istiyorum!" Hoca bi an etrafa bakıldı beratın mırıldanmasını  duydum "ya sabır sanki biz de illa kaan olsun diyorduk."

Bakışlarımı hocaya diktim, yalvarırcasına bakarken zeynep heyecanla konuştu "hocam! Ben ve kaan olabilir miyiz" hızlıca kafamı salladım şuan kim olursa olsun kabul ederdim arka sıradaki uç yiyen naz'a bile razıydım!

Hoca bize baktı ve kafasını salladı "peki hepiniz kabul ediyorsanız olur"
Berat kafasını tamam dercesine salladığında hoca isimleri değiştirdi.

Zeynep gülümseyerek baktı bana ben de gülümsedim bir süre sonra zil çaldı sinirle yerinden kalkan beratı görünce hızla su'nun yanına gittim bugün dayak yemeyecektim su şaşkınca baktı bana sonra ise kaşını çatıp sinirli bir şekilde baktı
"Yüzünün hali ne diye sormayacağım alıştım senin bu başına buyruk hareketlerine."

güldüm bir süre havadan Sudan konuştuk ki karnım guruldamasıyla acıktığımı fark ettim sohbete çok dalmışım herhalde. "Kantine mi gitsek ben çok açım" Su kafasını sallayıp konuştu "ben de acıktım, gidelim".

Yerimden kalktım ki beratla çarpıştık hic yaşanmamış gibi yoluma devam ettim sadece açtım ve yemek istiyordum. Kantine girip bi çay ile iki simit istedim hic beklemeden simitten bi ısırık alıp oturacak yer aramaya başladım bi yer boşalmıştı hızlıca oraya doğru giderken arkadan itilerek yeri boyladım bütün cay üzerime dökülmüştü. "Siktir, yandım" Su elini uzatarak kalkmama yardımcı oldu. "Revire gitsek iyi olur" bir şey demeden kantinin çıkışına adımladım Berat'ta buradaydı sadece durup bakıyordu onu takmamaya çalışarak yanından geçtim.

Revire doğru giderken su'ya dönüp konuştum "Sen git istersen ben hallederim" Su kafasını salladı. "kalmak isterdim de bir kere daha yok yazılırsam sınıfta kalırım devamsızlık hakkım kalmadı" su üzgünce bakarken el sallayıp gitti. yanan yeri soğutmak için üzerimdeki tshirt'ü sallıyordum beni iten piçler beratın arkadaşlarıydı. bir süre sonra revirdeki hemşirenin verdiği kremi sürdüm zeynep içeri girdi endişeyle. "iyi misin! Çok endişelendim" gülümseyip kafamı olumlu salladım ümit vermek istemiyordum arkadaşça yaklaşıyordum. Su'ya olan hislerim bitmişti benim için arkadaştı sadece artık ne su ne de zeynep kimseyi istemiyordum hayatımda.

Zeyneple sohbet ederken bir süre sonra kapı açıldı berat girdi içeri bizim burada olmamızı beklememişti ki başta şaşırmış sonra da kaşlarını çatıp süzmüştü bizi. elindeki ilaç malzemelerinin olduğu kutuyu bıraktı ve yataklardan birine oturdu zeynep ona bakıp konuştu

"Niye burdasın birşey mi oldu" berat kolundaki yanığı gösterdi geçmiş gibiydi burada kalmak için bahane uydurduğu belliydi zeynep kaşlarını kaldırıp konuştu yine. "e geçmiş ki bu yanık" berat duvara yaslandı ve Zeynebi süzüp cevap verdi. "sanane sana mı soracağım gelip gelmeyeceğimi" bu çocuk aptal mıydı zeynebi sevmiyor muydu niye tersliyordu? ya da kıskanıyordu zeynebin başka erkeklerle yakın olmasını.

Zeynep göz devirip benimle konuşmaya devam etti berat ise bazen telefona bakıyor bazense bizi izliyordu bir süre sonra zeynep gitmişti şuan sınıfa gidebilirdim. krem sürmüştüm sonuçta ama dersten kaytarmak için bahaneydi sessizliği bozan berata bakmadan dinledim.

"Benden kaçmayı kes başını belaya sokmam" yutkundum ve gözlerimi kacrdım "senden kaçmıyorum"

"kaçıyorsun"

"kaçmıyorum sana söyledim seninle konuşmak istemiyorum seni görmek istemiyorum ama her yerde yırtık dondan çıkan yarrak gibi çıkıyorsun ortaya!" Berat iç çekti sinirle kalktı ayağa.

"Tamam lan dediğin gibi ölün ölüme dirin dirime bırak birdaha seni kurtarmayı gözümün önünde bıçaklasalar da yapmam birşey!" Sertçe kapıyı kapatıp çıktığında yutkundum haklıydım ama niye suçlu hissediyordum bilmiyordum.

Arkasından ben de girdim sınıfa zeynebin yanına oturdum ders işlenmiyordu. tahtadan film açmış izliyordu sınıftakiler. Zeynep kafasını omzuma koyunca irkildim kafasını çekmesini söyleyemezdim üzülmesini istemiyordum ama ümitlenmesini de istemiyordum. Tam konuşmak için ağzımı açmıştım ki beratın sesi geldi.

"Ayırsanıza kafanızı filmi görmüyorum" zeynep kafasını çektiğinde rahatladım. Enis yedi sülaleni sikeyim dedim içimden. bir süre sonra herkes filmi izlemeyi bırakmıştı zeyneple konuşuyordum ki zeynep elini saçıma atıp saçlarımı karıştırmaya başladı sonra ise yanağımı sıktı. "çok yakışıklısın!" Gülümsedim "sağol" gözüm berata kayınca delici bakışlarını gördüm.

...

Zil çalmıştı enis olmadığı icin yalnız gidicektim eve korkidorda yürüyorken biri beni boş sınıfa cekti.

"Ne oluyor lan!" Karşımdaki kişiye baktığımda kaşımı çattım Berat kasılmış çenesi ve koyulaşmış yeşilleriyle bakıyordu bana.

"Olum hani bırakacaktın peşimi siktir git" gitmek için yeltenmiştim ki yakamdan tutup duvarla arasına alması bir olmuştu.

"Zeyneple konuşmayı kes" iç çektim

"Zeynep bana yakınlaşıyor ben değil merak etme sevdiğin kızı çalmam senden" ben sırıttığımda o kaşını çattı.

"Ne sevmesi"

"Sen zeynepten hoşlanıyorsun ya hani. Ne zaman bana yürüse dik dik bakıyorsun"

"Boş konuşma sikmiyim belanı zeynebi falan sevmiyorum ben"

"O zaman sanane lan kimle konuştuğumdan" duraksadı

"Mutlu olmanı istemiyorum" dediği şeyle sinirden gülmeye başladım

"Dalga mı geçiyorsun lan sen" kafasını yana yatırıp dişlerini sıktı

"Dalga geçer gibi bir halim mi var piç"
Çok yakın durmasıyla sinirlenip ittim onu

"Dediğim gibi zeynebin yanında bir kere daha görürsem seni sikerim belanı anladın mı"

"Kim oluyorsunda bana karışıyorsun sen? Hayatımda hiçbir anlam ifade etmiyorsun bile! bırak artık şu davranışlarını senden iğrenmeme sebep oluyor." dediğim lafla yeniden boynumu sıkıp duvara itti beni nefesim kesilirken omzuna vurdum.

"Konuşmayacağım bırak! Piç!" Elini sertçe çektiğinde konuştu  "ha şöylee" onu itip çıkmıştım sınıftan.

Nasıl giris yapacağımı bilmiyorum aq Neyse kitabın eksisi artısı var ise söyleyin cünküsü ilk kitabımız ve bu konuda tecrübeli değiliz. Yorumlarınızı behliom sağlıcakla kalın bi daha ki bölüme kadar, Allah'a emanetsiniz 🎀.