16

399 18 6
                                    

Okulun bahçesine adımımı atmamla bütün gözleri üstüne çekmiştim. Çok rahatsız olmaya başlamıştım her şeyin birden geçip gitmesini diliyordum. Zaten bu aralar hiç bir şey yolunda gitmiyorken böyle olması çok koyuyordu insanların gereksiz kini yüzünden çok kez bunalıma girmiştim. Ama bunu da anlatacağıma eminimdim. Hem ne olmuş canım alt tarafı gay sanılıyorum.

Stresle yürümeye devam ettim okulun içine insanların bakışı üstümü tarıyordu resmen bir süre sonra alıştım zaten tüm lise yılım böyleydi benim için yeni bir şey değildi yakında unutulur diyerekten sırama yerleşmiştim çok şükür tam o sırada Enis'te gelmişti "Ooo kimleri görüyorum teşrif sebebiniz nedir" hafif yapmacık sırıtışla "Sen" dedim. "Tabikiside" diyip yanıma yerleşti. Ders başlamak üzereyken Berat sınıfa girdi beni görmesiyle afallamıştı okula gelmeyeceğimi düşünüyordu herhalde, neyse ki bütün algıları kırmıştım herkes öyle düşünüyor olmalıydı. Dersin başlamasıyla kafamı sıraya gömdüm çok geçmeden bi el tarafından dürtüldüm Enis elinde ki kağıdı bana uzatıyordu "Ne?" Dedim anlamayaraktan "al işte Berat gönderdi" elinden alıp kağıdı açtım bir şeyler yazmıştı ilkokul çocukları gibi kağıt yollamasıyla dudaklarkm yukarı kıvrıldı 'okula gelmeni beklemiyordum yoksa benim için mi'. Hah kendini ne sanıyordu bu göt veren 'senin sayende mi? HAHAHAHA ya bırak allasen' yazıp gönderdim. Duraksadım bir an harbi lan ben niye geldim diye düşündüm. Okula adım atmam diye şov yapıyordum. Bi süre sonra aynı sekilde tekrar aldım kağıdı 'kendini kandırma ikimizde sorunun cevabını biliyoruz' şimdi biraz düşününce sanırım okula gelmemim sebeplerden biriydi.

'pardon da ne oluyoruz len ne bu samimiyet hala hiç bir şey aklımdan silinmiş değil' kağıdı gönderdim açıp okurken yüzünde ki ifadeleri izliyordum kaşlarını çatmış okuyordu tekrar bir şeyler yazıp tam gönderecekken hoca bi anda "sabahtan beri gözlerimi size dikmiş bön bön bakıyorum, ne zaman yazışmayı kesiceksiniz koca adam oldunuz hala mektuplaşıyor musunuz?". Yavaşça gözümü sınıfta gezdirdim. Bütün sınıfın bakışları birden bize dönmüştü tabi gariplerine gitmişti ÇÜNKÜ BEN VE BERAT ÇOK ALAKASIZIZ.

Kimse bir şey demeden derse geri döndü hoca. Berat'a bakmadan önümde ki kağıdı karalamaya başladım ders o kadar sıkıcıydı ki kış uykusundan uyanıp bu derse girmiş olsamda tekrar uykum baş gösterdi. Ama çok geçmeden zil sesi çaldı beratın kaş göz işareti yapmasıyla kaşımı çattım konuşmak için çağırıyordu beratın peşinden gitmek için ayaklandım ki tutulan kolumla arkamı döndüm zeynep üzgünce bakıyordu bana "Zeynep birşey mi oldu" neden bana öyle bakıyordu ki? "biraz.. konuşabilir miyiz" cevap vermeden önce berata baktım kızgınca bakıyordu beklemesi için işaret ettim.

Zeynep'in peşinden gittim bir süre sonra okulun arka bahçesine yürüdük çok kişi olmazdı burada genelde banklarda oturan tek tük kişiler vardı bir çardağa oturduğumuzda gözlerimi zeynep'e çevirdim bir yandan sarı saçlarıyla oynarken konuştu "kaan.. sana birşey soracağım, şu itiraf sayfasına atılan mesele.. doğru muydu? Pek inanmadım ama senin ağzından duymak istedim" cevabımı beklerken merakla baktı bana "yalandı o fotoğrafta enisler şaka yapmıştı sadece" heyecanla gülümsedi "peki iyi misin niye okula gelmedin".

"şu olaylar unutulsun diye.. ama boşuna gelmemezlik yapmışım demek ki, hala aynı bakışlar" iç çekti benim her başım belaya girdiğinde Zeynep mutsuz olurdu 4 yıldır arkadaştık benden hoşlandığının farkındaydım ama ümit vermiyordum olabildiğince onu arkadaş olarak gördüğümü belirtiyordum eğer arkadaş kalmasaydık ben de onun aşkına ışık tutsaydım eminim su an arkadaş kalamazdık hala. "benim yanımda senin hakkında ileri geri konuşanlara ağzının payını veriyorum ama keşke tüm okulu susturabilsem" içim bir hoş olmuştu hala bi köşede beni düşünen insanların olması kimin hoşuna gitmezdi ki "boşversene zaten yarım dönem kaldı mezun olmamıza hiçbirini görmem bir daha hem 3 yıldır aynıydı bana olan bakışları sadece patlak verdi ki o da olmalıydı." zeynep tam konuşmak için ağzını açtı ki arkadan gelen sert sesle duraksadı "Kaan!" Berat duvarın önünde çağrıyordu beni tamamen unutmuştım beni beklediğini. Zeynep'e döndüğümde bana gülümseyerek başını salladığında ben de görüşürüz diyip berata doğru yürüdüm

"Neredesin lan sen bitmedi mi fingirdeşmeniz" belasını arıyordu bu bence "saçma sapan konuşma da ne diyeceksen de".

"Kimse birşey dedi mi sana okulda" hala aynı konu mu amına koyayım. "Kimse bir şey diyemez ki derlerse de ben yerimde saymam bu zamana kadar bi bok yapmadım ama zamanı geldi de geciyor bu sadece okuldakiler için değil senin içinde geçerli Berat." kafasını salladı çaresizce "eee ne dedi Zeynep sana" niye takmıştı bu kadar Zeynep'i "sanane" dediğimle beraber kaşları havalandı  "nasıl banane lan zeynep arkadaşımın kardeşi" yemin ederim tam ona çakmalık ortam bacağına tükürdüğüm "eee arkadaşının kardeşi niye ilgilendiriyorsa seni senin kardeşin değil ya".

"Her şeyi ikiletmekte zevk alıyorsun dimi uzatma da söyle ne dedi." ofladım ne zaman bitecekti bu "oflama bana konuş hadi" sabır çekip devam ettim "eşcinsel misin, fotoğrafı falan sordu işte" neyin peşinde bu yoruldum gerçekten "hmm, peki sen ne dedin?"

"ne diyebilirim doğru değildi dedim" kafasını indirip dilini dişlerinde gezdirdi. Gözlerimi çekemiyordum sıralı dişlerinde dilinin dolanış- SİKEYİM NE DİYORUM LAN BEN. Ona baktığımı fark edince gözünü kısıp ne bakıyorsun dercesine baktı bana"Bi sıcak oldu sanki, neyse ben kaçtım kendine iyi bak" cevap vermesini beklemeden kaçarcasına bi hışımla yanından ayrılıp sınıfa gittim.

...

Okul çıkışıydı günlerdir okula gitmediğim için şu mahalledeki kavga olayı ne oldu bilmiyordum mahalleye girince her an topuğuma sıkılma ihtimali yüksekti motorumu her zaman koyduğum yere bakıp iç çektim motorum olsaydı bi şekilde giderdim eve hemen.

tam durağa doğru gidecekken gözüm arabasına binen Berat'a takıldı madem onun arkadaşları motorumu kırdıysa beni bırakmalıydı değil mi? Tam yaklaşıyordum ki bahçedeki o an aklıma geldi yutkundum Berat'tan uzak durmak en iyisi olurdu arkamı dönüp gidecekken Berat'ın seslenmesiyle duraksadım siktir ya."Kaan" Arkamı döndüm yanına ilerledim "ne oldu" çenesiyle arabayı işaret etti "ben seni götürüyorum bugün bin arabaya" neden tam vazgeçmişken böyle oldu ki "yok ben metroya binicem" 'ya sabır' diye mırıldandı.

"hala mahallede bizimkileri arıyor o piçler istiyorsan git metroyla bakalım zaten götünle dağları deviriyorsun başına bir bela daha al" haklıydı iç çekip kafamı salladım ön koltuğa bindim arabanın etrafından dolanıp bindi arabayı çalıştırtı okuldaki çoğu kişinin aksine ehliyeti vardı, devamsızlıktan bir yıl sınıfta kalmıştı haliyle 18 yaşını gelmişti. Geldiği gibi de ehliyetini çıkardı eminim önceden de biliyordu.

Radyodan çalan müziklerle yüzümü buruşturdum "ne zevksiz bir insansın be". Telefonu uzatıp "ne istiyorsan aç" dedi " yok boşver fena değil dinlenir" sesini etmeden önüne baktı çok gergindim bu içinde bulunduğum duygu normal değildi böyle olmaması gerekiyordu. O kadar gay damgası yedim ki sanki gerçekleşiyordu ama bunu kabullenemem olmaz olmaması gerek bu çok yanlıştı hele ki Berat tarafindan çok yanlıştı.

Allahsız (BXB)Where stories live. Discover now