Ünlü bir model olan Amara Akkaya prensibi gereği çalıştığı kişilere numarasını vermez, numarası sadece asistanın da vardır.
Bir gün can sıkıntısından numara sallar ve yazmaya başlar....
Savaş artık yürümeye başlamıştı ama Efsun yine de her gün bize gelip savaşı kontrol edip işe öyle gidiyo iş çıkışı da bize uğrayıp geri gidiyordu. Savaş ise bu durumdan o kadar memnun ki anlatamam.
Evde pijimalarımla dolaşırken kapı çaldı. Offlayarak yine Efsun geldi diye düşünerek kapıyı açtığımda karşımda Efsun'u değil Ateş'i buldum.
Üstümde mor şortlu bir takım vardı ki Allah'tan eve sabah Efsun geliyo diye bu takımı giymeyi akıl etmiştim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ateş beni baştan aşağı bir süzdü ve sonra bana bakıp gülümseyip "Sanırım uykundan uyandırdım" dedi mahçup bir şekilde.
"Önemli değil zaten ben de yeni kalkmıştım. İçeri geçsene" dediğimde ayakkabılarını çıkarıp içeri geçti.
"Savaş nasıl oldu" dediğinde yandan bir gülümseme ile "Her gün Efsun geliyo eeee tabi onun ilacı da o hemen iyileşti" dediğimde kaşlarıyla arkamı işaret etti ve o sırada kafama çok sert olmayan bir darbe yiyip "Lan sen benim arkamdan niye konuşuyon hem gidip üstünü değiştir hemen" diye racon kesince sadece göz devirip odama geçtim.
Bugün çekim vardı ve Aralık ayında olmamıza rağmen bugün hava günlük güneşlikti ne kadar güzel dimi ama?
Bende o yüzden altıma kahve tonlarında bol pantolon ve üstüme ince askılı siyah ve yaka bir badi giydim. Üstüme de deri ceketimi alıcaktım ama ev içerisinde öyle dolaşmama gerek yok bence.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Odamdan dışarı çıktığımda Ateş ayağa kalktı ve "Geçmiş olsun biz çıkalım" diyip bana döndü. Ne yani bu mal beni almak için mi gelmişti.
Neyse bazı şeyleri kafama takmayacağım ve hayatı bodoslama yaşayacağım.
Beraber evden dışarı çıktığımızda Ateş'e dönüp "Sen niye geldin hem ben daha kahvaltı bile etmedim öküz müsün?" Diye bodoslama soru sorduğumda sanırım biraz olayı abartmıştım ama kahvaltı benim için önemli yani bi kahve ile geçiştiremem ben.
"Özür dilerim Amara hanım bir daha olmıyacak sizi o zaman ilk önce güzel bir kahvaltıcıya sonrasın da ise provan için mekana götürürüm" diyip göz kırptığında ocflayıp arabaya bindim.
Direkt elim radyoya gitmişti. Ee napayım müzik dinlemeden yapamıyorum. Adamlar Kadın çalmaya başladığında istemeden güldüm çünkü gerçekten beni biraz anlatıyor.
Benim gülmem dikkatine çekmiş olmalı ki bana baktı ve "Ne bu kadar hoşuna gitti" diye sorduğunda "Genel olarak adamlar grubunu seviyorum ve sevdiğim şarkılardan biri çaldı" dediğimde başını sadece salladı.
Aklıma gelen şeyle duraksadım. Ateşle yakın olduğumuzdan berri anonimden bana yazmayı azaltmıştı ve bu da aklımda bir soruyu belirtti 'Yoksa o da benim olduğumu biliyor olabilir mi?' yani yoksa neden biz samimi olunca yazmayı azaltsın ki dimi yani? Neyse bunu sonra da düşünürüm.
(Efsun'dan)
Amaralara gelmiştim yine ve artık birazcık utanıyordum çünkü beş gündür onlardan çıkmıyordum ve bugün boş günümdü yani öyle umuyorum. Bazen beklenmedik olaylar olabiliyordu çünkü.
Evin kapısını çaldıktan yaklaşık on saniye sonra üstü çıplak bir Savaş beni karşıladı. Onu öyle görünce omzundan onu içeri itip hemen bende içeri girdim ve kapıyı kapatıp "Sen manyak mısın ya? Niye üstün çıplak açıyorsun kapıyı ya başka biri olsaydı?" diye kızdığımda üstüme yürüyüp beni kapı ile kendi arasında sıkıştırdı.
Allah'ım lütfen benim bir suçum yok bu adam asker zaten bu vücut normal olabilir ama ben her gün altı tane baklava görmeye alışık değilim. Kesinlikle şu anda ne ara saydın diye sormayın çünkü bunu bende bilmiyorum.
"Sen beni mi kıskandın" diye karizmatik sorunca benim elim ayağım bir birine dolaşmıştı ve elimi karnının üstüne koyup onu kendimden uzaklaştırmaya çalışlışıp "Ne alakası var canım" diyip omuz silktiğimde gülmeye başladı ve yavaşça bana yaklaşıp burnumun üzerine öpücük komdurup geri çekildi.
"Ya bende de kalp var az mesafe" bunu diyince bunu içimden değil dışından dediğimi fark ettim ve "Ben yol yakınken evime döneyim" diyip kapıyı açmaya çalıştığımda izin vermddi.
Hala kapı ile arasında sıkıştırdığı için çok yakındık ve Savaş şu anda sadece dudaklarıma odaklanmıştı. O öylece dudağıma bakarken ben dudağımı yalayıp ısırınca göz hareleri koyulaşmıştı.
Bende anlık gazla elimi altı tane baklavasının üzerine koydum ve "Çekilmiyecek misin" diye sordum.
Artık adam nasıl tahrik olduysa dudaklarıma bir anda yapıştı ve bir eli açıkta olan belimi kavrayıp parmağı ile orayı okşamaya başladı.
O sırada da kapı çaldı ve Savaş dudağımdan yavaşça ayrılıp bana baktı sonra derince yutkunup kapıdan beni uzaklaştırıp kapıyı açtı.
Gördüğü kişiler ile "ANNE BABA NE İŞİNİZ VAR BURDA" diye bağırdı. Allah'ım lütfen ben kalpten gitmeyeyim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Savaş'ın vücudu)
Amara'dan
Kahvaltıdan sonra beraber çekim alanına gitmiştik ve çekim alanına ayak basmamız ile beraber Bahar koşarak yanıma geldi "Sen niye telefonuna bakmıyorsun? Neyse bu podyum için provan vardı ya heh o iptal oldu onun yerine sen ve Ateş bey'in çekimi var" dediğinde şok içinde ona bakmıştım.
Sonrasında Bahar bize herşeyi detaylı anlayınca anladık ki çok lüks bir takım elbise ve gelinlik markası anlaşmışlar dergi kapaklarında da ikimizin olmasını istiyorlarmış ve sevgili Bahar bana sormadan kabul etmiş hadi bakalım kolay gelsin hepimize.
