Başka Bir Evrende ~3

851 54 137
                                    

Kavuştuk 🫶🏻

Yorum sınırı: 100

⚔️

"Ne oldu?"

"Bilmezim, karnım ağrıyor dedi birden kan kusmaya başladı."

"Veresin hele."

Alaeddin korkudan titreyen Gonca'nın kollarından aldı Açelya'yı. İki hane de korku dolu gözlerle olanları seyrederken şehzade ardında kalan odaya girdi hemen.

Küçük kızı yatağa uzatırken ağzının içine bakıp eliyle karnını kontrol etti. Gonca ise yatağın diğer tarafına geçmiş Açelya'nın minik elini tutuyordu sıkıca.

"Alaeddin oğlum diyesin hele ne olmuş?"

Bala'nın aklına Halime geldiğinden sesi titriyordu.

"Zehirlenmiş."

Gonca'ya döndü bakışları.

"Ne yedi?"

Gonca odanın öbür ucunda kalan tepsiyi işaret etti. Alaeddin hızla tepsiye doğru giderken konuşmaya başladı.

"Hoşaftan içti, çok geçmeden karnım ağrıyor demeye başladı... Evvela ağzından kan geldi sonra da bayıldı."

Gözleri korkudan büyümüş yaşlarla dolmuştu genç kadının. Alaeddin eline aldığı tabağı koklarken bir yandan da bacısı Fatma'ya talimat verirdi.

"Fatma, Baysungur'a söyle heybeyi getirsin hemen."

Ceren hatun hem stresli hem de korkmuş bir halde bir yatakta ki kıza bir başında ki hatuna bakıyordu. Onun bu bakışlarını yakalayan Karaca gözlerini kısarak hareketlerini izlemeye başladı.

Garip tavırları iyiden iyiye dikkatini çekerken odadaki Mehmet'i alıp kimseye çaktırmadan dışarıya çıkardı.

"Mehmet?"

Hatununun düşünceli tavırları kaşlarını çatmasına sebep olmuştu. Başını yana eğerken şüphe dolu bir sesle konuştu.

"Ne oldu Karaca?"

Alt dudağını dişleyip kapıya göz attıktan sonra fısıldayarak konuşmaya başladı.

"Acaba bunu Ceren hatun etmiş olabilir mi?"

Çatılan kaşları gevşedi gözleri şaşkınlıktan büyüdü.

"Sen ne dersin Karaca, bir şey mi gördün?"

Sıkıntıyla nefes verdi hatun. Mehmet'i doldurmak istemiyordu ama hanesi adına bir tehlike de mevzu bahis olabilirdi. Hayır diyecekken tam o anda aklına gelen şeyle ufak bir nida çıktı ağzından. Mehmet pür dikkat konuşmasını beklerken devam etti.

"Aşların hazır olmasını beklerken mutfaktan çıktığını gördüm. Ne olduğunu soranda elindeki bardakla tabağı gösterdi, Nilüfer'e götürürüm dedi."

Mehmet öfkeyle gözlerini yumup elini yumruk haline getirirken avuç içine vurdu kendini sakinleştirmek için. Karaca tam sakinleşmesi adına elini koluna koyacakken Mehmet adeta ok gibi fırladı önünden.

"Alplar!"

Odadaki herkesin bakışları üstünde toplanırken burnundan soluyarak konuştu.

"Kayı hanesini tutuklayıp zindana atın!"

Kiminin şaşkınlıktan kiminin öfkeden kaşı çatılırken Yakup bey çaktırmamaya çalıştığı bir şaşkınlıkla sordu.

"Ne oluyor Mehmet?"

Safderun | AlGon Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin