18.Bölüm

48 7 0
                                    

Üstünü giyip aşağı indiğinde Kanat'ın kendisine bakarken ki gülüşü çok gerçekti gamzeleri 

Kanat : Günaydın 

Ekim : Günaydın. Bu kadar şeyi ne zaman hazırladın 

Kanat : Uyku tutmadı bende hazırladım 

Ekim : Sağ ol 

Bu iki kelimenin barındırdığı anlamlar çoktu artık Kanat içinde Ekim içinde. Kanat için verilen şans içindi Ekim içinde hep yanında olduğu içindi 

Kanat : Hadi anlat bakalım 

Ekim : Neyi anlatıcam 

Kanat : Deniyoruz o zaman yeniden tanıştık sayıyorum o yüzden ben  Kanat

Ekim  : Bende Ekim 

Kanat : Nasıl bir çocuktun anlat 

Ekim : Ben biraz fazla yaramaz bir çocuktum 

Kanat : Abartma 

Ekim : Yok hiç abartmıyorum gerçekten 3 yaşındayken evin her tarafına hatta bir keresinde de evi yakmışım 

Kanat : Yok artık 

Ekim : Yaa. Peki sen 

Kanat : Yani senin bi 10 katı yaramaz bir çocuktum  

Ekim : O zaman annelerimiz çok çekti bizden desene 

Kanat : Öyle oldu. Peki Leyla 

Ekim : Annelerimiz çocukluk arkadaşıydı zaten yakın zamanda evlenip hamile kalmış ikiside 

Kanat : Anne karnından beri arkadaşsınız yani 

Ekim : Bu gün Fransa'yı gezdiriyim sana nedersin 

Kanat : Olur nereden başlıycaz 

Ekim : Şanzelize'den başlarız

Kanat : Tamamdır sonradan ben seçicem ama 

Ekim : İyi tamam 

Kahvaltı ettikten sonra evlerinde hazırlanıp çıktıktan sonra şanzelizede geziyorlardı sokak lezzetlerinide tadıyorlardı 

Kanat : Yarında Belçika'ya gidelim mi 

Ekim : Yabancı olduğum bir yer değil ama eminim sen benden daha fazla yer biliyorsun 

Kanat : Merak etme çok güzel yerler gezdiricem 

Ekim  : Hadi o zaman gel 

Kanat : Şimdi nereye 

Ekim : Colmar Kasabasına hadi arabaya 

Arabaya biniğ kısa bir yolcukluktan sonra kasabayı gezmeye başlamışlardı uzun bir gezintiden sonra Ekim bir restorana getirir yaşlı bir adam gelip sevinçle sarılır 

Henri : Fille, quand es-tu venue ?(Kızım ne zaman geldin sen)

Ekim : ça fait quelques jours(Bir kaç gün oldu)

Henri : Arkadaşın mı (Est-ce ton ami ?)

Ekim : Oui, il s'appelle Kanat (Oui, il s'appelle Kanat) 

Henri : Je suis content fils(Memnun oldum oğlum )

Kanat :Je suis également heureux de vous rencontrer(Bende memnun oldum)

Henri : Allez, je vais préparer tes repas.(Hadi geçin ben yemeklerinizi hazırlıyım)

Masaya geçip oturduklarında Kanat gülerek ona bakıyordu Ekim'de artık kendini dinlemeye başlıyordu 

Ekim : Niye öyle bakıyorsun bana 

Kanat : Bilmem bu gün gözüme daha da güzel görünüyorsun 

Ekim : Normalde çirkin miyim yani 

Kanat : Asla şu zamana kadar gördüğüm en güzel kızsın 

Yemekleri yerlerken bir taraftan eğleniyorlardı 

Ekim : Ya biliyorum hayvan gibi yiyorum 

Kanat : Yok canım 

Ekim : Ama güzel dimi yemekler 

Kanat : Baya iyi. Sen nereden tanıyorsun peki

Ekim : Avukatıyım 

Kanat : Hadi ya 

Ekim : Evet kendi oğlu dolandırdı oda mahkemeye verdi reddi miras için 

Kanat : Üzüldüm 

Ekim : Oda üzüldü ama baba yüreği 

Kanat : Baya dişli bir avukatsın yani 

Ekim : Duruşma salonuna beklerim o zaman 

Kanat : Bizzat seni izlemeye gelicem 

Gün boyu zaman geçirdikten sonra sandal turuna binerler. Kanat telefonunu çıkarıp resmini çekmeye başlar 

Ekim : Napıyorsun 

Kanat : Bu anı ölümsüzleştiriyorum 

Ekim : Kanat 

Kanat : Efendim 

Ekim : Hayatıma girdiğin için teşekkür ederim 

Kanat : Çıkmayada niyetim yok tabi sen izin verdiğin sürece 

Ekim : O zaman hiç çıkmıycaksın desene 

Kelimeler insanı mutlu eder miydi bu kadar Kanat'tı etmişti işte kalbi sanki yerinden çıkıcaktı 

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Apr 16 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

RastlantıWhere stories live. Discover now