♔Bölüm 10 : "Kupa 7"♔

76 12 152
                                    

Miss J geniş koltuğunda oturmuş kitabını okurken kardeşi Jungkook radyodan haberleri dinliyordu. Yeni kahvaltı yapılmış, etraf temizlenirken onlarda işleri olmadığı için evde takılmaya karar vermişlerdi:

-Bugün Mister Kim'in gözde mekanı Kupa 7'de yarış günü. Her hafta olduğu gibi bu hafta da masa üstünde dağıtılan iskambil kağıtları ile oynanacak oyun ile alemdekiler küçük bir eğlence yaşayacak. Mister Kim kendine uygun bir rakip bulursa oynayacağını söylüyor ama aylardır sadece izliyor. Bakalım bugün neler olacak.

Jungkook son duydukları ile hızla doğrulup ablasına dönmüştü:

-Abla eğlence çıktı. Kalk hazırlan gidelim.

-Hayır.

-Ha? Neden? Kumarı seversin sen.

-Evet ama Mister Kim'i sevmiyorum Kookie.

-Komik olmayın Miss J. Daha dün yaşadığınız o tatlı anları ne çabuk unuttunuz?

Jungkook sinsice sırıtırken ablasını izliyor ve ne tepki vereceğini merak ediyordu. Genç kadın buz gibi bakışlarını kardeşinin üstünde gezdirirken kitabı kapatıp geriye yaslandı:

-Jungkook damarıma basıp beni sinir etme. Seni sokağa çıkamayacak hale getiririm.

-Tamam tamam ama bu gitmeye engel değil. Gidelim işte.

-İstemiyorum.

-Aish cidden sinir bozucusun.

Jungkook sinirle geri uzanırken radyodaki spiker yeni haberine geçmişti:

-Şimdi aldığımız habere göre dün gece Kim Namjoon'un verdiği partide Min Yoongi vahşice öldürülmüş. Cesedin kafası parçalanmış halde bulunurken kendisi de derisi yanmış vaziyette duruyormuş. Gerçekten yazık. Kendisinin son zamanlarda çıkan haberlerle tanıyanlar hak etmiş diyebilir ama önemli bir iş adamını kaybetmek üzücü. Şimdi veda etmek zorundayız. İyi günler diliyoruz. Dikkatli ve hayatta kalın.

Radyoda müzik çalmaya başlayınca genç adam yavaşça doğrulup esnedi ve ablasında göz gezdirdi. Miss J boş bakışlarla tavanı izliyor ve sessizliğini koruyordu:

-Sanırım biraz uyuyacağım. Sen dikkat et kendine. Olay çıkarma.

-Defol velet.

Jungkook'un gülerken üst kata çıkmasının ardından Miss J yalnız kalmıştı. Ayağa kalkıp kendine bir kahve hazırladı ve geri gelip camın önünde dururken yağmurlu havayı izledi. Kahvesini yudumlarken çalan telefonu ile düşünceleri bölünmüştü.

İlerleyip telefonu eline alınca isimsiz numarayı görüp kaşlarını çattı. Bu özel numarasıydı ve buraya hiç arama gelmezdi. Hele ki isimsiz numara hiç gelmezdi:

-Alo?

-Naber güzelim?

-Kimsiniz?

-Kore'de benim sesime sahip başka bir insanoğlu yok diye biliyorum. Kimsiniz çok saçma bir soru oldu.

Telefonun diğer ucundan gelen gülme ile genç kadın sırıtırken eski yerine geçip dışarıyı izlemeye devam etti:

-Doğru aslında. Sizden başka kim Miss J'yi arayıp ona 'naber güzelim' diye sorar ki?

-Hmm sormasın zaten. Bir süre cinayet işlemek istemiyorum.

-Numaramı nasıl bulduğunu direkt geçiyorum. Niye aradın?

-Akşam mekana gelmeni istiyorum.

-Neden?

-Seni görmek istiyorum.

Kırmızı  KravatWhere stories live. Discover now