ANLAMSIZ DUYGULAR

213 11 0
                                    

Bahçede sandalyesine oturmuş,temiz havadan derin bir nefes çekti.
Sanki hava başka kokuyor...
Sanki aldığı nefes şifa oluyordu...
MELİS
_Çay istermisin?

Önder Melis'in yüzüne baktı.Melis,önderin susup kendisine baktığını görünce sorusunu yineledi.

_Portakal suyu da var istersen.taze sıktım.

ÖNDER
_Hayır,çay içerim.

MELİS
_Tamam.Getiriyorum.

Melis elinde büyük bir fincan ile geri geldi bahçeye.Elindeki çay fincanını Önderin önüne koyarak:

MELİS
_Afiyet olsun.Ben içerdeyim.Birsey istersen seslen.

ÖNDER
_Sende oturmaz mısın?

Melis şaşkınlıkla baktı önderin yüzüne.

MELİS
_Nasıl yani?

ÖNDER
_Birlikte kahvaltı edelim...
_Tabi sende istersen...

Melis suskundu.Çok şaşırmıştı.

_Eğer bana eşlik edersen çok mutlu olurum Melis...

Melis şaşkınlıkla cevap verdi.

MELİS
_Tabi,tabi olur.

Birlikte oturmuşlardı aynı sofraya.
İkisi de susuyordu.
Önderin de Melis'in de yüzleri gülümsüyordu.
Belki dilleri susuyordu...
Ama kalpleri bir olmuş,bir çok şeyi konuşuyorlardı...
.
.
.
Kapı zili çaldı.Melis kalkıp kapıyı açmaya gitti.Kapıdaki Selamiydi.Melis onu tanımıştı.Kendisini bu eve getiren adamdı.

SELAMİ
_önder abim nerde?

MELİS
_İçerde,ne yapacaksın?

SELAMİ
_Sanane kızım.Sen işine bak...diyerek içeriye dalmıştı Selami.
İçeri girdiğinde ceketinin önünü de inikleyerek önderin karşısına geçti.

SELAMİ
_Abi nasılsın?

ÖNDER
_İyiyim Selami.Ne var ne oldu?

SELAMİ
_Abi macitlerin adamları haber göndermişler.Akşam mekana geleceklermiş.

ÖNDER
_Tamam oğlum gelsinler.Sen neden panik yaptın?

SELAMİ
_Abi sende gelsen iyi olur aslında.Bilirsin,mücahit senden çekinir.Bir vukuat falan olmasın.

ÖNDER
_sakin olun.Birşey olmaz.Gelsinler bakalım dertleri neymiş öğrenelim.
Aylardır sesleri çıkmıyordu.Geleceğiz diye haber gönderdiklerine göre,ciddi birşey isteyeceklerdir.Ben iyi tanırım mücahidi.

SELAMİ
_Abi,sende gel.

ÖNDER
_Tamam be oğlum.Amma korktun.

SELAMİ
_Korkmak değil de abi,vukuat olsun istemiyoruz çocuklarla.Yeni bir cendereden çıktı hepsi.Yeni toparlıyoruz.

ÖNDER
_Anladık Selami uzatma.Gelirim akşam.Araba kapıda hazır beklesin.

O esnada konuşmaları duyan Melis dalmıştı içeriye.Söze girdi;

MELİS
_Önder beyciğim,sen,yani siz nereye gidiyorsunuz bu halde acaba?

Kinayeli konuşuyordu Melis.

Selami çok şaşırmıştı Melis'in tepkisine.Öndere baktı.Kızıp kükreyeceğini düşünüp korkmuştu.
Önder de Melise bakarak kaş göz işareti yaptı.

ÖNDER
_Sorun yok.Gidip gelcem.

MELİS
_Hayır ya olmaz.Bugün merdivenden inerken bile dikişlerin kanadı.Yani dikişleriniz kanadı.Yeni iyileşiyorsunuz önder bey,lütfen,daha kötü olursunuz sonra.

Melis'in tavrı önderin çok hoşuna gitse de,selaminin yanında birşey söyleyemiyordu.
Selamiye dönerek;

ÖNDER
_Selami sen git.Akşam 19.00 gibi gelirim ben...
Diyerek Selamiyi göndermişti.

Selami gittikten sonra Melisi yanına çağırdı.

ÖNDER
_Adamımın yanında niye o şekilde davranıyorsun bana!

Sesi sitemkar ve sertti.Ama Melis bunu hiç umursamadan konuşmaya başlamıştı.

MELİS
_Umurumda değil,sen çok hastasın.

ÖNDER
_Ben hasta değilim Melis!

MELİS
_Aman tamam.Hasta değilsin,yaralısın işte.Ama yaran hâlâ iyileşmedi.Seni o banyoda bulduğum da ölü gibiydin.Aklım çıktı.Yine mi öyle olmak istiyorsun?

Melis'in yüzüne baktı önder sessizce,konuşmadan.Gerçekten kendisi için endişeleniyordu.Oysaki daha 1 ay olmuştu tanışalı.

Melis Önderin cevap vermediğini görünce konuşmasına devam etti.

_Gitme ya,biraz daha iyi ol öyle gidersin yine istediğin yere.

ÖNDER
_Olmaz,gitmezsem hakkımda ne düşünürler sonra.Adamlarım bana güveniyor.Onların yanında olmam lazım.
.........
.........
_Sen bana uygun birşeyler ayarlarsın demi?

MELİS
_Hı hı,ayarlarım.

ÖNDER
_Şimdi gitmiyorum.Çıkmama daha var.Birşeyler getir de içelim.

Melis kırgın ses tonuyla;
MELİS
_Ne getireyim?

ÖNDER
_Portakal suyu sıkmıştın,getirirsen içerim.

MELİS
_tamam...

Melis'in canı çok sıkılmıştı.
Suratı asık şekilde portakal suyunu getirip öndere verdi.

ÖNDER
_Kendine de alsaydın.

MELİS
_Benim canım istemiyor.Çok işim var.Sana afiyet olsun...
diyerek arkasını dönüp gitmişti.

Önder Melis'in tavrına anlam verememişti.
Onunda canı sıkılmıştı bu duruma.Portakal suyunu sehpanın üzerine bırakarak üst kata odasına çıkmıştı.Üzerini de giyinip,evden çıkmış ve oradan erken saatte uzaklaşmıştı...
..
.
.
.
Melis öfkeyle mutfakta iş yapmaya dalmıştı.Saatine baktığında zamanın epey geçmiş olduğunu farketti.Hemen mutfaktan çıkıp salona geçti.Önderin portakal suyu dolu bardağı sehpanın üzerinde öylece duruyordu.
Etrafa bakındı.Sonra üst kata çıktı, Önderin odasına girip baktı.Ama önder hiçbir yerde yoktu.Demekki kendisine kızmış ve seslenmeden evden çıkıp gitmişti.Pişman oldu melis.Neden öfkelendiğini oda bilmiyordu.Neden böyle tepkiler verdiğini de kestiremiyordu.
Önderin gitmesini istemiyordu.Ama neden istemiyordu,bilmiyordu...

Kendini affettirmek için ona güzel yemekler yapmaya karar vermişti.Mutfağa geçti ve bildiği en güzel yemekleri hazırlamaya başladı Melis...
.
.
.
Akşam olmuş ve herşey hazırdı.Yemek masasını da muntazam hazırlamıştı Melis.Camın önüne geçip oturdu.Artık sadece önderin gelmesini bekleyecekti...

GÜÇ & AŞKWhere stories live. Discover now