Şeytanın ağı: yirmi iki

900 146 339
                                    

Chris Grey, Always Been You

Chris Grey, Always Been You

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

꧁꧂

Yatakta ortada uyumayı seviyordum. Bu yüzden, beni iterek ortaya geçtikten sonra üstüne çıkmış gibi uyumamın sorumlusu tamamen alışkanlıktı.

Seth'in kolları bükülmüş şekilde başının altındayken düz halde yatıyordu. Yatmaması da imkansızdı zaten çünkü bir bacağım, bacaklarının ortadındaydı. Ona iyice yaslıydım, başım yatakta olsa bile bir elim de üstündeydi.

Yavaşça hareket ederek yataktaki elimin yardımıyla doğruldum. Ellerim, uyumadan önceki karmaşıklığını koruyan saçlarımdayken gözlerim Seth'teydi. Umarım uzun süre uyurdu çünkü lanet olası tüm günümü işeyerek ve onu bünyemden atmaya çalışarak geçirecektim.

Uyandığı gibi başlayacak düşüncelerine daha fazla katlanmak çığlık çığlığa koşturmama sebep olacaktı.

O ne korkunç bir şeydi öyle? Hem oydu, hem değildi. Yabancı gibi hissettirmiyordu, tanıdık da değildi. Acayip bir şeydi. Ve bir şey daha vardı. Büyük bir şey. Ona sakso çekmek beni feci tahrik etmişti, öyle ki, beni öperken dizini birkaç kez bastırması on dakika içerisinde orgazm olmamı sağlamıştı. Bir de elimi tişörtünün altına kaydırması vardı tabii. Görünen o ki yönlendirmeyi aşırı seviyordum ve o zamanda acı da emir verir gibi konuşulması da gidiyordu.

Sesli itiraf gelir miydi? Asla.

Gözlerimi boynunda gezdirdiğimde düşüncelerim yön değiştirdi. Kahrolası Frankstein'ın canavar modeli gibi gözüküyordu. Boğazına vida taksak sırıtmazdı yani.

Suratımı asacakken gözlerini açarak "Bö." dedi.

Olduğum yerde titreyerek gözlerimi ardına kadar açarken "A." harfi çıktı ağzımdan. Saliselik korkudan hızlanan kalbime elimi bastırdım.

Uyanık mıydı? Düşüncelerini duymamıştım ama? O zaman duymam sadece buraya mı kadardı?

Sabah sevişmesine ne der acaba lan?

Somurttum. Yataktan yere inerken "Günaydın." demeyi ihmal etmedim.

Karşılık versene. Homurdanma. Ben uyumadım, bana ne?

Üf. Ayağıma dolanan eteklerimi düzelterek tuvalete ilerledim. Ayağa kalktığını gördüğümde durdum. "Nereye?"

"Yıkanacağım."

"Tamam." dedim. "Bir dakika... Çıkmamı bekleyeceksin, değil mi?"

Başını olumsuz anlamda salladı.

"Lütfen sabah sabah saçmalamaya son ver. Kapı örtülü olduğunda içeri girmek yok." diyerek içeri geçip kapıyı olabildiğince ittim.

Kapıyı ittiğinde geriledim. "Seth! Sen ne..."

ESCANOR SETHWhere stories live. Discover now