[-33-]

3.7K 482 209
                                    

Yazardan...

Ozan hayatının her anını öldürülme korkusuyla yaşamıştı. Daha kendini bulamamış bir çocukken onu ölümle tehtid etmişlerdi ve kaç yaşına gelirse gelsin bu korku onun üzerindeki hakimiyetini kaybetmeyecekti.

Sırf eşcinsel diye öz babası tarafından öldürülen sarışının toprağa konulan bedenini izlemişti güzel gözleriyle. Abisi yanına gelip 'Eğer babam erkek sevdiğini öğrenirse sana da bunun aynısından yapacak' demişti.

Benim de sonum böyle olacak, beni de öldürecekler diye düşünmüştü. Daha çocukken bu düşünce onu ele geçirmiş, yıllar içinde de Ozan'la birlikte büyümüştü.

İradesine sahip çıkarak hiçbir erkeğe o gözle bakmamıştı. Zaten bir erkeğin çıplak bedenini hayal etmek onu birinden soğutmaya yeterdi. Her çıplak erkek vücudu hayal ettiğinde aklına o kapatıldığı kilerde gördükleri geliyordu. Ozan'ın hayranlıkla baktığı güzeller güzeli kızı zorla ilişkiye sokan ve onun ölümüne yol açan adamın çıplak bedeni Ozan'ı erkeklerden iğrendiriyordu. Çoğu zaman kendi bedenine bile uzun süre bakamıyordu.

Akın, Ozan için gerçekten çok başka bir seviyeye gelmişti günler içinde. Ozan, Akın'ın duygularını ciddiye aldığı günden beri Ozan Akın'a kapılmıştı ve sürükleniyordu. Onu sevmek, sıkıca kollamak istiyordu. Akın'ın ve onun kendisine verdiği sevginin bağımlısı olmuştu. Uyuşturucu gibiydi, bir kere tattı mı daha fazlasını istiyordu. Her kendini kötü hissettiğinde ona koşuyordu, sürekli aklına geliyor gözleri her yerde onu arıyordu.

Dakikalar öncesinde abisinin art arda attığı mesajlar yüzünden uykusundan kopmuştu. Sedat'ın onu tehtid eden mesajlarına cevap bile vermemişti. Tabii Sedat onu hassas noktasından, koynunda uyuyan suçsuz çocuktan vurmuştu. Akın'a ettiği hakaretlerin yanı sıra, Akın'dan bir 'fahişe' gibi bahsetmişti ve açık açık Akın'a zarar vereceğini söylemişti.

Ozan için bardağı taşıran son nokta bu olmuştu. Hangi ara kendini bu evden attığını bilmiyordu. Abisinin sözleriyle gözü dönmüştü ve artık dayanamayacağını hissediyordu. Bu korkuyla yaşamak istemiyordu, tek kelimeyle bıkmıştı.

Öldürürse de öldürsün, bu şekilde yaşamaktansa gebermeyi tercih ederim diyordu artık kendi kendine. İçinde biriken duygular boğazına kadar gelmişti. Sürekli abileri tarafından yönelimi yüzünden aşağılanıp, ezilmek istemiyordu. Gururuna dokunuyordu aynı evde yaşadığı insanların onu tehtid etmesi. Belki biraz daha dayanabilirdi bu duruma, ama kendisini ezdirse bile Akın'a tek kelime etmelerine izin vermezdi.

Eğer abisi düşünmeden onu öldürürse Akın'ın ne yapacağını düşünmüyordu çünkü bir krizin eşiğindeydi ve aklını kullanamıyordu. Tek istediği abileri olacak o şerefsizlerin yakasına yapışıp 'Rahat bırakın beni!' Diye haykırmaktı.

Sinirden titreyen elini yumruk yapıp evin kapısını sertçe yumruklamaya başladı. "Aç şu kapıyı!" Diye bağırdığında sesi sessiz sokakta yankılanmıştı.

Evin kapısı saniyeler içinde açılmıştı. Ozan kapıyı açan uzun boylu abisinin yakasına yapıştı anında. Suat bir adım geriye sendelerken Ozan'a iğrenir gözlerle bakıyordu.

Ozan elini kaldırıp karşılık vermeyen abisinin yüzüne sert bir yumruk attı. Öyle güçlü bir yumruktu ki Suat'ın burnu anında kanamaya başlamıştı.

"Ne istiyorsunuz lan benden!?" Diye boğazlarını yırtmak istercesine haykırdı.

Hızlı ve öfkeli adımlarla yanlarına gelen Sedat Ozan'ı birden boynundan kavradı ve sırtını sertçe duvara çarptı. Ozan'ın kanlanmış gözleri abisini buldu. Burnundan sert nefesler alıp veriyordu.

SEVERSİN -BXBWhere stories live. Discover now