Ateş ve Buz İmparatorluğu

Son Yakın

Ekip sonunda Camel Ridge'e varmıştı.

MK sıkıca Mei ve Red Son'a tutunmuş sessizce ağlıyordu.

İkili bunu fark ettiklerinde ilk başta birbirlerine baktılar, ardından da ona sarıldılar. Yellowtusk, Iron Fan, DBK ve Peng hariç ekibin diğer kısmı da kucaklaşmaya katıldı.

DBK ve Iron Fan çocuğa şüphe ve kafa karışıklığıyla baktı. Yellowtusk onların bu bakışını fark ettiklerinde açıklamaya başladı.

Yellowtusk: "O çocuk Sun Wukong'un oğlu Qi Xioatition."

Iron Fan ve DBK bunu duyduklarında şok oldular.

Iron Fan: "Xioatition mu?! Şu keşişin Wukong'u evcilleştirmek için önerdiği taş bebek mi?"

Yellowtsuk kafa karışıklığıyla Göksel Bakireye baktı.

Yellowtusk: "Nasıl yani?"

Iron Fan bir an kocasıyla göz göze geldi, ardından Bilge File döndü.

Iron Fan: "Keşiş, Red Son ile DBK'in ilişkisini gördüğünde, gerçekten minik bir bebeğin bir canavarı bile evcilleştirebildiğini fark ettiğini söyledi. O yüzden de bunu Wukong'ta denemek istedi. Belki tacı kullanmasına bile gerek olmayacağını düşünmüştü. Görünüşe göre planını gerçekleştirmiş."

Iron Fan son cümleyi sakinleşen ve göz yaşlarını silen çocuğa bakarak söyledi.

Bir anda Azure, Peng ve Yellowtusk bir acı hissettiler. Ekip merakla üçlüye bakarken Peng camlara gidip baktı.

Wukong ve Macaque, havada süzülmüş bir şekilde onlara bakıyorlardı.

Peng: "Siktir..."

Peng sessizce kufrettikten sonra ekibe döndü.

Peng: "Buradan gitmemiz lazım hemen!"

Ekip başını sallamış, tam toplanmış ve Tang tam khakharasını kullanacakken kapı kırıldı ve içeriye soğuk bir rüzgar esti.

Wukong ve Macaque belirdiklerinde Red Son halkalara daha sıkı sarıldı.

Red Son: "Hadi keşiş! Yap şunu!"

Tang korkuyla başını salladı ve khakharasını kullanmaya çalıştı ama Wukong'un onlara buz kütleleri attığını fark ettiğinde korkudan dondu.

Buzlar kızıl iblise doğru gelirken Iron Fan bir hamle yapamadan MK kuzeninin önüne geçti ve ellerinde altın bir enerji çatırdayarak buz kütlelerini küçülttü ve onları geriye savurdu.

Küçük buz kütlesi Wukong'un yanağından sıyrılıp geçerken şövalye hiçbir tepki vermedi.

Ne Zha mızrağını kullanarak ekibin etrafında Lotus yaprakları oluşturdu.

Macaque onların kaçtığını anladığında hızlıca onlara doğru atıldı ama daha MK'e dokunamadan ekip ışınlandı.

Macaque yere çökerken mekanın içi karardı ve fısıltılar oluşmaya başladı.

Macaque, zeminden gelen fısıltıları fark etti, hızla ayağa kalktı, sonra arkasını döndü ve Wukong'la yüz yüze geldi. Gergin bir şekilde ona bakıyordu.

Wukong ise ne bir şey diyor ne de hareket ediyor. Orada dik bir şekilde duruyor ve Macaque'e boş boş bakıyor. Macaque, kardeşinin durumundan biraz korkar ve onun için endişelenir.

Macaque: "Dostum?"

Macaque kardeşine doğru bir adım atar ama adım attığı yerden mavi zincirler uçuşur ve Macaque'i mekanın ortasına ortasına asar.