17-Özür

449 98 142
                                    

Oy sınırı 60, yorum sınırı 75. İyi okumalar.

Harry ertesi akşam cezası için Snape'in odasına girerken kendisini hiç olmadığı kadar sinirli hissediyordu. Amelia, biyolojik babasının Snape olduğunu Malfoy'a söylediği için kendisine çok sinirliydi ve ilk kez kendisinden uzak duruyordu.

Harry her ne kadar bu durumdan çok hoşnutsuz olsa da verdiği tepkiden dolayı Amelia'ya hak veriyordu. Biyolojik babasının Snape olduğunun duyulmasını istemiyordu ve Harry anlık bir sinirle Malfoy'un bunu öğrenmesine sebep olmuştu. Şimdiyse Malfoy'un bunu tüm okula yayma ihtimali vardı ve bu ihtimal Amelia'nın sinirlerini bozuyordu.

Snape'ten babasının kim olduğunu bilmediğini düşünmelerini tercih edecek kadar çok nefret ediyordu çünkü.

"Cezam ne?"

Sanki ondan yeterince nefret etmiyormuş gibi bir de Amelia'yla aralarının bozulmasına sebep olarak daha çok nefretini kazanan adama dik dik bakarak konuştuğunda Snape sandalyesinden kalkıp, "Otur." dedi soğuk bir ses tonuyla.

"Ayakta durmayı tercih ederim."

"Sana tercihinin ne olduğunu sormadım." dedi Snape. "Otur diyorsam oturacaksın."

"Egonu böyle mi tatmin edeceksin? Bana yukarıdan bakarak mı?"

Sözlerini kısa bir sessizlik takip ettiğinde, "Kendine çok güveniyorsun değil mi Potter?" diye sordu Snape tükürürcesine.

"Evet." dedi Harry. "Güveniyorum."

Gerçekten de güveniyordu ve bu durumda özellikle Sirius'un çok büyük bir etkisi olmuştu. Teyzesi, eniştesi ve kuzeninin kırdığı özgüvenini o tamir etmiş, kendisine istediği her şeyi yapabileceğini göstermişti.

"Aynı baban gibisin." dedi Snape. Bunu bir hakaretmiş gibi söylemişti ama Harry'nin en çok gurur duyduğu şey buydu.

"Ve bundan gurur duyuyorum."

"Bunu sana tekrar söylemeyeceğim Potter, otur."

Otur gitsin. dedi aynı anda zihnindeki ses. Zamanını boşa harcıyorsun.

Harry, Snape'e dik dik bakmayı sürdürerek sandalyeye oturduğunda, "Amelia'dan ayrılacaksın." dedi Snape.

"Tabii hemen şimdi gidip ayrılıyorum."

"Ben ciddiyim Potter." dedi Snape. "Amelia'dan ayrılacaksın."

"Ne oldu bir anda aklına babası olduğun mu dank etti?" diye sordu Harry alaylı bir ses tonuyla. "Ama onun babası sen değilsin biliyorsun değil mi? Onun babası - bir dakika bunu sana söylemiyorduk. Meraktan kudurmaya devam edebilirsin."

"Annenle babanın ölümüne sebep olduğun gibi şimdi de Amelia'nın ölümüne mi sebep olmak istiyorsun?" diye sordu Snape ve Harry duyduğu şeyle birlikte yumruklarını sıktı.

"Sen etrafındaki insanlara ölüm getiriyorsun Potter. Annenle baban senin yüzünden öldüler. Weasley kızı neredeyse senin yüzünden ölüyordu. Sırf seni tanıyor diye. Ve sen şimdi göz göre göre Amelia'yı ateşe atıyorsun. Onunla sevgili olarak onu Ölüm Yiyenlerin ilk hedefi hâline getiriyorsun."

"Ve sen de kızını düşündüğün için ondan ayrılmamı istiyorsun öyle mi?" diye sordu Harry. "Yıllarca yok saydığın kızını koruma isteğiyle mi doldun aniden?"

"Benim davranışlarımı sorgulayacağına kendi davranışlarını sorgula Potter." dedi Snape. "Eğer Amelia'yı gerçekten seviyorsan ondan ayrılır sonra da ondan uzak durursun."

Şimdi neden çok güçlü olman gerektiğini anlıyor musun Harry Potter? diye sordu zihnindeki ses. Eğer çok güçlü olsaydın seninle bu konuşmayı yapamazdı. Kimsenin Lily'ne zarar vermeye cesaret edemeyeceğini bilirdi çünkü.

***
Harry'nin öfkesini çıkarabileceği bir şeye ihtiyacı vardı ve bu şey de Yasak Orman'daki kurumuş bir ağaç olmuştu. İnsanların iç organlarını ateşe veren büyüyü onun üzerinde denemiş ve pek çok denemenin ardından ağaç içten içe yanmaya başlayarak kül olmuştu. Alevler etrafa yayılmamış, ağacın kül olmasıyla birlikte son bulmuştu.

İlerleme-

"Kes sesini!"

Harry zihninin içinde bağırabileceğini bilmiyordu ama az önce öğrenmişti. Beklenmedik bir şekilde ses de yeniden konuşmayı denemedi ama onun yerine Snape'in sözleri zihnini işgal etti.

Annenle babanın ölümüne sebep olduğun gibi şimdi de Amelia'nın ölümüne mi sebep olmak istiyorsun?

"Harry."

Duyduğu sesle gözlerini kapatırken sakinleşebilmek için derin bir nefes aldı. Sonra da arkasına dönüp kendisine endişeli gözlerle bakan Amelia'yı gördü.

Sen etrafındaki insanlara ölüm getiriyorsun Potter.

"Burada ne yapıyorsun?"

Harry sorusuna cevap vermek yerine aniden Amelia'ya sarıldığında Amelia da sarılışına karşılık verdi. "Özür dilerim." dedi sonra da Harry yüzünü boynuna gömerek. "Bir anlık öfkeyle, ne dediğimin farkında olmadan söyledim. Öfkeliyken kendimi kontrol etmekte güçlük çekiyorum."

"Öfkeliyken kendini kontrol etmek konusunda kendini geliştir o zaman." dedi Amelia. "Sırf seni çok seviyorum diye yaptığın her şeyi affedeceğimi düşünmeni istemiyorum Harry. Annem bunu yaptı ve sonuçları ortada."

"Ben Snape gibi değilim." dedi Harry.

"Biliyorum." dedi Amelia ondan ayrılırken. "Ama sen de benim bu konuda ne kadar hassas olduğumu biliyordun. Ve en hassas olduğum konuyu Malfoy'a söyledin."

"Özür dilerim." dedi Harry. "Gerçekten çok özür dilerim."

"Malfoy da benden özür diledi." dedi Amelia. "Sırf Snape'le aramızda kan bağı olduğunu öğrendi diye benimle yakın olmaya çalışıyor şimdi. Sanki her fırsatta bana ve size hakaret eden o değilmiş gibi."

"Seninle yakın olmaya mı çalışıyor?" diye sordu Harry kaşlarını çatarak. "Nasıl yakın olmaya çalışıyor?"

"Nasıl yakın olmaya çalışacak Harry, arkadaş olmaya çalışıyor işte." dedi Amelia bıkkınlık dolu bir ses tonuyla. "Her neyse yürü hadi. Bu saatte Yasak Orman'da olmamız lazım."

"Koluna ne oldu?"

Harry, Amelia'nın kolunu tutarak bakışlarını derin kesiğe çevirirken, "Önemli bir şey değil." diye mırıldandı Amelia. "Orman'da düştüm."

Dediği şeyle birlikte Harry'nin bakışları Amelia'nın dizlerini bulduğunda onların da yaralandığı gördü.

"Benim yüzümden mi yaralandın?" diye sordu sonra da boğuk bir ses tonuyla.

"Senin yüzünden değil." dedi Amelia. "Ayağım takıldı düştüm."

"Benim yüzümden Orman'a geldin ama. Özür dilerim... ben..."

"Bunun için özür dilemen gerekmiyor Harry." dedi Amelia. "Düşmemde senin suçun yok. Artık Hogwarts'a dönsek olur mu?"

"Tamam." dedi Harry ve kolunu Amelia'nın beline doladığında o da omzundan destek aldı. "Dönelim. Sonra da yaralarına pansuman yapayım."

HALF BLOOD BLACK【Harry J. Potter】Donde viven las historias. Descúbrelo ahora