~Balayı Hazırlığı~

20 7 36
                                    

Ömrüm boyunca en huzurlu uykuyu almıştım. "Huzur" kelimesinin anlamını bilmezdim. Hayatıma Rüzgar girene kadar.. bir çok kelimenin anlamını ondan öğrendim. Kendi varlığımı, değerimi herşeyi Rüzgar'dan öğrendim.

Şimdi ise yıllarca hayalini kurduğum yerdeydim. Evlenmiştim.. Rüzgar'la evlenmiştim. Tek hayalim bu değildi tabii ki, öğretmen olmayıda çok istemiştim. Evet öğretmen'de olacağım, o hayalimide gerçekleştireceğim.

Rüzgar beni kurtarmasaydı o cehennemden, ben hayla sürüncektim. Özgür olmanın ne olduğunu hayla bilmeyecektim. Ailemi kaybettikten sonra hayatım çok değişti. Fiziksel olarak aldığım yara izleri kayboldu, iyileşti. Travmalarım, ruhumda saklı yara izlerim hayla benimle. Zaman zaman o yaranın üstünde ki kabuk kalkıyor, kanıyor.

Beni Deniz yapan, Rüzgar'dı. Hayatımda yaşadığım onca şeyin üstünü o kapattı. Unutmamı sağladı bazen.

Rüzgar'ın güçlü esintisi, Denizi dalgalandırdı. İçinde biriken ne varsa kıyıya doğru vurdu.

***

Gözlerimiz çoktan açılmış, birbirlerine bakıyordu. Sessiz kalmayı tercih etmiş, gözlerimizin konuşmasına izin vermiştik.

Gözlerim Rüzgar'ın gözlerinden temasını bozmuş yüzünün çeşitli yerlerinde gezinmeye başlamıştı. Elim saçına uzandı, yumuşacık saçlarını okşarken yaklaşıp yanağına bir öpücük bıraktım. Gözlerinin içi gülüyordu. Dudakları yukarı kıvrılmıştı.

Mutluyduk.

Elini sırtıma uzatıp bedeninden uzak kalan bedenimi kendine çekip yaklaştırdı. Başını eğip boynuma gömdü.

Huzur veren o his...

Nefesini hissedebiliyordum. Kalp ritmini, sıcaklığını.

Gözlerim duvarda ki saate takıldı, artık yataktan kalkıp hazırlamamız lazımdı.

"Uykunu iyi aldın mı?"

"Çok hemde.. sen?"

Başımı salladım.

"Artık kalkmamız lazım"

Kendini daha çok bana gömdü.

"Biraz daha"

"Geç kalıcağız ama"

"Kalalım"

"Bugün okulda ki son sınavım, tatile giriyoruz."

"Biliyorum" diye mırıldandı. Şuan okulum umrunda bile değildi. Açıkçası benimde değildi. Ama son sınavımı vermem gerekiyor.

"Sınavdan sonra balayı için bavullarımızı hazırlayacağım."

"Akşam birlikte hazırlarız"

"Hadi uykucu! Kalk artık"

"Birazcık daha.. olmaz mı?"

"Olmaz hayatım"

"Of"

Huysuzca suratını asıp başını kaldırdı, doğrulup yatağın üzerine oturdu. Kendine iyice geldiğinde yataktan kalktı.

Arkasından bende kalktım. Elimizi yüzümüzü yıkayıp, dişlerimizi fırçaladık. Üstümü değiştirip hızla mutfağa indim. Artık daha büyük bir evdeydik.

Hiç değilse bir fincan kahve içmek iyi gelirdi. İkimize kahve hazırlarken, Rüzgar'ın merdivenden indiğini duydum.

"Yaa Aşkım, yardım etsene! Çıkaramıyorum."

Mutfağa doğru geldiğinde tişörtünün içinde sıkışıp kaldığını gördüm.

Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım.

Kar Çiçeği Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin