Sevgisiz Ruhlar

Görevimiz Tehlike

Hello hello helloooooooo😚😚😚 Size çok müq bir bölümle geldimmmmm😉 Sevgiye,Evrene,Savaşa çok yükselmeyin olur muuuuuuuu. Ha bide Emire fazla kapılmayın çünkü o benim😌 Neyse başlamadan parıldatın sonra başlayın. Sizi çokkkkk seviyorummm❤️❤️

(Sevginin elbisesinin modeli medyada. Arkada sırt dekoltesinin olduğunu hayal edinnn:)

Bir insan bile bile kaderine gider miydi? Hayatı boka sürükleneceğini hissetse bile hâlâ saçma sapan hareketler yapar mıydı? Ben yapardım. Ben Sevgi Ayyıldız. Hayatımın kötü olacağını bilsem bile o kötülükte bir iyilik arayan kız. Aynadaki yansımama bakınca, sırf insanlar için kendini düşünmeyen kız görüyordum. Sırf başkalarına bişey olmasın diye, kendini belaya sokan bir kız bir kız görüyordum.

Olsun be Sevgi dedim kendime. Olsun belki bir gün sırf senin için kendini tehlikeye atan birisi karşına çıkar. Dedim kendime. Dudağımdaki kırmızı ruj ve gözüme uzun bir şekilde çekilen eyelinerle çok seksi olmuştum. "Sana ayakkabıda seçmemiz lazım" dedi elbise dolabına doğru giden Melina.

"Kaç numara giyiyorsun?" diye seslendi. Gözlerimi aynadan çekip ona dönerek "37 giyiyorum" dedim. Melina dolaptan bakışlarını çekerek "ben 38 giyiyorum ama bence bu ayakkabının kalıbı dar olduğu için sana gelir" dedi elindeki topuklu ayakkabıyı göstererek.

Yanına giderek elindeki topuklu ayakkabıyı aldım.Topuğu baya yüksekti. İnşallah bir sakarlığım tutmazdı da yine rezil olmazdım. Gerçi topuklu ayakkabı giydiğimde dikkatli dikkatli yürüdüğüm için düşmüyordum.

Ayakkabıyı ayağıma geçirerek yürümeye başladım. "Bence tam oldu" dedi. Başımı sallayarak "ben okeyim" dedim. "Ama var ya çok güzel oldun" dedi beni överek. Gülümseyerek "teşekkür ederim sende çok güzelsin" dedim utançla.

Birisi iltifat edince bana bişeyler oluyordu. Melina gülümseyerek dolaba tekrar döndü. Eline siyah bir çanta alarak bana doğru salladı "bak buda kombine çok iyi olur" dedi çantayı bana atarak.

Çantayı havada yakalayarak makyaj masasının üstündeki telefonumu ve kırmızı ruju koydum. "Kırmızı rujunu aldım haberin olsun" dedim Melinaya dönerek. "Sıkıntı yok" dedi Melina.

"Ee ben o zaman kaderime doğru gidiyorum" dedim alayla. Melina kollarını bağlayarak beni süzmeye başladı"Korkma bizde orada olacağız" dedi güven veren sesiyle. Bu sefer ona yalandan değilde, gerçekten gülümseyerek "inancım tam" dedim.
Melina kapıya doğru yürüyerek "hadi o zaman gidelim. Yoksa geç kalacağız." dedi. Üstünü değiştirmişti bi ara. Üstünde siyah pantolon ve beyaz tişört vardı. Odadan çıkınca hemen arkasından gittim. İçeriden Savaşın ve Emir denen çocuğun bağrışma sesleri geliyordu.

İçerim girince ikisinin televizyondan araba yarışı oynadığını gördüm. Evren ise dalgınca onları izliyordu. Topuklu ayakkabıdan dolayı tüm bakışlar bana döndü Savaş bana dönüp tekrar oynuna döndü. Aradan bir saniye sonra tekrar bana dönerek ıslık çaldı. Yani bende olsam bende kendime ıslık çalardım. Gerçekten çok seksi olmuştum.

Emirde beni süzerek "bence sen gitme o şerefsizin yanına aşık olur sonra bela alırsın başına" dedi alayla. "O başına alır bence" dedim alayla. Savaş dediğime gülerek "ilk defa doğru konuştun maymun"dedi. Yine maymun mu demişti o bana? Bu çocuğun gerizekalılık oranı kaçtı?

Sinirle ayağımdaki topuklu ayakkabıyı alarak üstüne fırlattım. Ayakkabı koluna isabet etmişti "eğer bir daha o kelimeyi kullanırsan bu sefer başına fırlatırım ayağını denk al" dedim sinirle. Savaş koluna gelen ayakkabıyla pepe gibi ciyaklamaya başladı.