Give me

20- of Jungkook

Taehyung-Jungkook

Jungkook
Ya başkan
Şu adama söyle
Çekilsin önümden

Taehyung
Her seferinde hiçbir şey olmamış gibi
davranman takdire şayan |
Ne adamı Jeon

Jungkook
Asansörün önündeki
Çekilmiyor
Yasakmış bizim o kata çıkmamız
İşim var diyorum
Yok diyor
Mal sanırım
Sen nereden bilicen benim işimi acaba

Taehyung
Tamam dur Jungkook
Ben haber göndereceğim

Jungkook
İyi

Taehyung masasındaki masaüstü telefona uzanıp asansörün önünde bekleyen güvenliği arayarak, Jungkook'un üst kata gelmesine izin verdiğini belirtti. Güvenlik onaylayıp özür dilediğinde telefonu kapatıp yerine koydu.

O dosyalara bakarken, birkaç dakika sonra kapı çaldı.

"Gir."

Jungkook sinirle kapıyı açarak içeriye girdi ve tekrar kapattı. Ağzının içinde fısır fısır bir şeyler sayıyordu ama duyulmuyordu. Taehyung gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdı.

"Sen ne diye bu kata çıktınki başkan? Ne güzel odan vardı aşağıda."

Çocuk elindeki dosyaları masaya bırakarak söylenmeye başladı.

"Sizin kattaki oda benim değil Jeon. Geçici süreliğine kullanmıştım."

Jungkook şaşırdı. Çattığı kaşları yavaş yavaş gevşerken derin bir nefes alıp ellerini beline attı.

"Kimin odası ki orası?"

Taehyung sonunda başını masadan kaldırarak çocukla göz göze geldiğinde, sadece birkaç saat önce asansörde yiyip bitirdiği oğlanı baştan sona süzdü.

"Yan başkan odası."

"İyi de bizim şirkette senden başka yönetici yok ki?"

"Aynen Jeon. O yüzden o oda boş. Kovuldu çünkü."

Jungkook anladım dercesine başını sallayıp masada göz gezdirdi.

"Sen niye orayı kullandın ki? Ya da niye durduk yere buraya geçtin tekrar."

Seni izlemek için kullandım.

"Hiç öylesine. Çalışanları incelemek için kullanmıştım."

"Çalışanları neden inceliyorsun?"

"Ah Jungkook! Çok fazla soru soruyorsun."

Aslında kenara sıkıştığı için sesini yükseltmişti ama bu çocuğa yersiz gelmişti. Jungkook daha fazla soru sormadan ve izin bile almadan, yavaş adımlarla odadan çıktı. Arkasına bile bakmamıştı giderken.

"Siktir ya!"

Taehyung ne yaptığını idrak ettiğinde elindeki dosyayı masaya fırlattı ve ayağa kalkıp arkasında kalan cam duvara ilerledi. Birkaç dakika öylece izledi şehri.