7 ~ " Bünye Öküz"

403K 21K 13.8K
                                    

Multimedia: Gülsüm ve Can

Ya cok tatlis *-*

Okuldan geldiğim için üstüme çöken yorgunlukla yatağımın içine daha fazla gömülmeye çalışırken tarzan gibi sesler çıkardım.

" Ve ben biliyorsun işte, yani bir öküz olarak... Seni öküz gibi özlemiş olabilirim."

Aklıma gelen cümleyle yüzüme buruk bir gülümseme yerleşti.

Ne mi olmuştu ?

Tam bu anda Kuzey, Salih'in -Çağrı'nın üvey babasının- oraya geleceğini haber vermiş beni de hemen Can'la birlikte eve yollamışlardı.

Üzerinden bir gün geçmesine rağmen hâlâ bugün yaşamış gibi hissediyordum.

Can, dün de bugün de okula gelmemişti. Kuzey ise ortalıkta görünmüyordu. Bense meraktan ölecektim.

Dün sabah Can'la beni eve bırakırken konuştuklarımız aklıma gelince yatakta vicdan azabı ismini verdiğim pozisyona geçtim.

"Gülsüm bilmemeli diyorum. Çağrı'yla aslında iletişimi kesmediğimi, ne işlere bulaştığımı. Hiçbir şeyi. "

" Can, kıza aylardır yalan söylüyorsun. Gittiğin yerler olsun her şey, kız merak ediyor seni. Sevgiline yalan söylüyorsun lan sevgiline."

" Bilmesini istemiyorum, Kumsal. Zorundayım. Neler yaptığımızı, neler olduğunu bilmiyorsun. "

" Ca-"

"Sen, buna karışma."

Sonra sinirlenip arabadan inmiştim. Ben hayatımda olup biten neye karışabiliyordum ki zaten ?

Can'ı biraz anlamlandırabiliyordum, tamam. Ama Kuzey ? Demek o da ortadan kaybolduğunda onun yanındaydı. Anlamıyordum, zamanında Çağrı'nın psikolojik tedavi gören kardeşi Eylül'ü nerden tanıdığı konusunda kavga bile etmişlerdi.

Bu kadar bilinmeyen canımı sıkıyordu.

Telefonuma gelen Whatsapp bildirimiyle ışık hızıyla gelen mesajı okudum.

Mesaj, Gülsüm'dendi.

" Can sonunda aradı. Şu Çınar denen arkadaşının ailesi şehir dışındaymış. Bu yüzden oradaki bir hastaneye nakil etmişler. Can da bu gece yola çıkıyor. Birkaç gün yanında olacakmış."

Yutkundum. Çocuğa bak. Nasıl da yalan söylüyordu. Ben bir şeyler yazmaya yeltenirken Yazıyor... yazısını görünce bekledim.

" Onun icin endişeleniyorum kanka ya. Sesi de sıkıntılıydı. İnanabiliyor musun, arkadaşı intihar etmek için dikişlerini açmış. Artık nasıl bir psikopatsa..."

İşte bu son damlaydı.

Mesajlarına cevap vermeyi es geçerek yataktan kalktım ve hazırlanmaya başladım.

Gülsüm'ün ailesi şehir dışındaydı. Bugün onlarda kalabilirdim. Can'ın sen karışma deyişi zihnimde yankılandı. Ama onun da bilmeye hakkı vardı. Bildiğim hâlde saklamak da bana yakışmazdı.

Ne o, ne İrem ve Bora dün sabah veya öncesinde neler olduğunu bilmiyordu. Abimle kaçamak yaptık diye yalan söylemiştim.

Kendim bile daha kabullenememiştim çünkü.

Gülsüm'ün bana verdiği anahtarla kapıyı açmaya çalışırken bir Üçüncü Dünya Savaş'ı yaşamıştık ama sonunda açabilmiştim.

Anahtarı komidine bıraktım. O ara biraz başım döndü. Çağrı'nın geçen sabah ağladığı anlar gözümün önüne gelmişti.

Mr. Köprücük Kemiği (Yaz Öküzü Devamıdır.)Where stories live. Discover now