SUNSHINE(Larry Stylinson)

LOVER'S SPIT.(FINALE)

-Önceki Bölüm-

İşte aşk buydu.Ruhların bir köprü görevi görerek iki insanı bir araya getirmesi.Bedenin ayrı olma durumunda bile,kalplerin birlikte atması.

Ruh,ancak eşini bulduğu zaman bize ve aklımıza,isteklerimize danışmaya lüzum bile görmeden meydana çıkardı.O zaman bütün tereddütler bir tarafa bırakılıyor,ruhlar birbirleriyle kavuşmak için herşeyi çiğneyerek birbirlerine koşuyordu.

Önemli olan insanın aşkı verimli bir toprakta yetiştirebilmesi değil,kuru bir toprak parçasında,en zor koşullarda büyütüp,geliştirebilmesiydi.İşte bu kısaca Harry'nin farkedemediği Nick ile Louis arasındaki ayrımdı.

-Şimdiki Bölüm-

Harry cebinden çıkardığı paketin içinden bir adet sigara daha çıkarıp, yaktı.Kafasını oturduğu koltuğa gömüp kıyamet gününe kadar öyle beklemek istiyordu.

Yeterince depresif ve loş olan odaya Sarah elinde bir tabak ve çatalla girdi.

''Hey!Biraz makarna yemek ister misin?''diyip elindeki tabağı gösterdi.

''Hayır,teşekkürler." Sigarasını dudaklarına götürdü ve içine bir duman daha çekti.

"İçip durduğun şu sigaralardan daha iyidir.Bir şeyler yemen gerek."

Harry cevap vermedi.Aç hissetmekten daha çok,boşluk,pişmanlık ve acı hissediyordu.Ya da bu hisler o kadar çok yoğundu ki açlığa yer bile kalmıyordu.

"Bir aydır bende kalıyorsun ve bu sürenin neredeyse tamamında depresyondaydın."dedi Sarah ve elindeki tabağı sehpanın üzerine bıraktı.Yanına gidip başında dikildi.

"Berbat bir ev arkadaşıyım.İstersen taşınabilirim."

"Öyle bir şey mi dedim?Sadece neşelenmeni istiyorum."

"Elimde değil.Onu düşünmeden duramıyorum.Dün gece yine rüyamda onu gördüm.Nasıl olduysa havada durmayı öğrenmişti ve havada sevişiyorduk."

"Ne anlama geliyor,merak ettim." dedi Sarah gülerek.

"Muhtemelen deli doktoruna görünmem gerektiği anlamına."

Sarah yanına oturdu ve sırtını sıvazladı."Bu işlerin zaman alması normal.Bunu aşmak için bir şeyler yapmalısın.Hayatına devam et.Kendine Nick'i unuttuğunu ve tarih olduğunu söyle."

Harry eğdiği başını kaldırıp Sarah'a baktı ve "sen ne diyorsun amına koyayım?" bakışı attı.

"Nick'den bahseden kim?Ben Louis'den bahsediyorum." dedi Harry.

Nick'i ayrıldığı gece kafasından çoktan silmişti.Yaptığının kocaman bir hata olduğunu farketmişti ve nasıl düzelteceği hakkında bir fikri yoktu.

Harry zor olanı başarmış ve Louis ile,her ne kadar o itiraf edemese de bir birliktelik içerisinde olmuşlardı.

O kocaman bir aptaldı.En başından beri Louis'in ona vaadettiklerini bildiği halde daha fazlasını istemekle bencillik etmişti.

Louis'nin ona karşı yaptıklarını,kendi bakış açısıyla yaptığı romantiklikleri farkedememişti ve en sonunda idrak edebildiğinde ise her şeyin geç olduğu gerçeği, içinde kendini parçalama istedi uyandırdı.

Sarah durdu ve şaşkınlıkla ona baktı. "Louis mi?Onu kafanda bitirdiğini sanıyordum.Öyle demiştin."

"Ben de öyle sanıyordum." Harry,o zamanlar da Louis'i tamamen unuttuğunu ve Nick'e aşık olduğunu zannediyordu.Fakat o iş hiç de öyle değildi.