☆5☆

1K 103 16
                                    

Liam görüntü karşısında sinirlense de kendine hakim olmayı başardı. Zaynin yanına gittiğinde adam gülüşünü bozmadan içeri girdi. Zayn hala tepki vermiyor, etrafa boş bakışlar atıyordu. Liam Zayne sıkıca sarıldı "buradayım bitanem, sakin ol yanındayım kimse sana zarar veremez"
Kendine geldiğinde Zaynde Liama kollarını sardı. Güvenmek istiyordu, hissettiği acı çok fazlaydı ve canının yanmasından yorulmuştu. Bu yüzden Liama daha çok sarıldı, Liam onun ilk arkadaşı olmuştu kahramanıda olabilirdi değil mi. Sarılmaları bittiğinde Liamın yanağını öptü. Liam yüzünde beliren gülümsemeyle Zaynin elini tuttu ve salona götürdü. Herkes birşeyler söyleyip gülüyordu. Nihayet muhabbetleri bittiğinde Trisha "Hadi herkes masaya!" diye bağırdı torununu kucaklarken. Liam Zayni yanına oturttu ondan uzak olmak istemiyordu. Adının Travis olduğunu öğrendiği adamsa karısıyla birlikte tam karşılarına oturdu. Yemek boyunca Liam konuşmalara dahil olmadı, Zaynin iyi olup olmadığına bakıyordu sürekli.
"Neden yemiyorsun Zayn?" dedi Waliyha Zaynin durgunluğu dikkat çekiyordu.
"Dünden beri garip davranıyorsun, hasta mısın hayatım?" diye sordu Trisha yanağını okşarken.
Zayn kafasını geri çekti "i-iyi hissetmiyorum odama gidebilirmiyim?" dedi titrek çıkan sesiyle.
"Ama Zayn ablanlar-"
"iyi değilsen odana çıkabilirsin bitanem, giderken yanına uğrarım" dedi Waliyha. Zayn teşekkür amaçlı başını salladı ve hızlı adımlarla odasına çıktı. "Neden böyle oldu anlamıyorum" diye mırıldandı Trisha çatalını bırakırken.
"Yanlız kalmaya ihtiyacı vardır belki" dedi Waliyha. Oda yemeği bırakmıştı. "Sabahta doğru düzgün yemek yemedi, odasına yiyecek birşeyler götüreyim" dedi Liam ayağa kalkarken. Trisha onaylayan mırıltılar çıkarırken tezgaha yöneldi. Büyük bir kase çorba, su ve birkaç dilim ekmeği tepsiye koyup Liama uzattı.
"Onun yanında kalsan olur mu Liam" dedi. Liam kafasıyla onayladı.
"Ben götüreyim mi? Zaynle konuşmayalı uzun zaman oldu" diye lafa atladı Travis. Liam koyulaşan kahverengi gözlerini adama dikip sert bakışlar attı tepsiyi sıktığını farkettiğinde kendini durdurdu, sinirlerine hakim olmalıydı.
"Ben götürürüm" dedi Liam sert çıkan sesine engel olmaya çalışarak.
"Liam götürsün Travis, Zayn ona alıştı Liamla konuşur" dedi Trisha. "Bende yabancı değilim sonuçta" diye mırıldandı Travis.
"Liam onun doktoru Travis, o gitse daha iyi olur. Kapatın konuyu" Waliyha sıkıntıyla söylediğinde Liam mutfaktan çıktı. Çorbayı dökmemek için merdivenleri yavaşça adımladı. Sonunda mavi kapıya geldiğinde tepsiyi tek eline alarak kapıyı açtı. Zaynin kapı açılınca sıçradığını fark ettiğinde art arda özürler sıralayarak tepsiyi çalışma masasına bıraktı. Zayni kucağına çekip kafasına öptü. "Hadi biraz yemek ye Zee" deyip tepsiyi önlerine çekti.
"Canım istemiyor" diye mırıldandı Zayn sesinden ağladığı belli oluyordu. "Birazcık ye bitanem, lütfen" Zayn kafasını hayır anlamında salladı. "Senin için endişeleniyorum Zee, benim için ye"
Zayn Liamı üzmek istemediği için kaşığa uzandı. Liam onu durdurup kaşığı kendi eline aldı.
"Ben yediririm" dedi sevinçle. "kendim yapabilirim"
"biliyorum, ama ben yapmak istiyorum"
"neden?"
"seninle ilgilenmek hoşuma gidiyor"
Zayn gülüp ağzını açtı, Liam kendini anne kuş gibi hissetsede bu şey hoşuna gitmişti. Kasenin yarısına geldiklerinde Liamı durdurdu. "doydum Liam"
"emin misin bitanem" Zayn kafasını salladığında Liam ona suyunu içirdi ve ağzını sildi.
"Konuşmak ister misin bitanem?"
"n-ne hakkında?"
"sorun ne bebeğim?" Liam sorunu biliyordu ama Zaynin içine atmasını istemiyordu.
"sorun yok"
"bana anlatabilirsin Zee, artık yanındayım kimse sana zarar veremez korkma"
"y-yok birşey Liam"
"sana saldıran o muydu?
"k-kim?"
"tra-"
"hayır hayır Liam sus lütfen"
Zaynin gözyaşları hıçkırıklarıyla birlikte aktığında Liam onu göğsüne yasladı.
"korkma bitanem, burdayım sadece söyle bana Zayn o mu?" Zayn kafasını salladığında Liam ona daha sıkı sarıldı.
"Ağlama bebeğim, geçti"
Bu yaşadıkları Zayn için çok ağırdı, Liamsa Zaynin onunla yükünü paylaşması için herşeye hazırdı. Bazı insanların size verdiği yaşanmışlık hissi vardır, Liam Zaynleyken bu hisle dolup taşıyordu. Pek dindar olmasa da kadere, herşeyin bir sebebi olduğuna inanırdı. Bu evi bulmasının sebebi Zayndi bir yerde yönleri kesişmişti işte ve Liam bunu kaybetmek istemedi.
Zayn kafasını kaldırıp ona baktı "s-sende ağlıyorsun" dedi fısıltıyla.
Liam farketmeden akıttığı gözyaşlarını hızlıca silip gülümsemeye çalıştı
"hayır, bak ağlamıyorum"
"ağlıyorsun"
"yoo hayır ağlamıyorummm" Liam kelimeleri uzatarak söylediğinde Zaynde gülümsedi.
"bende ağlamıyorummm" dedi Zayn Liamı taklit ederek. Liam Zayni yatırıp gıdıklamaya başladı.
"gülerken çok daha güzelsin"

hi, sunshine!  •ziam• ✓Where stories live. Discover now