LİSEDEKİ VAMPİR 2

BÖLÜM 11

Onun mükemmel kokusu üzerime sinmişti.

''Senin burada ne işin var ?

''Arkadaşımı ziyarete gelemez miyim ?

''Senden nefret ediyorum.

diye aniden çıkışmıştım ona ve oda arkadaşım dik dik bana bakıyordu.

''Tristan'la tanışıyor musunuz ?

''Evet.

''Kusura bakmada küçük kız bende senden nefret ediyorum.

demişti Tristan gözlerimin içine alaycı bakarak. O an gözlerim dolmuştu. Bunu duymak biraz da olsa yüreğimi burkmuştu. Oda arkadaşım bana doğru gelerek kolumdan tutup kendine doğru çekmişti.

''Tristan gitsen iyi olacak. Bugün okadar da iyi birgün deil ha ?

diye bana doğru dönüp sarılmıştı. Gözyaşlarımı tutamayarak bir kaç damla süzülmesine izin vermiştim.

''Hey yapma böyle neye canın sıkıldı ki senin ?

''Tristan garip bi çocuk.

''Öyledir. Biraz kaba biridir. Herkes korkar ondan.

''Onun bu okulda ingiliz edebiyatı okuduğunu söyleme bana ??

''Evet bu okulda ingiliz edebiyatı okuyor. Sen nereden biliyorsun ki ? Ama derslere felan gitmez.

''Boşver nereden bildiğimi.

''Bak ne diyeceğim ?

''Evet ?

''Bu akşam bir parti var okulda üst sınıflardan bir öğrenci veriyor. Oraya gitsek ya ?

''Ben daha önce hiç partiye gitmedim. Bilmiyorum sana ayak uyduracağımı hiç zannetmiyorum.

''Hadi ama ne kadar kötü olabilir ki ? Hem birşey yapmayacağız. Normal sıradan bir parti. Hadi Rose lütfen beni yanlız bırakma. İlk defa oda arkadaşım oluyor. Onunla çılgınlar gibi vakit geçirmek istiyorum.

''Ben... Bilemiyorum...

''Rose lütfeeeen.

diye yalvarıyordu karşımda. İyi bir kızdı. Hem bir parti ne kadar kötü olabilirdi ki ??

''Ozaman ben şimdilik dışarı çıkıyorum. Hiç kıyafetim yok kendime birkaç bişey almam gerekicek.

''Ha gerek yok ben sana veririm. Dolabıma bir göz at ?

Dolabın kapağını açmış beni bekliyordu. Kıyafetlere baktığımda hepsinin transparan dekolteli ve çok kısa olduklarını görmüştüm.

''Sanırım ben kendime kıyafet alsam iyi olacak. Tarzlarımız pek uymuyor.

Çantamı da alıp yurt tan şehir merkezine gitmek için yola koyulmuşyum. Hoş!Buraları da pek bilmem ama kaybola kaybola öğreneceğim demekki.

''Yine bizim rahibe kız.

Diye arkamdan alaycı bir gülümseme duymuştum.

''Tristan!! Tanrı aşkına neyin var senin ? Neden bana böyle davranıyorsun ? Ne yaptım ben sana !

diye öfkeyle bağırmıştım ona. Yanımızdan geçen herkes bize bakmıştı. Kızaran yanaklarını görmesem utandı diyemezdim.

''Ben... Birşey demedim ki sana. Benden nefret ettiğini söyleyen sensin.

''Evet Tristan. Senden nefret ediyorum . Seni daha iki gündür tanıyorum ki bu bana yetti !! Bıktırdın anlıyor musun ? Uzak dur benden.

Söylediklerime kendim bile inanamamıştım. Bu çocuk bende ciddi duygu değişimlerine sebeb oluyordu.