@Hasella

132 19 15
                                    

Bu seferki röportajım "Aleda" hikayesinin yazarı Hasella ile.

Yazmaya nasıl başladınız?

Yazmaya başlamam dedemin ilk günlüğümü alması ile oldu. O zamanlar yazmayı yeni öğrenmiştim. Kuralsız bir şekilde eğik bükük el yazımla yazdığım günlüğümü hâlâ saklıyorum. Günlük olayları yazdığım günlüğüm sayesinde akranlarıma göre gelişmiş oldu kalemim. Okulda kompozisyon yazmayı öğrendiğimizde bunu çok sevmiştim. O zamandan gelir merakım.

Ne güzel. Her karakter yazarın ruhundan bir parçadır derler. Size göre yazdığınız hangi karakter sizi daha çok yansıtıyor?

Tüm karakterlere kendimden parça katıyorum dediğin gibi. Baş rolümüz Aleda genellikle ben, Kaan ise benim arkadaş ortamındaki hâlim. Evde de genellikle Batu gibi şımarığım. Ve Mazhar sadece hayal ürünüm, bunu belirtmeliyim :D

Mazhar'ı çok seviyorum. Çok samimi ve cana yakın geliyor bana. Neyse, konumuza dönelim :D. Yazarak neyi değiştirmek isterdiniz?

Yazarak önyargıları kaldırmak isterdim. Bu hepimiz adına büyük bir değişim olurdu.

Kesinlikle. Anladığım kadarıyla sizinde bir günlüğünüz var. Sizce günlük yazmak size neler kazandırıyor?

En başta günlük özeleştiridir. Satırlarca kendime kızdığım olur. İnsan günlük yazdıkça kendini keşfediyor ayrıca. Ve önceki sayfaları açtığınızda gelişiminizi görebilirsiniz. Farklı bir olumlu yanı ise, geçmişde olan ve sizi üzen şeyleri bugün okur, şimdi başıma gelse üzülmemeliyim çok boş bir şeymiş diye düşünürsünüz. Bu çok fazla iyi hissettiriyor beni. Belki uzun oldu ama şunu da eklemeliyim, günlük arkadaş olur size. Kimseye anlatamaz, o deftere yazarsınız. Başkasının gözlerine bakarak söylemeyeceğiniz her şeyi kaleminizle anlatırsınız kağıda. Kağıt sadece susar. Ve siz o suskunluktan kendinize pay çıkarırsınız. Bu sizin kendinizle olan konuşmanızdır

●Çok güzel anlattınız. Sayenizde bende günlük yazmaya başladım. Gerçekten. Kim bilir, belki bir gün birisi Aleda gibi benim günlüğümü okur. Aleda'nın kurgusu ortaya nasıl çıktı? Gerçekten ilginç ve akıcı ilerleyen bir olay örgüsü var. Bize biraz bundan bahseder misiniz?

Günlük yazmana sevindim. Aleda'nın kurgusu... Şöyle başlayayım, Wattpad'le tanıştığım gün okumaya başladığımda aklımda kesinlikle bir şeyler yazmak yoktu. Yaklaşık 30 hikaye okuduktan sonra aklıma kurgular gelmeye başladı. Kendi kendime "Şöyle bir şey yazsalar müthiş olur" diye düşünüyordum. Bir gün bir cesaretle kalemi elime alıp karaladım bir şeyler. Kurgu oluşturdum. Arkadaşlarıma gösterdim. Hepsi de destek çıkmışlardı. Kurgu bu ilk haliyle kesinlikle klişeydi. Daha sonra -kişilik özelliğimden kaynaklanan bir durum- gizemli şeyler ekledim bölümlere. Yazım tarzım geliştikçe aklıma daha farklı şeyler gelmeye başladı. "Farklı ve şaşırtıcı" anahtar kelimelerimdi kurguyu oluştururken. Öyle olmasını umarak yazdım. Finali belirlemedim. Sonunu düşünmedim. Sadece yazdım. Ve ortaya böyle bir şey çıktı. Aleda'nın kurgusu annesinin vefatına bağlı. Ben bu kurguyu oluştururken en büyük sevgim üzerinden gitmeliyim diye düşünmüştüm. Aklıma direkt annem geldi. Anneme olan sevgim bu kurguyu ortaya çıkardı diyebiliriz.

Hikayenizdeki karakterlerden birini gerçek hayata getirebilecek olsaydınız, bunun hangi karakter olmasını isterdiniz? Hangi karakterinizin dünyaya daha katkılı olabileceğini düşünüyorsunuz?

Kesinlikle Mazhar. Mazhar düşünceli ve gerekeni yapmayı bilen birisi. Dünyaya katkısı bir çok kişiye sevgiyi öğretmek olacağından, Mazhar bu sorunun en güzel cevabı.

Mazhar'ın gerçek hayatta olmasını bende isterdim. Ehe. :D Ne yapmak size ilham verir?

Annemle uzun süre konuşmak, edebi anlatıma sahip enerji dolu bir kitap okumak ve uykudan mutlu uyanmak. :)

Peki, bir duygu olmanız gerekseydi hangi duygu olmak isterdiniz?

Bu çok güzel bir soru. Ben huzur olmak isterdim. Tek yeri kalp çünkü. Herkesin kalbinde olabilmek isterdim.

Bu da çok güzel bir cevaptı. En sevdiğiniz yazarı sorsam peki size? Ve nedenini?

En kelimesi beni hep zorda bırakır. Üzgünüm tek bir isim vermeyeceğim. Samimiyetinden dolayı Büşra Yılmaz'ı, kurgularının büyüleyici olması ve karakterlerindeki tür karmasını sevdiğim için Sarah Jio'yu, tarihimizi gerçekleriyle anlattığı için ve anlatırken bir tarih kitabına göre gayet akıcı olduğu için Ebubekir Subaşı'nı çok seviyorum. Ayrıca yazdığı tek kitabı bana birkaç kitap okumuş zevki verdiği için Emily Bronte'yi çok seviyorum.

Evet. En'leri söylemek hep zordur.:) Son olarak, yazar olmak isteyenlere veya bir şeyler yazanlara önerileriniz var mı?

Elbette var. Kendine güveni olmayan, insanların güvenini kazanamaz. Yazdıklarınıza güvenmediğiniz zaman da okuyucuya bir yazar güveni sunamazsınız. Kendinize güvenin ve özenti olmaktan kaçının. Birine özenip ilk bölümü müthiş yazmak yerine yazarak gelişin ve 20. bölümü müthiş yazın. Bu en önemli şey bence. Başkasının parçalarıyla bir bütün olmaz insan. Yazarken kendiniz olun.

Tavsiyeleriniz harika. Hepsi için çok teşekkürler. Benimle röportaj yapmayı kabul ettiğiniz için de ayriyeten teşekkür ederim :)

Sana benim cevaplarımı önemsemen ve bu kitapta bana yer vermen çok ince bir davranış, teşekkür ederim. Ah ve rica ederim.

Dipnot: Uzun cevaplar yazdığım için okuyanları sıkmış olabilirim. Ama en kısa cevaplarımı verdim inanın. :D













You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Mar 01, 2016 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Wattpad Yazarlarıyla RöportajlarWhere stories live. Discover now