Bölüm 13

1.6K 112 9
                                    

"Jimin hyungun doğum günü yaklaşıyor."

Jungkook dükkana paspas atarken telefonunu omzu ile kulağı arasına sıkıştırmış, sevgilisi ile konuşuyordu.

"Bir şeyler yapmak lazım. Çıkışta Hoseok'a da söyle. Beklesin. Eve gider hep beraber konuşuruz."

Dedikten sonra karşıdan gelen onayı bekleyip telefonu eline aldı ve kapatıp önlüğünün cebine koydu ve paspasa devam etti.

Woo Bin mutfaktan içinde bardakların bulunduğu tepsi ile çıkıp bir masaya oturdu ve bardakları kurulamaya başladı.

Jungkook işini bitirdiğinde viledayı kovanın içine koyup arka taraftaki yerine götürüp mutfaktan kaşıkların bulunduğu tepsiyi alıp mesai arkadaşının bulunduğu masaya geçip onları kurulamaya başladı.

Woo Bin eline bir bardağı alıp yavaşça kurularken tebessüm etti.

"Jimin'in doğum günü yaklaşıyor olmalı."

Kook kafasını kaldırıp ona baktı.

"Evet. Bir şeyler hazırlayacağız bizimkilerle."

"Yardıma ihtiyacınız olursa söylemeniz yeterli olacaktır. Onu hepinizden iyi tanıdığıma kalıbımı basarım."

İşine devam ederken söylediğinde Jungkook kafasını salladı.

"Yoongi hep böyle geç mi geliyor? "

Woo Bin sorduğunda diğeri kıkırdadı.

"Hayır. Önceden böyle değildi. Jimin hyung ile aralarında bir şeyler olmaya başladığından beri böyle geç geliyor."

"Sevgili olmadıklarını söylemiştiniz?"

Woo Bin merakla sordu.

"Değiller. Biz de ne olduklarını bilmiyoruz. Jimin hyung Yoongi hyungun evinde kalmaya başladı bir süre önce. O zamandan beri geç geliyor."

"Niye ki?"

Jungkook sırıttı ve diğerine baktı.

"Kim bilir..?"

~~~~~~~~~~

"Hadi Jimin çıkmamız lazım."

Yoongi elinde anahtarları ile kapının önünde diğerini beklerken seslendi içerideki ev arkadaşına.

Jimin hırkasını üzerine geçirmeye çalışırken koşar adımlarla ilerledi kapıya.

"Acele ettirmesene ya. Patron olanlar biziz ne diye acele ediyoruz anlamıyorum ki."

Ayakkabılarını giymeye başladığında söylemişti küçük olan.

Büyük olan gözlerini devirdi.

"Her gün geç kalıyoruz Jimin."

"Kimin yüzünden peki Yoongi?"

Jimin bağcıklarını bağlarken kafasını kaldırıp kısa bir bakış attıktan sonra işine devam etti.

Yoongi cevap vermeyince sırıtarak işini biraz daha ağır ağır yapmaya başladı.

"Hadi Jimin. Yapalım Jimin. Lütfen Jimin. Olmaz, bekleyemem Jimin. Yat şuraya Jimin. Kim söylüyor her gece bunları Min Yoongi?"

Yoongi yutkunup gözlerini kaçırdı ve boğazını temizledi.

"Neyse ne. Hadi çabuk ol."

"İyi be."

Jimin bağcıklarını bağlayıp ayağa kalktı ve dışarı çıktı hemen.

"Ha bu arada Yoongi... bu akşam yapmayalım da yarın geç kalmayalım."

Jimin söyleyip hızla uzaklaşırken Yoongi sakin kalmaya çalışıyordu.

~~~~~~~~~

"Ben karşıya gidip geliyorum Woo Bin hyung."

Woo Bin kafasını sallayarak onayladı diğerini.

Küçük olan kafeden çıkıp karşı kafeye gitti hızla. İçeri girip sevgilisinin nerede olduğunu bulmak isterken gözleriyle taradı boş olan dükkanı.

En köşede paspas yapan sevgilisini görünce yüzüne büyük bir gülümseme yerleştirip hızla yanına gitti. Arkasından ona sarılıp ensesine bir öpücük kondurduğunda Taehyung irkilmişti ani temas ile.

"Korkuttun Kook."

Gülümseyerek söyledi büyük olan.

Kook onun yanağına küçük bir öpücük kondurdu ve kendisine çevirdi sevgilisini.

"Aynı evdeyiz, çalıştığımız yerler karşılıklı ama ben seni her saniye özlüyorum Taehyung."

Büyük olan duyduğu şeylerle gülümsemesini büyütürken küçük olan onun yüzünün her noktasına öpücük konduruyordu.

Öpücükler bittiğinde hafifçe geri çekilip diğerine baktı gülümseyerek.

"Neden geldin Kokkie?"

"Ah, doğru. Asıl amacımı unutmuşum... Woo Bin, Jimin hyungun doğum günü için bize yardım edebileceğini söyledi."

Taehyung kaşlarını çatarak baktı sevgilisine.

"Bir şeyler yapacağımızı nereden biliyor?"

"Asıl saşırılması gereken, Jimin hyungun doğum gününü hatırlıyor oluşu bence."

"Sen söylemeden mi söyledi yoksa?'

Taehyung şaşkınlıkla sordu.

"Evet. Aynen öyle oldu."

Küçük olan kafasını salladı hızla.

"Bu adamda bir şeyler var Kook. Dikkat et onun hareketlerine. Aklı Jimin'de imiş gibi geliyor..."

"Bana da öyle geliyor ama nasıl açığa çıkarabiliriz ki?"

Kook sorduğunda Taehyung sırıttı.

"Ben biliyorum."

A Pinch Of LoveHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin