Yapboz Parçaları - 9

4.2K 360 498
                                    

-DÜZENLENDİ!-

YAPBOZ PARÇALARI - 9 | "PARTİ"

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

YAPBOZ PARÇALARI - 9 | "PARTİ"

Kanadı kırıkken bile uçmaya çalışanlar... Bu size.

***

Dolunay Bulut

Sohbet etmek, günümüzde yok olmaya yüz tutan en güzel şeylerden biriydi. Hayatımıza giren telefonlar sayesinde sohbetler azalmış, mesajlaşmalar başlamıştı. Mesajlaşmayla devam eden ilişkiler o derece fazlaydı ki, sohbet etmenin ne demek olduğunu bilmeyen insanlar vardı. Sohbet etmeyi karşılıklı telefonla oynamak sanan yeni bir nesile karşın okulumuzda Sohbet Muhabbet Odası vardı.

Bu odanın amacı belliydi. Sohbet ve muhabbeti amaçlıyordu. Tabii öyle dedikodu falan değil. Her okul günü bir ders bu odaya gelinip bir konu tartışılıyordu. Öğrenciler konuya göre fikirlerini sunuyor, tartışıyordu. Bu fikir çok hoşuma gitmişti. Beden eğitimi öğretmenimiz Nesrin Hoca "Bugün ki konumuza siz mi karar vermek istersiniz, ben mi karar vereyim?" Dedi.

"Fark etmez," dedi Orkun.

"Pekala," diye mırıldandı Nesrin Hoca. "Ortaya atmak istediğiniz bir konu veya başka bir şey var mı?"

Alp el kaldırdı. Nesrin Hoca ona söz verdiğinde ayağa kalkıp "Bir evin terasındasınız. Terasın ucunda birisi var. İntihar edecek. Onu durdurmak için ne dersiniz?" Dedi. Bu konu ilgimi çekmişti. Gözlerimi odada gezdirdim. Oda ferahtı zira birkaç koltuktan başka neredeyse hiçbir şey yoktu.

Duvarlara boya sıçratılmış gibiydi. Her renk birbirine girmiş kendi içinde bir düzen oluşturmuştu. Bu gözüme güzel gelirken Nesrin Hoca'nın sesi kulaklarımı doldurdu.

"Güzel. Bu konuyu ele alıyoruz. Söz almak isteyenlerin el kaldırması yeterli." Nesrin Hoca kendisini kırmızı koltuğa bırakırken karşısında olan bize baktı. Ben de bu sırada düşünmeye başladım. Gözlerimi yumup hayal ettim.

O an nedendir bilinmez terasın ucundaki kişi Yaman'dan başkası değildi. Gözlerinin içi kırmızı, gözaltları mor ve teni solgundu. Üzerindeki siyah tişörtün rengi de teni gibi solgun duruyordu. Ayakkabılarının ucundaki tozlar ve pantolonundaki yırtıklar tükenmişliğini ortaya seriyor gibiydi. Saçları dağınıktı ve yüzünde ifadesizlik ürkütücüydü.

Yaman'ın ifadesi kanımı dondururken iç geçirdim. Bu görüntü beni ürkütmüştü. Onu o halde görmek... Kalbime bir ağrının girmesini sağlamıştı. Bu Yaman'a özel bir şey değildi. Yeni tanıştığım biri bile olsa o halde gördüğüm her kimse kalbime bir ağrı girerdi. Gözlerimi araladım. Serkan ayağa kalkmıştı.

Yapboz Parçaları (Düzenleniyor)Where stories live. Discover now