Evlatlık Aşk

Sürpriz!!!

Gözlerimi yarım yamalak açabildiğimde Bora elimi tutuyor, tanımadığım birkaç kişi beni sedyeyle ambulansa bindiriyordu.

Boynumda boyunluk olduğundan hareket edemiyordum ama her şeyi duyuyordum.

Bora panikle etrafındakilere bağırıyor, elimi bütün gücüyle sıkıyordu.

Bora'nın "Ben iyiyim onunla ilgilenin!" diye bağırmasıyla benimle ilgilenen kişi sayısı 2ye çıktı.

Biri tansiyonuma bakır diğeri kırık çıkıkları kontrol ediyordu.

Başımın ağrısı azaldı, bütün vücudum uyuşmuştu.

Bora'ya dercesine birkaç kelime söyleyip gözlerimi tekrardan kapattım...

BORA KİMSER

Bürge'yi ambulansa bindirene kadar ömrümden ömür gitti.

Benimle değil, sadece onunla ilgilenmelerini söylediğimde içim daha da rahatladı.

Hiç bırakmak istemezcesine Bürge'nin elini sıkıyordum.

Gözlerini açtığındaki mutluluğumu hiçbir şeye değişmem.

Evet, onu kaybetmemiştim.

Gözlerini açtığıyla kalmayıp zar zor benimle konuşmaya çalışmıştı.

Büyük bir sevinçle gözlerimi gözlerine diktim.

Kulaklarımı dudaklarına yaklaştırarak ne söyleyeceğini bekledim.

Ağzından sadece iki kelime döküldü.

"Özür dilerim..."

*******************

Gözlerimi açtığımda Bora, Nesrin hanım ve Cemre vardı.

Bora yatağımın sol yanındaki koltukta elimi tutarken uyuyakalmış, Nesrin hanım karşımdaki ikili koltukta uzanarak uyumuş, Cemre ise yatağımın sağındaki sandalyede oturup kitap okuyordu.

Benimle ilgilenen ilk isim Cemre oldu.

Uyumayan tek o vardı çünkü.

Büyük bir heyecanla "Aramıza tekrar hoş geldin!" dedi ve kollarını boynuma doladı.

Her yerim ağrıyordu ve Cemre sarılır sarılmaz inledim.

Biraz sesli inlemiş olmalıyım ki Bora da yavaşça kafasını kaldırıp yüzüme baktı.

Gözlerimi açtığım için çok mutlu olmuş olmalı ki ilk sözü şu oldu.

"Bizi çok korkuttun."

Gülümsemeye çalışarak gözlerimi gözlerine diktim.

Bu sırada Nesrin hanım da uyanmış çığlığı basmıştı.

"BÜRGE SANA BİR ŞEY OLACAK DİYE ÇOK KORKTUM!"

Vücudumdaki kırılmayan kemikleri de Nesrin hanım bana olan sarılmasında kırmıştı sanırım.

Çok yorgundum.

Sadece yatıp uyumak istiyordum.

Tabiki bu müthiş acıdan kurtulmayı da çok istiyordum!

Nesrin hanım kahvaltı yapmak için kantine inmişti.

Bora'yı da ben, biraz uyuması için yollamıştım.

Bütün gece yanımdan ayrılmamış, hep yanımda olmuştu.

Bunu nerden mi öğrendim?

Yalnız kaldığımızın saniyesinde Cemre bunu söyledi.