Flatmate

12

Gnas ile kahkaha atarak kapıyı açtım. Gnas botlarını çıkartmak için hızlıca yere oturdu. Bende ayakkabılarla içeri girip kapıyı kapattım. "Bazen ben bile araba sürdüğüme şaşırıyorum."

Gnas oturduğu yerden gözleri yaşlı bir şekilde konuştu. "Michael'ın ördek kostümü ile doğum günü partime gelişini hatırlıyorsun değil mi? O gün polis onu yolda çevirdiğinde 'sen uyuşturcu mu kullandın?' dedi."

Birden kahkaha patlattım. "Tanrım, tam bir gerizekalıydı!"

İkimiz de derin nefes aldıktan sonra elimdeki zarfları mutfak masasına bıraktım ve ayakkabılarımı oturarak çıkartmaya başladım. Calum içeriden geldi.

"Siz kızlar, umursamaz görünmek için çok gülüyorsunuz."

Kaşlarımı çattım. "Yine hangi teorinden bahsediyorsun?"

Calum saçlarını geriye attı. "Tabii ki, Gnas'in beni etkilemesi için sesli kahkaha atıp 'ben buradayım' demesi gibi."

Gnas oturduğu yerde güldü. "Ne?"

Calum derin nefes aldı. "Gnas merak etme seninle takılabilirim. Fish'den daha zeki ve güzelsin."

Gnas gözlerini devirdi. "Calum cidden çok-"

Calum devam etti. "Seksi, yakışıklı, etkileyici, mükemmel-"

"Salak!" diye bağırdım. Calum dudağını büzdü ve bana doğru geldi.

"Eww, yoksa kalbin mi kırıldı Fish?" Yanıma gelip yanaklarımı sıkmaya başladı hafif eğilip yüzünü yüzümün olduğu hizaya getirdi. "Merak etme senin yerin bende hep aynı Fish."

Ellerine vurdum. "Çekil!"

Calum gülerek saçlarımı karıştırdı. "Provam var akşam geleceğim. Sakın eve erkek atma!"

Gnas ile birbirimize bakıp gülmeye başladık. Calum odasına girdiğinde ayakkabılarımı Gnas'in olduğu yere attım ve Gnas'de ayaklandı. "Tanrım, çok tatlısınız."

Gözlerimi devirdim. "Ben bunun nedenini alışmaya bağlıyorum."

Gnas yerde duran çantasını ve kitaplarını alıp salona doğru geçti. "Emin ol böyle bir şey isterdim. Tüm gün okuldaki insanlarla berabersin canın sıkılıyor ve eve gelince deli gibi gülüp eğleniyorsun."

Ona doğru yürürken kaşlarımı çattım. "Ah istersen sana onunla bir gün kalman için odamı kiralayabilirim."

Gnas dudağını ısırdı. "Neden olmasın?"

"Ugh!" diye bağırdım.

Gnas yastık fırlattı. "Kabul et, onunla beraber yaşamaktan sende hoşlanıyorsun."

Gözlerimi devirmiş söze girmek için hazırlanırken, birden Calum odasından çıktı. Calum deri ceketini kolunun altında taşıyordu. Skinny jeani ve eskimeyen grup tişörtü. Ona baktım.

"Terbiyesiz şeyler konuşmayı kesmelisiniz. Fish, çoktan kızarmış."

Kaşlarımı çattıp onun koluna vurdum. "Kızardığım falan yok."

Calum gülerek burnumu sıktı. "Bazen seni küçük bir kız çocuğu gibi sevesim geliyor."

Güldüm. "Küçük bir an?"