Eveet yeni bölüm ile karşınızdayız bu bölümü bir geçiş bölümü olarak kabul edin lütfen çok kısa oldu :( Okuma ve oy sayısı için çok teşekkür ederiz! Eğer görüşlerinizi daha fazla belirtirseniz daha çok mutlu olacağız! Sizi seviyoruz <3
-Nazlı&Sena
---------------------------------------------------ÖNEMLİ NOT---------------------------------------------------------
HİKAYENİN ADINI DEĞİŞTİRMEK İSTİYORUZ. ÇÜNKÜ KURGUMUZU DEĞİŞTİRDİK. BUNDAN HABERİNİZ OLSUN İSTEDİK. KÜTÜPHANENİZDE BİLMEDİĞİNİZ BİR HİKAYE İLE KARŞILAŞIN İSTEMEDİK. HİKAYEMİZİN ADI 'HALF A HEART' OLACAKTIR. 11. BÖLÜMÜ BU BAŞLIK ALTINDA YAYINLAYACAĞIZ. İYİ OKUMALAR!
Hatırlatma-
''O herifle olmanı istemiyorum.''
''Anlamadım?''
''Jeremy'yle.'' Birkaç saniye durdu. ''Onunla birlikte olmanı istemiyorum.''
''Buna senin karışabileceğini sanmıyorum, Zayn.'' Dediğimde ayağa kalkmıştım.
''Bir kere de dikbaşlılık yapmayıp dediğime uysan ne olurdu ki?'' diye mırıldandığında duymamazlıktan geldim.
Sessizlik.
''Neden?'' Durdum ve düşüncelerimi toparladım. ''Bana, bunu yapmamı gerektirecek tek bir neden söyle Zayn. Neden bunu yapayım ki?''
Susuyordu.
O sustukça ben daha çok sinirleniyordum. Tanrım, bu huyundan nefret ediyordum. Her zaman böyleydi. Bir şeyleri söyler, ardından susardı. Alayla güldüm. Böyle olacağını biliyordum.
''Bir neden mi istiyorsun?'' dediğinde sesi fazla yüksek çıkmıştı.
''Evet!'' Dedim onunla aynı ses düzeyinde bağırarak.
''Peki öyleyse. Seni seviyorum!'' diye bağırdığında aramızda sadece 3 santim vardı. Nefes nefese kalmış, sert bakışları yavaş yavaş yumuşuyordu. Devam etti.
''Ve bu sefer sarhoş değilim.''
****
''Bu dünya turu sizin için gerçekten önemli. Her kıtadan, her ülkeden hayranlarınızın karşısına çıkacaksınız. Grubun geleceği buna bağlı desem yeridir.''
''Peki, ne zaman?''
''Birkaç güne hazırlıklar tamamlanır ve siz de yola çıkarsınız.''
''Ulaşım?''
''Çoğu yere uçakla gideceksiniz ancak bazen tur otobüsünü de kullanmanız gerekebilir.''
Bu sözler üzerine çocukların soracak başka sorusu kalmamıştı. Bir dünya turuna çıkıyorlardı ve bu, gruplarının geleceği için önemliydi. Takım elbiseli, orta yaşlarda ve oldukça resmi adam aklına gelen son bir şeyle sözlerine devam etti.
''Konserlerinizin çoğunda size eşlik edecek sanatçılar, gruplar olacak. Ayrıca New York'taki konseriniz Victoria's Secret defilesiyle çakıştığından, Victoria's Secret yönetimi sizi konuk grup olarak almak istiyor.'' Dediğinde son cümlesiyle Zayn'in sıkılmış, ela gözleri birden parlamıştı. Hiç değilse konserlerin birinde Ally'de olacak diye düşündü genç adam.
Allysha'ya karşı koyamadığı bir takım duygular besliyordu ve anlık bir sinirle önceki akşam bunu itiraf etmişti. Genç kız gülümseyerek ona minik bir öpücük vermiş, bir anlamda ona, sevgili olmak istediğini belirtmişti.
Zayn aklına gelen anıyla, özlemle gülümsedi. Onu özlemişti, hem de fazlasıyla.
''Bugünlük bu kadar. Birkaç gün sonra yola çıkmadan tekrar görüşürüz, çocuklar.''
Grup, saatlerdir oturmanın verdiği mahmurlukla uyuşukça yerinden kalkmış, kapıya ilerlemeye başlamıştı. Yönetim her ne kadar çocukları fazla sıksa da onlarla gurur duyuyordu. Zira bu çocuklar olmasaydı, onlar bir hiçti.
Dışarı çıkınca ilk konuşan Louis olmuştu.
''Tanrım, çok sıkıldım.''
Niall ve Liam onaylayıcı birkaç homurtu çıkardığında Harry konuşmuştu.
''Çocuklar, Kendall ile buluşmalıyım, evde görüşürüz.'' Diyerek koşar adımlarla arabasına ilerledi.
Kendall, Harry'nin son günlerdeki hevesiydi. Daha birkaç gün öncesine kadar Kendall'ın ailesiyle bile tanışmıştı.
''Pekala, bizde eve gidiyoruz değil mi?''
''Evet, Ally'yi de çağırıyorum.'' Diyip telefonunu bulmak üzere elini cebine atmıştı Niall. Ally'yi gerçekten seviyordu. Onun için kardeşten öteydi, çocukluk arkadaşıydı. Küçükken her şeyini onunla paylaşmış, ilklerini onunla yaşamıştı. Ally için her şeyi yapardı.
Zayn ile geçirdiği tatsız geçmişten sonra bile, Zayn'in bulunduğu ortamlarda bulunmasına şaşırıyordu aslında genç adam. Kendisine böyle bir şey yapılsa asla affetmezdi. Onun kocaman bir yüreği olduğunu düşündü Niall. Kin beslemeyen, yardımsever, iyilik timsali bir yürek...
***
-Allysha'nın Anlatımından-
''Pekala Niall. Orda görüşürüz.'' Diyerek telefonu kapattığımda Zayn'i görebileceğim için mutluydum.
Tanrım, beni sevdiğini söylediği dakikadan beri yüzümde aptal bir sırıtmayla ortalıkta dolanıyordum. O.. o gerçekten beni seviyordu ve bunu itiraf etmişti. Perrie'yi değil, beni seviyordu. Yüreği benim için atıyordu.
Aklımdakilerin etkisiyle yüzümdeki gülümsememi artırarak, hazırlanmak üzere yukarı çıktım. Dolabımdan çiçek desenli bir şort, beyaz bir tişört ve yavruağzı bir hırka çıkarıp giydim. Ardından saçlarımı dağınık bırakarak ellerimle kabarttım. Gözlerime rimel sürüp, parlatıcıyı da yedirdikten ayakkabılarımı ayağıma geçirdim ve evden çıktım.
Yaklaşık 15 dakika sonra grup evine vardığımda arabada son kez dikiz aynasına bakarak kendimi kontrol edip indim.
Önceki geceden sonra kendime daha dikkat ediyor, Zayn'in yanında daha heyecanlı oluyordum. Onun da beni sevdiğini bilmek yüzümü kızartıyordu.
Hızlı adımlarla bahçeyi aşıp zili çalarak içeri girdim ve çocuklarla merhabalaştım.
''Hoş geldin Ally!'' diye bağıran Louis'e kocaman sırıtıp Niall'a sarıldım.
***
''Hey Ally, neden tura bizimle birlikte gelmiyorsun?''
''Evet Ally, bizimle gelmelisin.'' Diyen Niall ve Liam'a dudak büzdüm. Onlarla gitmeyi gerçekten çok istiyordum. Bu Zayn ve benim yakınlaşmamızı sağlayacak son fırsattı. Ayrıca önümüzdeki New York defilesine kadar herhangi bir defilede yoktu.
''Bilmiyorum çocuklar, John'a sormalıyım.''
Bu tür kararları John'a sormadan verdiğimde bana fena kızıyordu ve neredeyse 1 ay soğuk davranıyordu.
''Ah, hadi ama!''
Çocukların görmediği bir anda kafamı Zayn'e çevirdim. Gözleri hadi kabul et şunu der gibi bana bakıyordu. Gülümsedim ve çocuklara döndüm.
''Pekala, geliyorum.''
John'un bana, 1 ay boyunca soğuk davranacak olması umrumda değildi.
Umrumda olan tek şey Zayn'di ve o da kabul etmemi istemişti. Gerisi önemli değildi.
*
*
*
*
