-Hayran Kurgu İçinde #53
-Marvel İçinde #1
[]
HYDRA'nın onun için kullandığı isim Kış Askeri'ydi, kimileri için ise gölge, kimileri için ise sadece bir hayalet.
Rusya'nın kışı kadar soğuk ve acımasızdı, emir alır ve onu sorgulamadan yerine getirirdi...
Ups! Gambar ini tidak mengikuti Pedoman Konten kami. Untuk melanjutkan publikasi, hapuslah gambar ini atau unggah gambar lain.
''Dylan, dediklerimi anladın mı? Kavga etmek yok''
''Ama benim bir suçum yok ki!''
Bucky derin bir iç çekerek kahvesinden büyük bir yudum aldı. Sıcak ve sert aroma boğazından aşağı akarken oğluna daha nasıl açık bir dilde konuşabileceğini düşündü.
Okuldan başka bir uyarı daha alırsa bu sefer uzaklaştırılacağı ya da atılacağı kesindi. Yaşından ötürü belki neden onunla her sabah bu konuşmayı yaptığına anlam veremiyordu ama en azından işin ciddiyetini az da olsa kavramasını umut ediyordu. Yoksa üçüncü okulunu aramaya başlayacaktı ve bunun henüz olmasını istemiyordu. Daha taksitleri ödemeyi bitirmemişti bile.
''Önce Lucas başlattı, Talia'ın çilleriyle alay etti!''
Dylan'ın yükselen sesine karşı Bucky kahvesini yudumlamayı bırarak, yanı başında oturan oğluna daha sessiz olması için parmağıyla işarette bulundu.
''Şşşt, sessiz ol isyankar savaşçı, kardeşinle annen hala uyuyor.''
İkisi de birkaç gündür en küçük çocukları ve tek kızları olan Talia'nın soğuk algınlığıyla uğraşıyordu. Hastalığı nasıl kaptığına dair en ufak bir fikirleri yoktu, ama dün gece ateşinin yükselmesiyle Melinda'nın gözüne bir damla uyku girmemişti. Bucky birkaç defa yatağa dönüp dinlenmesi ve kendisinin ilgileneceğini söylemiş olsa da inatçı eşi oralı bile olmamıştı. Sabah kalktığında ise onu Talia'nın hemen yanında uyuyakalmış olarak bulmuştu.
Kaden az önce yaptığı uyarısını görmezden gelerek aynı şekilde yüksek sesle konuştuğunda, Bucky kaşlarını çatarak ortanca oğluğuna baktı. Çocuksuluğunu yansıtan iri kahverengi gözler vermek istediği mesajı anlamış olmasına rağmen, geri adım atmadan aynı şekilde durmaya devam etmesi onu gülümsetse de bunu belli etmedi.
Bucky sesini fazla sert bir tona indirmemeye dikkat ederek, ciddi bir ifadeyle iki oğluyla da göz teması kurdu.
''Ben az önce ne dedim çocuklar?''
''Ama baba... Kötü bir şey yapmadık ki.'' Kaden'in az önceki özgüvenle dolu sesinin daha kısık bir tona bürünmüş olup, çıkardığı itirazına karşı Bucky duruşunu bozmadan devam etti.
''Kaden-''
''Bize hep birbirimizi kollamamızı öğütlersin. Bunda yanlış olan ne var ki? Anlayamıyorum.'' dedi Dylan onun sözünü keserek.
